|

Arayışlar dönemin terike-i fikriyyesi

Çizgi Yayınları tarafından okurla buluşan Osmanlı Felsefe Çalışmaları serisi 65 kitabı geride bıraktı. Serinin son beş kitabı sanattan bilime düşünce ve fikir dünyasının temelini oluşturan eserleri yeniden gün yüzüne çıkarıyor.

04:00 - 15/11/2020 Pazar
Güncelleme: 22:51 - 14/11/2020 Cumartesi
Yeni Şafak
Ali Suavi’nin Ulûm Gazetesi’nde tefrika ettiği “Târih-i Efkâr/Fikirler Tarihi” başlıklı yazıları Yakup Yıldız’ın titiz çalışmasıyla 2019 Aralık ayında ilk defa yayınlandı.
Ali Suavi’nin Ulûm Gazetesi’nde tefrika ettiği “Târih-i Efkâr/Fikirler Tarihi” başlıklı yazıları Yakup Yıldız’ın titiz çalışmasıyla 2019 Aralık ayında ilk defa yayınlandı.
FEYZULLAH TAT

Çizgi Yayınları Osmanlı Felsefe Çalışmaları başlığında önemli bir seriyi okurla buluşturarak yayıncılık dünyasında önemli bir hizmete katkı sunuyor. 15 yıllık bir emeğin ürünü olan bu dizideki kitapları biz de Yeni Şafak Kitap olarak zaman zaman okura tanıtmaya gayret ettik. Şimdi de bu yazımızda son çalışmalardan bahsedeceğiz. Ali Suavi’nin Ulûm Gazetesi’nde tefrika ettiği “Târih-i Efkâr/Fikirler Tarihi” başlıklı yazıları Yakup Yıldız’ın titiz çalışmasıyla 2019 Aralık ayında ilk defa yayınlandı. Suavi’nin Târih-i Efkâr adını verdiği bu tefrika modern Türkiye’de felsefenin inşa ve tekâmülü açısından fevkalade önemlidir. Eserin kıymet-i ilmiyyesine dair Hilmi Ziya Ülken de şunları kaydediyor: “Suavi Ulûm’da ‘Târih-i Efkâr’ başlığı altında ilk defa felsefe tarihi bilgisi veriyor. Münif Paşa’nın Hikemiyyât’ından çok zengin ve sağlam bilgiye dayanan bu yazılarda, Sokrat’a kadar Yunan filozoflarını etraflı olarak anlatıyor.” Yine aynı seri içerisinde, Suavi’nin Ulum Gazetesi’nde “er-Raddü alâ Men Radde ‘ale’l-Gazzâli/Gazzâli’yi Reddedene Reddiye” başlığıyla tefrika ettiği, “19. Yüzyılda Bir Gazzâli Manifestosu” denebilecek yazıları da tarafımızdan hazırlandığının müjdesi vermiş olalım.

DERGİLERDEN KİTABA YOLCULUK


2019 Aralık ayında yayınlanan bir diğer kitap ise Rıza Tevfik’in “Gülşen-i Raz Hakkında Tetebbüat-ı Felsefiyye/Gülşen-i Raz Hakkında Felsefi İncelemeler” başlıklı eseridir. Rıza Tevfik’in muhtelif dergilerde Şebüsteri ve Gülşen-i Raz’a dair tefrika ettiği yazılardan meydana gelen bu mecmua, Ali Utku ve Kemal Kahramanoğlu hocaların muhakkikane çalışmalarıyla ilk defa neşredildi. Hocaların mukaddeme olarak kaleme aldıkları giriş yazısı ile Litera Yayıncılık’tan çıkan “Şebüsteri ve Gülşen-i Raz” kitabının yazarı Muammer Cengiz’in makalesi kitabı anlama noktasında önemli ipuçları vermediği için kıymet taşıyor. Rıza Tevfik’in Gülşen-i Raz hakkındaki incelemeleri yayınlandığı 1919-1920 yılları arasında geniş çevrelerin ilgisini çekmiş ve birtakım tartışmalar meydana getirmiştir. Hocalarımız bu tartışmalardan ulaşabildiklerini kitabın son kısmına İlgili Metinler başlığı altında eklemişlerdir. Bu tartışmalar içerinde en kıymetli olan, ilk defa neşredilen ve Abdullah Uçman Arşivi’nde mahfuz olan Elmalılı Hamdi Efendi’nin Rıza Tevfik’e yazdığı mektuptur.

