|

Kur'an'ın koruyucu askeriyim

Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması'nda hafızlık dalında birinciliği elde eden 14 yaşındaki Bangladeşli Abdul Akher, güzel sesiyle dikkatleri üzerine çekiyor. Akher, "Kendimi Kur'an'ı Kerim'in koruyucu askeri olarak görüyorum. Onu geleceğe taşıyacağım" diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 26/06/2016 Pazar
Güncelleme: 20:12 - 25/06/2016 Cumartesi
Yeni Şafak

Geçtiğimiz hafta Diyanet İşleri Başkanlığı'nın organize ettiği Uluslararası Kur'anı Kerim'i Güzel Okuma Yarışmasında hafızlık alanında dünya birincisi 14 yaşındaki Bangladeşli Abdul Akher oldu. Sevinci gözlerinden okunan Adul Akher, dokuz yaşından beri hem okuluna devam ediyor hem de hafızlık için çalışıyor. Bu süreçte en büyük destekçisinin ailesi olduğunu belirten Akher, kendisini Kur'an-ı Kerim'in geleceğe taşıyıcısı olarak tanımlıyor. Biz de program kapsamında genç hafızla bir araya gelerek hafız olma sürecini konuştuk.



HİCR SURESİNDEN ÇOK ETKİLENDİM


Beş yıl boyunca hafızlık için çalıştığını belirten Akher, "Kur'ân okumayı çok seviyorum. Bundan sonraki hayatımı da Kur'ân eğitimi almakla ve vermekle geçireceğim" diyor. Akher'e Kur'ân okurken yaşadığı hissiyatları sorduğumuzda ise şu yanıtı veriyor: "Kur'ân okurken Allah'ın büyüklüğünü hissediyorum ve çok korkuyorum. Okurken en çok Hicr Suresinin 9. ayeti olan 'Şüphesiz ki Kur'ân'ı biz indirdik ve elbette biz onun koruyucularıyızdır' ayetinden etkilendim. Bende bu dünyada Kur'an'ın neferiyim. Onu geleceğe taşıyacağım."







OKULUMA DA DEVAM ETTİM


Hafızlık çalışmaları devam ederken diğer yandan okulunu da ihmal etmeyen Akher, bunun ezberlerine engel olmadığını söylüyor. Aksine Kur'ân'ın hafızasını güçlendirdiği için okul derslerinde başarılı olduğunu belirten Akher, "Bu iki eğitimi bir arada sürdürmem hiç zor olmadı. Bu süreçte arkadaş çevreme biraz daha az vakit ayırdım ama sonucuna değdi. Hafızlık yarışmasında da Bangladeş'i temsil ettiğim için çok mutluyum" diyor.



Zamanımı iyi değerlendirdim






Herkes tarafından zor olarak görünen hafızlığın kendisi için öyle olmadığını söyleyen Bangladeşli Hafız Abdul Akher, bir günlük çalışmasını şu şekilde anlatıyor: "Bangladeş'te her akşam 9 gibi yatıp 4 gibi kalkıyordum. Hazırladığım sayfayı sabah namazından önce hafızlara dinlettim. Namazdan sonra da kendim tekrarladım. İkindiye kadar bu şekilde devam etti. İkindiden akşam namazına kadar günlük yaşantıma baktım, okul derslerimi çalıştım ya da arkadaşlarıma vakit ayırdım. Akşam namazından sonra da yeni sayfayı ezberlemeye başlıyordum. Bu şekilde zamanımı iyi değerlendirdim."


#Hafızlık
#Kerim'i Güzel Okuma Yarışması
8 yıl önce