Türkiye’nin 86 farklı noktasında faaliyetlerine devam eden MÜSİAD, yeni genel merkezinde ‘Türkiye Şube Başkanları Yılsonu Genel Değerlendirme ve İstişare Toplantısı’nda yatırım diplomasisi çağrısı yapıldı. MÜSİAD Türkiye başkanlarının ortak açıklamasında, "Dünya siyaseti ve ekonomisi anlamında zor bir yıl olarak öngörülen 2019’un arifesinde Türkiye, kendi siyasi ve ekonomik paradigma değişimini 2018 yılında, tüm zorluklara rağmen başlattı. Bu kararı MÜSİAD olarak önemsiyor ve her koşulda desteklediğimizi bir kez daha beyan ediyoruz" denildi.
MİLLİ PARA İLE TİCARET
2019'da yabancı yatırımcının ülkemize gelmesini engelleyen uluslararası yanlış yönlendirmelerin önlenmesi gerektiği ifade edilen ortak çağrıda, "Yabancı yatırımcı için ayrıca bir yatırım diplomasisi hareketi başlatılmalıdır" ifadelerine yer verildi.
YAPISAL DÖNÜŞÜM ZAMANI
MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, MÜSİAD yönetim kurulu üyeleri ve MÜSİAD yurt içi şube başkanlarının katılımlarıyla gerçekleştirilen toplantının ardından ortak bir yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, 2019 yılı ve sonrasının, Türkiye için yapısal ve kurumsal dönüşümler yılı olacağı belirtilerek, Yeni Ekonomi Programı (YEP) sonrası açıklanan ilk verilerin (büyüme verileri), mevcut global konjonktür içinde kabul edilebilir ve kısmen öngörülen değerler olduğuna işaret edildi.
YEP SÜRECİ İŞLİYOR
Yaşanılan tüm olumsuzluklara rağmen YEP ile ortaya konulan planın işletildiğini görmenin umut verici olduğu aktarılan bildiride, şu ifadelere yer verildi: "Reel kesimin siyasi ortam karşısındaki belirgin hassasiyeti, yatırım esnekliğinin ne kadar yüksek olduğunun göstergesidir. Bu durumun iyileştirilmesi gerekir. Büyük ölçekli firmalarda yaşanan sıkıntıların KOBİ’lerde daha sert hissedildiğini unutmamak gerekir. İstihdam, dış ticaret ve üretimdeki en değerli kozumuz olan KOBİ yapılarında başlayacak olası bir domino etkisi için önlemlerin artırılması gerekir. Düşme trendine giren bir faiz oranından bahsedilse de mevcut düzeylerin hala yatırım ortamı için ciddi bir risk olduğunu unutmamak gerekir. Finansal sektörün mali yapısının ortaya konması ve bankacılık sistemindeki bilanço temizliğinin hayata geçirilmesi gerekir. Her sektörün kendi yol haritasını iyi belirlemesi ve üretim esaslı bir planlama içine girmesi gerekmektedir."
- Dövizde algı değişmeli
- Açıklamada, paranın değerini korumak ve milli gücün unsuru haline getirmek için üretim alışkanlıklarında ciddi değişimler yapmak gerektiği belirtilerek, "Sektörel rekabet unsurlarımızı ve nitelikli insan gücümüzü yeniden gözden geçirmeliyiz. Milli ve yerli üretimin desteklenmesi ve ithal girdi alımlarının mümkün mertebe iç piyasa koşullarında ikame edilmesi esastır. Milli para birimi ile ticaretin tüm şartları sağlanarak süreç, tamamlanmalıdır. Dövizi bir yatırım emtiası olarak görme algısından uzaklaşılmalı, alternatif yatırım ve finans modelleri hayata geçirilmelidir" denildi.
Planlı istihdam
Yabancı yatırımcıya yönelik politikaların önemine değinilen bildiride, şunlar kaydedildi: “Bilhassa tarım-hayvancılık ve madencilik sektörlerindeki yapısal düzenlemelerin hayata geçirilmesi esastır. Eğitimin bir süreç değil, planlı bir düşünce refleksi olmasını sağlamak gerekmektedir. Ayrıca stratejik sektörlere göre planlı işgücü yetiştirme politikasının da yürütülmesi esastır.”
