Ulaşım, küresel ısınmaya neden olan karbon emisyonlarının 5’te 1’ini oluşturuyor. Elektrikli araçlar konusunda çalışmalar yapan Endüstri Mühendisi Gürkan Emecen, ulaşımın dünya petrol sarfiyatının %64’ü,enerji kullanımının %27’si ve enerjiyle ilgili karbondioksit emisyonlarının %23’ünü oluşturduğuna dikkat çekiyor. Fosil yakıtın ana kaynağının ulaşım olduğunu belirten Emecen “Dönüşümün tamamlanması için çok fazla vaktimiz kaldığını söyleyemem” dedi.
10 YILDA TABLO DEĞİŞTİ
Temiz ulaşıma geçisin en güçlü alternatifi olarak görülen elektrikli ve hibrit araçların kullanımı tüm dünyada yaygınlaşıyor. Dünyadaki toplam elektrikli araç sayısı 10 milyonu aştı. Türkiye’de 2011’de yalnızca 47 olan elektrikli ve hibrit otomobil sayısı TÜİK verilerine göre; 2021’in Eylül ayında 79 bin 767’ye ulaştı. 2021 Ocak-Eylül döneminde 36 bin 824 hibrit ve 1560 adet elektrikli satışı gerçekleşti. 2023 yılına kadar ülkemizdeki elektrikli araç sayısının 3 katına çıkması öngörülüyor. Elektrikli araç sayısındaki artışa paralel olarak 2011 yılında 20 adet olan şarj istasyonları 81 ile yayıldı ve sayıları yaklaşık 2000’e ulaştı.
KOMPLE BİR DÖNÜŞÜM
Elektrikli ve hibrit araçların yaygınlaşmasıyla birlikte yeni ihtiyaçlar da ortaya çıkıyor. Konutlarda, AVM’lerde, iş yerlerinin ya da evlerin otoparklarında şarj istasyonu ihtiyacı artıyor. Şehirlerde şarj istasyonlarının anlık yüklenmeleri kaldırabilecek şekilde kurulu güç planlamaları yapılması gerektiğine dikkat çeken Emecen,“Şuan inşası devam eden bütün yapılar yenilebilir kaynaktan dolum sağlayabilen istasyonlara sahip olmalı. Şarj istasyon bölümünü ev istasyonları ve şehir içi ortak kullanım istasyonları olarak ikiye ayırabiliriz. Komple bir dönüşüm yaşanacak.” şeklinde konuştu. Artan talebe bağlı olarak yeni yatırım alanlarının artacağını belirten Emecen “ Ülkemizde şuan şarj istasyon imalatı, ödeme yazılım sistemleri ve kurulumlarını yapan bir çok firma bulunuyor. Talep arttıkça yeni şirketler de bu pazara girecektir.” dedi.
TOGG isabetli bir adım
- Türkiye’nin elektrikli araçlar üretiminde yetişmiş insan gücü konusunda çok fazla yol katettiğini vurgulayan Gürkan Emecen, “16 yıldır TÜBİTAK elektrikli araç yarışları düzenleyerek üniversiteli öğrencilerin kendilerini bu alanda yetiştirmesini sağladı ve başarılı olduğu. Elektrikli taşıtların talebinin arttığı dönemde TOGG’un kurulması isabetli bir adım oldu.” dedi.
