Başbakan Binali Yıldırım Yenikent-Temelli Yolu temel atma töreninde konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Toplu açılışlar, toplu temel atmalar yapıyoruz; çünkü yetişemiyoruz. Milletvekillerimiz, bakanlarımız görüyorsunuz tam kadro sahada. 16 Nisan'da millete verdiğimiz bütün sözleri yerine getirmek için Cumhurbaşkanımız, milletin adamı, adam gibi adam Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde var gücümüzle çalışıyoruz. Biz burada bu temeli atarken Cumhurbaşkanımız da Trabzon'da vatandaşlarımızla beraber. Orada hizmetlerinin temelini atıyor, açılışını yapıyor.
- Mâlum yaz dönemi Ağustos ayındayız. Hava sıcak. Rehavet var. Hükümet olarak biz rehavete kapılmadan, bu zamanları değerlendiriyoruz. Önümüzdeki sene için yapacağımız işlerin planlamasını yapıyoruz. Yaz dönemini milletimizle içiçe olarak, vatandaşlarımızdan gelen istekleri, talepleri değerlendiriyoruz. Ancak bu arada yazın rehavetine kendini kaptıranlar, milletle yanyana olmak yerine milleti üzmek, incitmek için var güçleriyle çalışıyorlar. Dün, evvelsi gün bir haber çıktı. Bir Alman dergisinde, ana muhalefet partisinin başkanı beyanat vermiş. Diyor ki, birilerinin, Kılıçdaroğlu iyi dinle. İlk önce Pensilvanya'nın kontrolüne girerek 15 Temmuz'a kontrollü darbe dedin. Seni uyardım. Yetmedi millet 16 Nisan'da sana gereken cevabı verdi değil mi? Bundan uslanmamış.
Alman dergisine Türkiye'de can güvenliği yok, turistler gelmesin diyor. Bu memleketin evladıysan nasıl sen ülkeni şikayet edersin. O ne derse desin, sakin olalım. Bu yılın ilk 6 ayında Türkiye'ye gelen misafir sayısı yüzde 14 arttı, 15 milyona yaklaştı. Kılıçdaroğlu gelmeyin dese de geliyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu belli ki, Türkiye'de turizmin gelişmesinden, refahın artmasından, insanların aş, iş sahibi olmasından hiç mutlu değil. Bırakın bir parti başkanını herhangi bir vatandaş kendi memleketi için böyle laflar eder mi? Türkiye'de adalet yok dedi, yollara düştü. Milletten ilgi görmeyen, sırtını terör örgütlerine dayamış siyasetçilerle kolkola yürüyen Kılıçdaroğlu şimdi yabancı ülkelerden, yabancı dergilerden medet umuyor.
6-7 Ekim olaylarında onca vatandaşımızı öldüren, 15 yaşındaki Yasin Börü evladımıza kıyan eli kanlı terör örgütlerine destek verenlerle kolkola girerek adalet sağlayamazsın. Yabancı bir dergiye ülkeni kötüleyerek milletin takdirini alamazsın. CHP iyice şirazesinden çıktı. Bir milletvekili diyor ki, "Efendim 15 Temmuz darbesi bir tiyatrodur, bu ne biçim darbe, meclis bombalandı bir milletvekili bile ölmedi. Halbuki bizim pilotlarımız suya bile nişan alır" diyor. Sen ne biçim insansın? Bu kadar şehitlerimizin ruhunu sızlatacak sözleri nasıl söylersin? Şehit olan 250 vatandaşımızın katilinin utanmadan devlet olduğunu söylüyor. Bakın buradan bir şey söylüyorum; 15 Temmuz alçak FETÖ darbesinde hayatını kaybeden, şehadet şerbetini içen, gazi ünvanına ulaşan bütün vatandaşlarımızın iki eli bunların yakasındadır. FETÖ terör örgütünü aklamaya çalışmak sizin haddinize mi? Bu zat 17-25 Aralık yargı darbesinden sonra da Pensilvanya'ya gittiğini terör örgütünün ne kadar güzel çalışmalar yaptığını ballandıra ballandıra anlatmıştı. Sayın Kılıçdaroğlu bu kepazeliğe bir son ver. Millet şehitlerimizin ruhunu sızlatan bu adama karşı ne yapacağını merakla bekliyor.
