Terör örgütü DAEŞ'e karşı Türkiye ile ABD arasında varılan son mutabakatı gazetemize değerlendiren üst düzey Batılı diplomat, Türkiye ve ABD arasındaki son işbirliğinin DAEŞ'in üzerinde ek bir baskı yaratacağını ve bölgesel sorunların çözülmesinde çok yardımcı olacağını söyledi.
Türkiye'nin DAEŞ'le mücadelede ciddi olmadığı yönündeki yaklaşımlara katılmadığını belirten Batılı diplomat, “Türkiye ile ABD arasında DAEŞ'e yönelik operasyonlarla Türk hükümetinin PKK saldırılarına cevaben askeri operasyonlar gerçekleştirme kararı almasına ilişkin bir anlaşma bir pazarlık olmamıştır" ifadelerini kullandı.
Türk ordusunun koalisyonla birlikte daha büyük çaplı operasyonlar gerçekleştirebilmesi için detaylar üzerinde çalışıldığını dile getiren diplomat, “Bu görüşmelerde Suriye ve Irak üzerinde nasıl güvenli bir şekilde uçuş yapılacağı ele alınmaktadır. Söz konusu bölge, yüksek hızlı hava araçlarının hareket ettiği son derece sınırlı bir bölgedir. Tüm bu görüşmeleri gerçekleştirirken de DAEŞ'e karşı müstakil hava saldırılarında bulunmamasını Türkiye'den biz talep ettik: çok yakın bir gelecekte Türk ordusunun DAEŞ'e yönelik daha fazla sayıda operasyon gerçekleştirmesini bekliyoruz" diye konuştu.
İncirlik Üssü'nden silahlı insansız hava araçlarının operasyonlarının başladığına dikkati çeken Batılı diplomat, “İkinci olarak insanlı hava araçlarının mevcudiyeti. Buna destek olacak diğer hava araçlarının gelmiş olması. Bu konuyla ilgili, bu araçlar işlerine yakın zamanda başlayacak. Üçüncü olarak Azez ve Cerablus arasında DAEŞ'in kontrol ettiği bölgeden çıkarılması konusunda birlikte gerçekleştireceğimiz çalışmalar. Amaç bölgenin DAEŞ'ten arındırılması, bölgeyi kontrol ederek kayıplarını yerine koyması bakımından buradan yararlanmasının önüne geçmek" dedi.
İnsanlı hava araçlarının yakın gelecekte operasyonlara başlamasını beklediklerini belirten Batılı diplomat, şunları söyledi:“Türk hava araçlarının da DAEŞ'e karşı operasyonlara katılımı beklentimiz. Burada az sayıda bir uçak sayısından bahsetmiyoruz, gözle görülür ölçüde varlıktan söz ediyoruz, zaman içinde daha da artacak ve büyüyecek. İncirlik dışında olabilecek mi? Askeri yetkililerin üzerinde çalışmakta olduğu bir konu. Kapasiteyi artıracağına inanılırsa böyle bir şey yapılabilir. Bu yönde bize bir teklif var. Eğer gerekli olursa... Türkiye birden fazla üssün açılması konusunda Türkiye'nin talebi var."
Türkiye'nin terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonlarına da değinen diplomat, “ABD, Türkiye'nin kendi savunma hakkına saygı duymaktadır. Operasyonların PKK tarafından başlatılan saldırılara bir cevap olarak yapıldığını da zaten ifade ettik. ABD'nin çözüm sürecine ilişkin duruşu, çözüm süreci bir iç meseledir, iç süreçtir ve öyle de sürmelidir. Türkiye'nin 35 yıl süren bir probleminin de Türk vatandaşlarının barışçıl ve demokratik çözüme olan inançları ve bunun için de son derece önemli bir unsurdur. Bu sürece geri dönülmesi için atılacak ilk adım elbette şu anki şiddet sarmalının kırılmasıdır. Bu yönde atılacak ilk adım da PKK'nın saldırılarına, terör faaliyetlerine son vermesidir. Atılacak ilk adım budur. PKK Türkiye için olduğu kadar ABD için de bir terör örgütüdür" diye konuştu.
PYD'nin DAEŞ'ten yararlanarak demografik yapıyı değiştirmesine karşı olduklarını vurgulayan Batılı diplomat, “PYD'ye şunu çok açıklıkla ifade ettik ki Suriyeli Araplar, Türkmenler, kimi yerlerde Suriyeli Kürtler güvenli olduğunu hissettiklerinde bu yerlere dönebilmeliler. PYD'yi stratejik müttefik olarak görmüyoruz. Bizim için stratejik müttefiklik tanımı çok farklı anlamlar içerir. Suriye'de yerel unsurların taktiksel olarak desteklenmesi bağlamında bakıldığında bizim için ikisinin anlamı çok farklıdır. ABD politikası aynı zamanda birleşik bir Suriye'yi desteklemektedir" dedi.
İncirlik'in, DAEŞ ile mücadelede operasyonların merkezi olup olmayacağına yönelik soruya üst düzey Batılı diplomat, “Askeri bir yetkili değilim, onun için bir yorumda bulunamayacağım. Türkiye'den, İncirlik'ten bu operasyonları yapabilme imkanımız DAEŞ'e yakınlıktan dolayı bize daha avantajlı, efektif davranma imkanı sağlayacak. Yetkinliğimizi artıracak. Bu anlamda önemli... İki ülke arasında Türkiye ve ABD arasında mutabakat ve anlayış var ki butün bu süreç sabır, işbirliği odaklanma gerektirecek, işbirliğınin devam ettirilmesi yönündeki karar bütün bu mücadeleye büyük katkı sağlayacak" cevabını verdi.
Türkiye'nin DAEŞ'e karşı hava operasyonlarının devam edeceğini ve bu hava operasyonlarının koalisyonla birlikte olacağını ifade eden diplomat, “Türkiye'nin içinde bulunduğumuz dönem içinde DAEŞ'e karşı hava operasyonu yapmaması, teknik görüşmelerin sürmesiydi. Uçakların nasıl uçacağı, nereden uçacağı şeklinde… Eğit-donat ABD için öncelik olmaya devam ediyor. Öncelikli konumuz da ılımlı muhaliflerin DAEŞ'e karşı savaşlarında kendi topraklarının korunmasında onlara öncelik verilmesi, malzeme sağlanması yaklaşımı bizim için devam ediyor. Şu anda bu konudaki görüşmelerimiz devam ediyor, yeni eğitilecek insanların belirlenmesi ve programa başlatılması konusunda. Tekrar Suriye'ye nasıl gönderilecekleri konusunda görüşmelerimiz sürüyor" dedi.
--------------------------------------------------------------------
için tıklayınız
ne kadar?
?
