9 sene sonra Türkiye'ye dönen ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Intercity İstanbul Park'ta Mercedes'in Büyük Britanyalı pilotu Lewis Hamilton'ın zaferiyle sonuçlanan sezonun 14'üncü yarışı Formula 1 DHL Türkiye Grand Prix'sinin ardından Intercity Yönetim Kurulu Başkanı Vural Ak ve Intercity İstanbul Park Genel Müdürü Sadi Hezber bir basın toplantısı düzenledi.
Intercity İstanbul Park'ta düzenlenen basın toplantısında ilk olarak söz alan Vural Ak, bu yarışın Türkiye'de düzenlenmesi için gece gündüz çalıştıklarını söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:
- "29 Aralık 2016'da aldığımız yetki belgesi ile bu organizasyonu yeniden Türkiye'ye getirmek için büyük bir çaba harcadık. Motor sporlarının en büyük organizasyonunu Türkiye'de düzenleyebildiğimiz için çok mutluyuz. 2020 takvimine İstanbul'un da girmesinin açıklanmasıyla birlikte büyük bir gayret içerisine girdik. Dünyanın en ucuz Formula 1 biletlerini satışa çıkarttık ve 80 bin bilet sattık. Pandemiden dolayı seyircisiz yapılacağı açıklandı, biletleri tekrar iade ettik. Herkesin evden izleyecek olması bizlere daha büyük bir sorumluluk yükledi. Gece gündüz çalıştık ve sonunda muhteşem bir başarıya imza attı. Devletimizden bir lira para almadan kendi imkanlarımızla yarışı tamamladık. Intercity İstanbul Park eşsiz ve özel bir pist. Yarış öncesinde ve sonrasında başta Formula 1 yöneticileri olmak üzere hem pilotlar hem de yarış direktörleri övgüyle bahsetti pistten. Pistimizde 9 yıldır yarış yapılmıyordu, takımların değişen araçlarla birlikte pistle ilgili olan bilgileri neredeyse kalmamıştı."
Büyük tartışmalara konu olan İstanbul Park pisti asfaltının yenilenmesiyle ilgili bir açıklama yapan Vural Ak, asfaltın eski olmasından dolayı birçok bölgede ufalanma problemi olabileceğini ve bu sebepten dolayı asfaltı yenilediklerini söyledi. Asfaltın yenilenmesinin FIA'nın onayı doğrultusunda yapıldığını dile getiren Ak, "Asfaltta ufalanma sorunu olabileceğinden ve yeni Formula 1 araçlarının yere basma kuvvetinden dolayı hiç risk almadık ve asfaltı yeniledik. FIA ve Formula 1 yetkilileri ile görüşmelerimiz sonrasında onların da onayıyla asfaltı yeniledik. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın desteğiyle asfalt çalışmamızı gerçekleştirdik. FIA ve Formula 1 yetkilileri onay verdiler. Harika bir yarış izledik. Pistimiz herkesi kendine hayran bıraktı. Yarıştan sonra açıklama yapan herkes gelecek senelerde de İstanbul'da yarışmak istediklerini söylediler. Formula 1 dünyasının en önemli isimlerinin açıklamaları ortada, başka bir şey söylemeye gerek yok" dedi.
Pistin çok iyi durumda olduğunu kaydeden Ak, "Çok önemli bir gelişmeyi paylaşmak istiyorum bugün sizlerle. Yarışın kusursuz geçmesiyle birlikte FIA'nın özel pistlere verdiği Grade 1 lisansını 3 yıl almaya hak kazandık. 3 aydan daha kısa bir sürede pisti hazırlamak için başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük desteğini aldık. Altta da çalışan harika bir ekip vardı. Tüm kamu kurumları büyük destek verdi. Emeği geçen herkese, ismini anamadığımız sayısız kahramana teşekkürlerimi sunuyorum" ifadelerini kullandı.
"Sadece 1 yıl değil, yıllarca sürece bir anlaşma için görüşmelerimiz sürüyor" diyen Vural Ak, "İstanbul Park'ta yapılan organizasyon için yaklaşık 5 bin yabancı konuğumuz İstanbul'a geldi. Pandemiden dolayı birçok organizasyon ertelendi, bu yüzden sporseverler Formula 1'i daha yakından takip etti. İstanbul geçen hafta en çok bahsedilen şehirler arasına girdi. Bu kadar önemli bir başarının ardından yarışın önümüzdeki senelerde de Türkiye'de yapılması konusunda görüşmelerimizi sürdürdü. Sadece 1 yıl değil, yıllarca sürecek bir anlaşma için görüşmelerimiz sürüyor. Gayet pozitif gidiyor. Pandemi her şeyi darmadağın etti. Sokağa çıkma yasağı yeniden hayatımıza girdi. Sürprizlere açık bir yeni sezon bizi bekliyor. Açıklanan geçici takvim eski kontratlardan gelen yarışlardan oluşuyor. Benim şahsi kanaatim, o tarihler ve ülkeler değişebilir" dedi.