L. N. Tolstoy’un 1914 yılında Ahmet Midhat Rifatof tarafından Türkçeye çevrilen Felsefe-i Hayât/Hayat Felsefesi adlı eseri de yine Aralık ayında yayınlanan kitaplar içerisindedir.

NİYE GÜLÜYORUZ


Aralık ayında yayınlanan bir diğer kitap ise Mustafa Şekip Tunç’un “Gülme Nedir? Ve Kime Gülüyoruz” başlıklı eseridir. Bu kitap Henry Bergson’un “Gülme - Komiğin Anlamı Üzerine Deneme” adlı eserinin “Gülme Nedir? Ve Kime Gülüyoruz” ismiyle Türkçeye kazandırılmış halidir. Türkçede gülme üzerine yapılmış ve teorik bir dayanağı bulunan hem erken tarihli, hem de nadir bir çalışma olması yönüyle Türk düşünce hayatına dâhil olması yönünden önem arz etmektedir.

Biyolojik ve evrimci materyalizmi, felsefi ateizme vardıracak derecede savunan 2. Meşrutiyet dönemi aydınlarından Baha Tevfik’in “Biraz Felsefe” isimli eseri de Aralık ayında ilk defa neşredildi. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi İsmail Saib Sencer Kütüphanesi’nde 1/4907 numarada kayıtlı yazma nüshadan hazırlanan eser şu başlıkları muhtevîdir: 1. Ulûm/İlimler, 2. Tasnîf-i Ulûm/İlimlerin Sınıflandırılması, 3. Bir Sahîfe-i Mantık/Bir Sayfa Mantık, 4. Kâinatta Hayât, 5. Eb’âd-i Semâviyye/Semavi Boyutlar. 33 yıllık hayatında bazıları materyalist ve immoralist görüşlerini paylaşan Ahmed Nebil ve Memduh Süleyman ile birlikte hazırlanmış te’lif ve tercüme irili ufaklı 17 tane eseri olan Baha Tevfik’in, mezkûr seri içerisinde 10’a yakın eseri neşredildi. Külliyât içerisinde külliyat olabilecek konuma sahip Baha Tevfik’in diğer eserleri de mezkûr seri içerisinde yayınlanmak için hazırlık aşamasındadır.

MÜZİK FELSEFESİ ÜZERİNE


2020 Mart ayında Cengiz Kotan tarafından hazırlanan Sâlih Nâbi’nin “Felsefe-i Musiki /Müzik Felsefesi” isimli kitabı 65. Kitap olarak yayınlandı. Felsefe-i Mûsiki, Türk felsefe tarihinde müzik felsefesine dair yazılmış ilk eser olup, Osmanlı harfleriyle 1910 yılında basılmıştır. Bu tarih, klasik mûsikiden modern mûsikiye geçiş olarak felsefesinin bu en genç alanında kelam oynatmak için hayli erken bir tarihtir.

Yine Mart ayı içerisinde Ali Sedâd Bey’in “Kavâidü’t-Tahavvülât fi Harekâti’z-Zerrât/Parçacıkların Hareketlerindeki Dönüşümün İlkeleri” adlı eseri yayınlandı. Eser 19. yüzyıl Avrupa’sındaki atomculuğu, ilk defa olarak da termodinamiği ve Darwin’in doğal seçilim kuramını Türkçe olarak geniş bir şekilde anlatıyor ve felsefi bir değerlendirmeyle Eş’ari kelamı perspektifinden nasıl yorumlanabileceğine dair önerilerde bulunuyor. Ali Sedâd Avrupa’da ortaya çıkan modern bilimlerin İslam ile çelişmediğini, aksine İslam’ı desteklediğini iddia ediyor. Bu tezini doğrulamak için de atomculuk ve termodinamiğin pek çok noktada Eş’ari kelamıyla aynı tezlere sahip olduğunu gösteriyor ve modern bilimi İslam aleyhine kullanmak isteyenlere cevap vermeyi amaçlıyor. Ayrıca kitabın giriş kısmında kitabı yayına hazırlayan Nazif Muhtaroğlu tarafından kaleme alınan, eser üzerine kıymetli bir değerlendirme yazısı mevcuttur. Ali Sedâd’ın diferansiyal ve integral matematiğe dair kaleme aldığı “Hesâb-ı Tefâzuli ve Temâmiyye” isimli eseri ile “Hendese-i Resmiyye” isimli eserleri de yayınlanmayı bekliyor.

#Osmanlı
#Felsefe
#Ali Sedâd
3 yıl önce