Bankalara ‘önleme planı’ yapma zorunluluğu getirilmesi, finansal piyasalarda manipülatif ve yanıltıcı işlemlerin tanımlanması, vatandaşlara büyük ölçekli projelere ortak olma imkanı sağlanmasını da içeren kanun teklifinin değerlendirildiği TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda dün maddeler arka arkaya kabul edildi. Bankacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin ele alındığı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Türk bankacılık sektörünün gücü de rakamlarla gözler önüne serildi. TBMM KİT Komisyonu Başkanı ve AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, TBMM’de yaptığı konuşmada, Türkiye Bankacılık Sektörünün aktif büyüklüğünün 2019 yılı Aralık ayı itibariyle, 2018 yılının aynı dönemine göre yüzde 16,1 oranında artarak 4,5 trilyon TL’ye ulaştığını söyledi.
2,7 trilyonluk kredi
Finans sektörünün en önemli aktörleri olan bankaların ekonominin can damarı olduğuna dikkat çeken Savaş, “Avrupa’ya benzer şekilde, ülkemizde de finansal sektör; bankacılık sektörü ağırlıklı bir yapıya sahip. Bilanço toplamı dikkate alındığında bankacılık sektörümüz finansal sektör içinde yüzde 90 oranında paya sahip. Sermaye piyasası ve sigorta sektörü ise henüz istenilen düzeyde değildir. Bu nedenle ekonominin finansman yükü bankaların üzerinde” dedi. Sektörün 2019’da kredi büyüklüğü yüzde 11 artarak yaklaşık 2.7 trilyon liraya, özkaynakları ise yüzde 16,7 artarak 492 milyar liraya ulaştı. Bu dönemde kredilerin takibe dönüşüm oranı yüzde 5,33, sermaye yeterlilik oranı ise yüzde 18,43 oranında gerçekleşti. Sektörün net karı ise 49.7 milyar lira oldu.
Ataklar işe yaramadı
- Finans sektörünün sıhhatinin ülke ekonomileri ve dolayısıyla dünyadaki ekonomik dengeler açısından önemli olduğuna işaret eden Mustafa Savaş, “2018 yılının Ağustos ayında yaşanan manipülasyon amaçlı kur atakları; ardından yaşanan enflasyon ve faiz baskısından Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı politikaları, Hazine ve Maliye Bakanlığımız başta olmak üzere Merkez Bankamızın, BDDK’nın, SPK’nın zamanında müdahaleleriyle birlikte bu süreci aşmayı başardık. Türkiye ekonomisi, Yeni Ekonomi Programındaki hedefler doğrultusunda yukarı doğru ivme kazanmaya başladı. Turizm gelirlerimizde ciddi artışlar yaşandı. Merkez Bankası’nın rezervleri de yükselişe geçti. Bunda güçlü bir bankacılık sistemine sahip olmamızın da çok büyük bir payı bulunuyor” ifadelerini kullandı.
Temeller sağlam
2020 yılının Türkiye için ekonomik alanda büyük bir değişim ve dönüşüm yılı olacağına da işaret eden Savaş konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dünyanın bir çok bölgesinde yaşanan ekonomik sorunlara rağmen, Türkiye’de ekonomik büyüme devam etti. AK Parti hükümetleri döneminde finans sektörünün ihtiyaç duyduğu yapısal düzenlemeler Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerektiği zamanda gerektiği şekilde yapıldı. Bunun sonucunda ekonomimiz sağlam temeller üzerine inşa edildi. Dünya’nın birçok bölgesinde ekonomik sorunlar yaşanırken ülkemizde; büyüme, dengelenme ve değişim politikaları başarıyla yürütüldü ve yürütülüyor. . Yüce Meclisimizin huzuruna getirdiğimiz kanun teklifimiz de bu gelişmelere olumlu katkı yapacak yeni bir düzenleme olacaktır” diye konuştu.
Banka dışı finans kesimi de güçlü
- BDDK tarafından Aralık 2019 dönemine ilişkin “Finansal Kiralama, Faktoring ve Tüketici Finansman Şirketlerinin Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri” raporu yayımlandı. Rapora göre, finansal kiralama şirketlerinin aktif büyüklüğü 58 milyar 176 milyon lira, finansal kiralama alacakları 48 milyar 721 milyon lira ve takipteki alacakları da 4 milyar 416 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Finansal kiralama şirketlerinin 2019’da dönem net karı 1 milyar 125 milyon lira ve öz kaynakları 10 milyar 376 milyon lira oldu. Banka dışı finans kesiminin net karı ise 3,1 milyar lira olarak kayıtlara geçti. Aynı dönemde faktoring şirketlerinin aktif büyüklüğü 37 milyar 17 milyon lira olurken, faktoring alacakları da 34 milyar 26 milyon lira seviyesinde gerçekleşti.