- Bir yandan Atatürk'ün partisi olduğunu söyleyen CHP var. Diğer yandan ise kalkınma adına, refah adına gece gündüz çalışan AK Parti var, Ak kadrolar var. Millet herşeyi görüyor. 15 yıldır Allah razı olsun milletimiz desteğini esirgemiyor. Bu aziz milletin kararına saygı duymayanlar, Alman dergisine ne diyor; 2019'da Recep Tayyip Erdoğan'ı iktidardan indireceğiz, diyor. 2003'den beri bunu söylüyor. O söyledikçe millet daha çok destek veriyor, her seferinde oyu biraz daha arttırıyor. Siyasi yasak koydular, muhtar da olamazsın dediler. Milletin gönlünden Cumhurbaşkanını silebildiler mi? Kapatma davası açtılar başarabildiler mi? 17-25 Aralık'ta yargı darbesiyle Cumhurbaşkanına, bakanlarına, millete, FETÖ'cülerle kumpası kurdular mı? 15 Temmuz hain darbe girişiminde bulundular mı?
Sizin gönlünüzden, kalbinizden Recep Tayyip Erdoğan'ı silebilirler mi? 16 yıl önce bu kutlu yürüyüşe çıkarken, milletin emrinde, milletle beraber yürüyeceğimize söz verdik. Millet de hep bizim yanımızda oldu, bize söz verdi, bize destek verdi. Cumhurbaşkanıyla millet arasında, millet ve devletin, hükümetin arasına nifak tohumları ekmeye çalışanlar hep mahçup oldular, hep pişman oldular. Kılıçdaroğlu'nun 2019'a hazırlanacağız dediği o demokratik unsurlar kimmiş bir açıklasın da görelim. Sırtını teröre dayayan HDP mi? Devlete ve millete kin ve nefret kusan FETÖ artıkları mı? Savcımız Kiraz'ı şehit edenler mi? Ortaklık yapacağın demokratik unsur arıyorsan 15 Temmuz'da sokaklarda kahramanlık destanı yazan millete dön, millette ara.
Bizden önce Ankara neyle anılıyordu? Mamak, Ulucanlar Cezaevi. Plansız şehircilik. Çöp, çamur, çukur. İşte bugünün Ankarasına bakın. Yeşil alanlarıyla, metrolarıyla, bölünmüş yollarıyla binbir türlü eserleriyle Allah'a şükür Ankara günden güne güzelleşiyor. Sincan, Keçiören, Batıkent, Kızılay'a metroları yaptık, hızlı treni Ankara'ya götürdük. Banliyo hatlarını tamamen yeniliyoruz. Şimdi artık Sincan'dan Yenikent'e de banliyo hattını uzatıyoruz. Hayırlı olsun. Ankara hızlı trenin merkezi oluyor. Ankara ulaşım konusunda bir marka şehir haline geliyor. Sadece ulaşımda değil, birçok alanda.
14 Nisan'da Sincan'daydık. Sincan Belediye Başkanımız, Sincan'daki talepleri, beklentileri bizden istedi. Şimdi artık bu talepleri, bu istekleri yerine getirme zamanı. Birer birer bu projeleri hayata geçiriyoruz. Genç Spor Kompleksimizin inşaatı başladı. İçinde ağız ve diş sağlığı hizmeti olan hastanenin ihalesi de yapılacak, önümüzdeki aylarda inşaatı başlayacak. Çevre ve şehircilik alanında yaklaşık 1 milyar liralık kentsel dönüşümle Sincan'ın çevresini değiştireceğiz. Tek derdimiz sizin gülen, gülümseyen yüzünüz. Sizin yüzünüz gülsün bizim için en büyük mutluluk. AK Parti iktidarları dönemine kadar Türkiye'nin ne kadar bölünmüş yolu vardı. 6 bin kilometre. 80 yılda 6 bin kilometre. Peki 15 yıllık AK Parti iktidarında 6 bin kilometre yol ne kadar oldu? 25 bin kilometre oldu.
Şimdi Sincan-Yenikent temelli bölünmüş yolun temelini atıyoruz. 325 trilyon, dev bir yatırım daha hizmete giriyor. Bu hizmeti vatandaşlarımızla buluşturmuş olacağız. 40 kilometrelik bu yol Eskişehir, Bursa, Afyon, İzmir'i Ankara'ya bağlayan bir çevre yolu. Bu kadar yoğun kullanılan sanayi tesisleri var. Her gün oraya şehir içinden ağır vasıtalar giriyor. Dolayısıyla Ankara'nın şehir içi trafiği olumsuz etkileniyor. İşte bundan kurtarmak için trafiği Sincan'ın üzerinden güneye aktaracak bir yoldan bahsediyoruz. 11 kavşak, 6 tane alt üst geçit var. 500 metre uzunluğunda iki adet köprü var. Bu projeyle beraber Ankara'yı Eskişehir'e bağlayan hızlı tren hattı üzerinden köprü ile geçiyoruz.
