Türk Eczacılar Birliği"nin 11. Türkiye Eczacılık Kongresi"ndeki yeni anayasa tartışmaları paneline başkanlık etmek için yola çıktığımda bu sorunun cevabını ben de merak ediyordum.
Meclis Uzlaşma Komisyonu"nun Ak Parti, CHP ve MHP"li üyeleriyle beraber sosyolog Ferhat Kentel ve Demokrat Yargı Birliği Eşbaşkanı Orhangazi Ertekin"in konuşmacı olduğu panel bu soruma cevap verebilirdi.
Anayasa nedir, Komisyon neler yapıyor; partilerin amaçları ve sınırları nerede başlayıp nerede bitiyor hepsi için iyi kötü bir fikrimiz oldu. Komisyon üyelerinin kimi sözleri toplantılarda neler yaşandığını da az çok belli etti.
Adalet Komisyonu Başkanı AK Parti Milletvekili Ahmet İyimaya, "komisyona bir kurucu iktidar yetkisi yüklediklerini, bunun bilincinde olduklarını" vurguladı sık sık. Komisyon olarak bir taslak hazırlama amacında olduklarını, bu taslağın halka ve Meclis"e açıldıktan sonra yapılacak tartışmalarla üzerinde yeni değişikliklerle son halini bulacağını belirtti. Bunu başaramamaları halinde sorumluluğun önce kendilerinde sonra Meclis"te sonra yeterli baskıyı yapmadığı için aydınlar, akademisyenler, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte halkta olacağına işaret etti.
CHP Uzlaşma Komisyonu Üyesi Atilla Kart"ın çok sayıda itirazını dillendirdiği panelde, akılda kalan, CHP"nin laiklikle ilgili maddeler konusunda hassas davrandığıydı. Bu başlıkla ilgili hiçbir esnemeye müsamaha göstermediklerini belli etti Kart.
Benzer şekilde, MHP"nin Komisyon Üyesi Tunca Toskay da partilerinin gerek değiştirilmesi bile teklif edilemez ilk dört madde gerek vatandaşlık tanımı ve gerekse üniter devletle ilgili maddelerde değişikliğe asla yanaşmadıklarını açıkça söyledi.
BDP"li üyeler çağrıldıkları halde katılamadığı için onların ne düşündüğünü ve toplantılarda neler yaşadıklarını kendilerinden dinleyemedik ama anlamak çok da zor değil doğrusu…
Aynı zamanda Hakim olan Ertekin"in bakışı ise diğer katılımcılara göre epey karamsardı ve komisyonun çalışma yöntemlerini kapalı bulduğunu da ifade etti. Ertekin Türkiye"deki iç çatışmalarla Suriye meselesinin Anayasa konusunda asıl belirleyici konumda olduğu tezini kısa sürede net olarak savundu. İç politikadaki yeni ayrışmaların bu süreçteki önemine değinirken Başbakan Erdoğan"ın AK Parti"yi asıl şimdi gerçek bir parti yapmak için uğraştığını vurgulaması ilginç bir nottu.
Konuşmalardan sonra soru cevap bölümüne geçtiğimizde zaten süremiz epey kısalmıştı. Bu duruma ve bütün uyarılara rağmen soru sormak için mikrofonu eline alanlar cevaplara vakit bırakmayacak kadar uzun konuştu. Kürtler"in haklarının ne olacağını soranlardan; "ülkemizi bölmeyin sakın" diyene kadar herkes ve her çeşit soru soruldu.
Bir ara baktım, izleyicilerden birisi Ferhat Kentel"le laiklik, başörtüsü, Mustafa Balbay"ın tutukluluğu üzerine sıkı bir tartışmaya girmişti bile.
Geniş bir salonda, Eczacılar Birliği gibi bir kuruluşun toplantısında bile ne kadar çok renk; ne kadar konuşmak isteyen, bu konuda fikirlerini açıklamak isteyen vardı. Ben doğrusu siyasileri sürelere uyma konusunda iknada zorlanacağımı düşünüyordum ama halkın elinden mikrofonu almak çok daha zor.
Bu pratik zorluğa rağmen ortaya çıkan manzara, halkın siyasilerden daha da fazla Anayasa konusunu önemsediğini gösteriyordu. Kişisel görüşlerinden derneklerinin geleceğine kadar onca soru sordular, yorum yaptılar.
Keza, ilk konuşmacı Doç. Dr. Kentel"in yeni yapılmış ama henüz açıklanmamış bir araştırmaya atıf yapması da bu kanıyı güçlendirdi. Kentel, "bu araştırmaya göre insanlar inanılmaz şekilde özgürlük, adalet, eşitlik, adam yerine konmak, kendi bildiği gibi yaşamasına saygı gösterilmesini istiyor" dedi.
Biz de gözlerimizle gördük o salonda.
Panel biter bitmez hemen karşıdaki TBMM"ye hızla geldim. Hem bu yazıyı yetiştirmek için çok az vaktim kalmıştı; hem yerel seçimlerin öne alınmasıyla ilgili anayasa değişikliği için bir araya gelen AK Parti-CHP görüşmesinin sonucunu öğrenecektim.
Tahmin ettiğim gibi, iki parti bu konuda yan yana gelebilecek gibi görünmüyor.
Ama az önce şahit oldum ki, vatandaş bırakın bir tek maddenin değişmesini, bütün bir Anayasa"nın değişmesi konusunda çok istekli ve beklenti içinde.
Başlıktaki sorunun cevabı: Anayasa"nın değişmesi vatandaşın çok umurunda.
Bu panelden bir şey daha öğrendim; siz, siz olun, öyle kolay kolay kabul etmeyin panel yöneticiliğini. Gerçekten zor… söylemedi demeyin.