İstanbul'un tarihi semti Balat'ta gizlenmiş bir kafe var. Adı: Domino Cafe Kitchen. Sahipleri hazırladıkları lezzetli yiyecekler ile domino etkisi yapıp kulaktan kulağa yayılsın diye bu ismi koymuş. İkinci Bahar dizisinde Ali Haydar ve ailesinin işlettiği bir kebapçı vardı. Domino bize o kebapçıyı hatırlattı. Tek fark burada kebap yok. Ama çok lezzetli tavuk, et ve sucuk dürümler, nefis burgerler, köfteler ve ev yemekleri var. Domino Cafe Kitchen, her güne farklı ev yemekleri sunarak müşterilerine ev ortamındaki rahatlığı sunuyor. Yemekler anne Bedriye Yazıcı ve baba Kemal Yazıcı'nın ellerinden çıkıyor. Yerli ve yabancı kahveler ile servisi Melikşah Yazıcı, 1980'lerden gelen babaanne tarifiyle yapılan limonatayı Ömer Faruk Yazıcı ve akşamüstleri ehl-i keyf yapmak isteyenlere nargileyi Ali Mert Yazıcı hazırlıyor.
Yazıcı ailesi bir mekan açmaya karar verdiklerinde ilk baktıkları yer Karaköy ve Nişantaşı olmuş. Ama yolları Balat'a düşmüş. Domino'nun iç tasarımı da aile üyelerinin ortak çalışması. Ekim ayından sonra birçok akademisyen ve yazarın sohbetler vereceğini söyleyen Kemal Yazıcı “1 Ocak'ta açtık burayı. Buranın doğumu gibi düşünün. 9 ay 10 gün sonra yeni bir Domino kafeyle karşılaşacağız. Ve standartları belli olacak. Yani niteliği niceliği, özü her şey belli olacak” diyor.
Özel baharat soslu tavuk, et ve sucuk dürümleri 12 ile 15 lira arasında uygun bir fiyata sunuluyor. Kendilerine has bir tarifle hazırladıkları burgerler 10 lira. Soslu ekmeklerle ikram ettikleri leziz köfteler ise 20 lira. Bunların dışında çay ya da kahvenizin yanında ıslak kek, tirileçe, havuçlu veya üzümlü kek, kurabiye, börek ve poğaça çeşitlerini bulabilirsiniz. Bu kadar makul bir fiyata karnınızı doyurup rahat bir nefes alacağınız bir yer bulmak kolay değil. Domino, bizi müdavimi yapacak gibi gözüküyor.