Bu yol açıldığı zaman sanayi merkezleri arasında ulaşım çok kolaylaşacak. Ulaşım daha güvenli hale gelecek. Proje bittiğinde Ankara-Eskişehir üzerinden Güney Marmara, Ege, Batı Akdeniz, Kuzey Marmara ve Batı Karadeniz'e ulaşım şehir içine girmeden yapılmış olacak. Otoyol bağlantısıyla aynı zamanda keresteciler, organize sanayi bölgesi ve onun devamındaki Saray organize sanayi bölgesiyle birbirine doğrudan bağlanacak. Bu projeyle inşa edilecek köprülü, kavşaklı ve ana güzergaha katılım noktaları daha güvenli hale gelecek. Proje tamamlandığında Ankara Çevre Otoyolu ve şehir içi trafiği tamamen rahatlamış olacak. Bölgede yeni sanayi sitesi kurulacak, yeni iş ve aş alanları oluşacak.
Siz bu milletin bölünmeyeceğini 15 Temmuz'da dünya aleme gösterdiniz. O gece Ankaralılar sokakta, Akıncı'da Genelkurmay'da, Kızılay'da, Başbakanlık'ta, Meclis önünde sabaha kadar alçak darbecilere karşı direndiniz. Can verdik bayrağımızı indirmedik, ezanlarımızı dindirmedik. Tek devlet, tek bayrak, tek vatan, tek millet diyoruz. Gölbaşı'nda alçakça polislerimizi şehit ettiler. Cumhurbaşkanı Külliyesi'nde vatandaşlarımızın üzerine bombalar yağdırdılar. Şimdi Kahramankazan'da çiftçilerimizin uçaklar kalkmasın diye tarlalarını yaktı. Canlarını, memleketi için siper eden Kahramankazanlılar o gün bütün Ankaralılar gibi vatan sevgisinin ne olduğunu dünyaya gösterdiler.
Cumhurbaşkanımızın, şahsımın defaeten söylediğimiz gibi ayyıldızlı bayrağın altında vücut bulmuş tek bir devletimiz var. O devletin adı da Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Devletimizin kurucusunda, onun şahsında yürüttüğü istiklal mücadelesine Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarına, bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Şimdi 15 Temmuz FETÖ'cü alçak darbe girişimini yapanlar mahkemede hesap veriyorlar. İstedikleri kadar tiyatro yapsınlar, istedikleri kadar milletin aklıyla alay etsinler o akıbet onların peşini bırakmayacak ve şehitlerimizin kanları yerde kalmayacaktır.Terörü Türkiye'nin gündeminden kurtaracağız. İnsanlığın öldüğü yerde garip gurebaya, savaş altında savunmasız kalan insanlara sahip çıkan, onlara kucak açan tek ülke var, o da Türkiye Cumhuriyeti'dir. Bizim geleneğimizde var, asaletimizde var darda kalmış insanlara kalmış insanlara yardım etmek bizim şiarımızdır. Biz büyük Osmanlı'nın torunlarıyız. Bize yakışan da budur.
Önümüzdeki Pazartesi günü 14 Ağustos kutlu yürüyüşün başladığı gündür. AK Parti'nin 16. kuruluş yıldönümüdür. Bu sene AK Parti'nin 16. kuruluş yıldönümünü Sincan'da yapacağız. Sincan'da o gün AK Parti'nin 16. kuruluş yıldönümünü büyük bir coşkuyla, heyecanla anacağız÷ Sincan Belediyemizin ev sahipliğinde gerçekleştireceğiz.
16. yıl etkinliklerimizde yeni bir coşkuyu, yeni bir heyecanı yakalayacağız. Bu soluk partimize halkla bütünleşmiş, milletiyle daha iyi iletişim kuran, milletiyle daha iyi anlaşabilen yeni bir sürecin yeni bir dönemin başlangıcı olacak. Yapılacak il ve ilçe kongremizde AK Parti'yi millete bir adım daha yaklaştıracağız. Buradan bütün Türkiye'ye ve yol arkadaşlarımıza Sincan'dan tekrarlıyorum. Bu yolun yapımı boyunca, bu projenin bu hale gelmesinde birçok arkadaşımızın payı var.