Nisan ayında yarış düzenlemek istemediklerini dile getiren Vural Ak, şöyle konuştu:
- "Nisan ayındaki 2 yarışın yerine İstanbul'da yarışın yapılıp yapılmayacağı konusu masaya geldi. Biz bunu istemedik. Nisan ayının bizim için 4 tane sakıncası var. Birincisi pandemi. Önümüzde 4 ay kaldı. Pandemi yukarıya doğru giderken daha iyi olacağına inanmıyorum. İkinci bir yarışı da seyircisiz yapmayı kaldıramayız. Hemen 3 ay sonra tekrar bu yoğunlukta inşa edemeyebiliriz. Aynı soğuk hava ve iklim nisan ayında da geçerli olabilir. Haziran ve eylül ayı arasında ılıman bir havada yarışın yapılmasını tercih ediyoruz. 10 ay sonraya atarsak bu takvimi, seyircili yapabiliriz. Seyircili yaparsak sosyalleşme ve eğlence konusunda birçok şey yapabiliriz. Ramazan'la alakalı hiçbir problemimiz yok. Ama bu sosyalleşme de Ramazan ayında çok fazla olamayacağı için de bu yüzden de tercih etmiyoruz. Devletimizin cebinden bir lira para almadık. Kendi imkanlarımızla yaptık, şikayetimiz de yok, çok da mutluyuz. Bu tip organizasyonların devletin cebinden para çıkmadan yapılmasını savunuyorum. Şirketler katkıda bulunarak buna yeteri kadar finansmanı sağlayabilirler. 80 bin biletin tamamını iade ettik, bir gelir oluşmadı. Yanımıza paydaşların gelmesi gerekiyor. 8-9 aylık bir ara girerse, paydaşlar bulabiliriz diye düşünüyorum. İstanbul ve Türkiye tanıtıldı. Devletimiz biz de destek verelim derse biz de elimiz bağlı kabul ederiz."
Seremonide alkollü içecek kullanılmaması konusuna değinen Ak, "Seremonideki alkolsüz içecekle yapılan kutlama konusu konuşuluyor. 2011 yılından beri yürürlükte olan bir uygulama, kanun ne diyorsa biz onu yaptık. 2013 yılında da sertleşti uygulama. 2011'de de alkollü içecek patlatılmamıştı. Kanunlara uyduğumuz için patlatılmadı, kanunlara tabii ki uyacağız. Bu konuya biz daha önce cevap vermeye bile gerek duymadık. Biz böyle bir şey istesek bir F1 yönetimi buna müsaade etmezdi. Kanuna niye uyuyorsunuz diye soru sormak çok anlamlı değil" diye konuştu.
Asfaltla ilgili FIA'nın onayını aldıklarını dile getiren Vural Ak, şu ifadeleri kullandı:
- "Yarışın teknik ve sportif faaliyetlerinden sorumlu kurum FIA. 2 ay önce geldiğinde yürüyerek pisti gezdik. 9 yıldan sonra Formula 1 yarışı yapılacağı eksiklikleri gösterdi. Asfaltımız 15 yaşında. Üstündeki yapışkanlığı çözülmüş durumdaydı. Arabalar çok hızlandı, daha güçlü motorlar ve aerodinami paketleri var. Asfaltın yenilenmesi daha isabet olur görüşünü bize ilettiler. Ulaştırma Bakanlığımız hemen son derece modern aletler ve mühendislerle formülü uyguladı. Şu anda asfaltımız mükemmel durumda. Asfaltın üzerinde ilk yarışın yapılması ve ıslak koşullarda yapılması nedeniyle kaygan bir durumdaydı pist. Kuru zeminde böyle olmazdı. Çok eğlenceliydi. Kimse bir yere çarpmadı, pistin güvenlik alanlarının ne kadar iyi planlandığı bir kez daha ortaya çıktı. Bizi tebrik ettiler, ben de çok mutluyum. Asfaltın yenilenmesi çok doğru bir karardı. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Çok şey öğrendik."
Son olarak davetli kalabalığıyla ilgili gelen soruya yanıt veren Ak, "Bir kısmı bizim bir kısmı da FIA'nındı. Bin civarında bizim davetlimiz vardı. Sosyal mesafeye uyulması konusunda çok ısrarımız vardı ancak yarışın heyecanıyla insanların birbirine çok yakınlaştığını gördük. Ancak herkes maskeliydi, HES kodları kontrol edildi, ateş ölçümleri yapıldı. Herhangi bir sorun yaşanmadan yarışı tamamladık. Umarım şu pandemi dönemini atlatırız ve 150-200 bin kişilik bir yarış yaparız" diyerek sözlerini noktaladı.
