|

Bir asır sonra aynı duygu

Fırat’ın doğusu için son uyarılarını yapan Türkiye’nin ilgisini yoğunlaştırdığı bir diğer nokta olan Münbiç'te tarihi bir tesadüf gözlerden kaçmadı. Kendisini Fransız işgalinden kurtaran Türkleri heyecanla bekleyen halkın o günlerde yaşadıkları arşivlerdeki belgelerle ortaya çıkarıldı.

Yasemin Asan
09:50 - 17/12/2018 Pazartesi
Güncelleme: 10:04 - 17/12/2018 Pazartesi
Yeni Şafak
1921 yılında Menbic halkının, Türk birliklerini sevinçle karşılaması
1921 yılında Menbic halkının, Türk birliklerini sevinçle karşılaması

Fırat’ın doğusu için son uyarılarını yapan Türkiye’nin ilgisini yoğunlaştırdığı bir diğer nokta olan Münbiç’te tarihi bir tesadüf dikkat çekiyor. Mondros Mütarekesi sonrası Türk askerinin çekildiği en son toprak parçası olan Münbiç’te halk yüz yıl önce kendisini Fransız işgalinden kurtaran Kuvayı Milliye’yi karşıladığı gibi büyük bir heyecanla Mehmetçik’i bekliyor.

OSMANLI İLE 16. YÜZYILDA TANIŞTI

16. yüzyıldan itibaren Osmanlı idaresine giren Münbiç, Osmanlı arşivi mufassal ve icmal tahrir defterlerine göre önemli ölçüde Türkmen nüfusun yaşadığı bir bölge. Münbiç'de köy isimlerinin büyük bölümü Türkçe adlardan oluşuyor.

2. ABDULHAMİD DAMGASI

Sultan II. Abdülhamid tarafından, merkezi otoriteyi kuvvetlendirmek amacıyla şehre Çerkez muhacirler yerleştirildi. Münbiç, Abdülhamid Han’ın özel ilgisinin olduğu bir yer olarak, köylerinin 3'te 1'i padişahın emlak-ı hümayununa alınmıştı. Padişah burada bir cami ve okul da inşa ettirdi. Abdulhamit'in yaptırdığı camiyi DEAŞ 2014 yılında patlatarak yıkmıştı.


MİSAK-I MİLLİ İÇİNDE

Münbiç, 1. Dünya Savaşı esnasında da sınır içinde kalmıştı. Mondros Mütarekesinin birkaç gün öncesinde bölgeyi savunmakla görevli yüzbaşının ihaneti ile bedevi Araplar şehre girdi. Mondros imzalandığında, Münbiç’de İngiliz birliği yoktu. Bu yönüyle şehir, hem nüfus yapısı hem de kaybedilmemiş bir toprak parçası olarak Misak-ı Milli sınırlarına dahil bir bölgeydi. Osmanlı Devleti’nin Mondros Mütarekesi sırasında 23 Ekim 1918’de hazırlanan bölgeyle ilgili resmi nüfus raporuna göre Münbiç, nüfusunun bir kısmı Türkmen, bir kısmı Çerkez ve bir kısmı Arap olan bir kaza olarak görülüyor.

BÖLGE HALKI TÜRKİYE'YE BAĞLANMAK İSTEDİ

Milli mücadele döneminde Fransız işgaline karşı Münbiç halkı silaha sarılmış ve bilhassa Rakka bölgesindeki aşiret liderinden Hacim Paşa’nın emrine girerek milli mücadeleye katılmışlardı. Bölge halkının neredeyse tamamının Türkiye’ye bağlanmak istemesi ve bu uğurda savaşmaya başlaması üzerine Kuva-yı Milliye birlikleri ve 2. Kolorduya bağlı 5. Fırka Münbiç’i Fransızlardan almıştı. 1921 yılı mayıs ayında, Münbiç’e gelen Türk askerlerini halkı büyük bir mutlulukla karşılamıştı.

EN SON ÇEKİLEN TOPRAK PARÇASI

Aralık 1920’de başlayan Münbiç’de yeniden Türk idaresinin kurulması, aralıklarla da olsa 29 Ağustos 1921 yılına kadar devam etti. Münbiç bu yönü ile Mondros Mütarekesinden sonra kaybedip yeniden idare kurulan ve en son çekilen toprak parçalarından olarak da ayrıca önemli.

URFA VALİSİ OSMANLI SINIRLARINA KATILMASINI TALEP ETMİŞ

Münbiç'de asayiş ve güvenliğin Kuva-yı Milli’ye tarafından idaresinin münasip olduğuna dair Bakanlar Kurulu Kararnamesi bulunuyor. 1921 ocak tarihinde Münbiç’in tekrardan Osmanlı sınırlarına katılmasıyla ilgili Urfa Mutasarrıfı talepte bulunmuş, Bakanlar Kurulu ise bölgenin Araplarla meskun olmasından dolayı, doğrudan idarenin tesis edilmesinin uygun olmadığı, ancak kazanın güvenlik ve asayişinin Kuva-yı Milliye tarafından idaresinin uygun olacağına dair karar almıştı.

TÜRK BİRLİKLERİNİ, MÜNBİÇ HALKI SEVİNÇE KARŞILIYOR

ATASE arşiv kaydına göre 1921 yılında Münbiç’e giren piyade müfrezemizi halk büyük bir mutlulukla karşılamıştı. 1921 yılında 2. Fırka Kumandanı tarafından gönderilen telgrafta, Kuva-yı Milliye tarafından Fransızlardan alınan Münbiç’e 15 Mayıs 1921’de 1.Fırka’ya bağlı piyade müfrezemiz geldiği, yerel halk bu durumu büyük bir mutlulukla karşıladığı yazıyor.

#Münbiç
#Fırat'ın Doğusu
#Suriye
5 yıl önce