|
Tarımsal ürünlerde istikrarlı fiyat çok önemli

Önceki yazımızda bir veya birkaç üründeki fiyat dalgalanmalarının enflasyon üzerindeki etkisinin çok sınırlı olduğunu, dolayısıyla genel fiyatlarla ilgili bir değerlendirme için yeterli olmayacağını belirtmiştik. Geçmiş yıllarda çok yüksek ve bugün yerlerde sürünen patates fiyatlarının esas açıklanan enflasyon rakamları için tek başına ölçü olamayacağını (hanehalkı tüketim sepetinde yüzde 22 ağırlığı olan gıda fiyatları içinde yer alan 134 maddeden sadece bir tanesi patates) söylemiştik.

Yazının sonunda patates fiyatlarının düşüklüğünün çiftçilere verdiği zararı ve etkilerini ele alan bir yazı yazacağımızı not etmiştik.

**

Ülkemizde de her yıl farklı ürün fiyatlarının dalgalandığını görmekteyiz Bu yıl patates fiyatlarının yerlerde süründüğü, tarlada 80 kuruşa kadar indiği ve şu anda piyasada 2 lira civarında satıldığı bilinmektedir.

Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin açıklamasında 80 kuruşluk satışın üreticinin zarar ettiği anlamına geldiğini ifade etmektedir. Bu zarar bir şekilde üreticilerinin sermaye kaybına neden olacaktır. Bir sonraki dönem patates ekimi zorunlu olarak azaltılacaktır (Örümcek Ağı Teoremi). Bu sefer de ürün fiyatı artacak ve dışarıdan patates ithalatı yapılacaktır.

Teknolojinin bu derece yaygınlaştığı, teknik takibin ve ürün yönlendirmesinin, üretim sürecinde teknoloji kullanımının, üretimi kontrol etmenin, rekolte tespitinin, alan ölçümlerin bu kadar gerçekçi yapılabildiği bir dönemde halen Türkiye’nin tarımsal ürünlerde ciddi dalgalanma yaşaması açıkçası bu alanın iyi yönetilmediği anlamına gelmektedir.

**

Tarımsal ürün fiyatlarının istikrarlı olması hem üreticiler hem de tüketiciler açısından önemlidir. Bir dönem tüketicilerin düşük fiyattan patates tüketmesi onların yararınaymış gibi görülmekle beraber, sonraki dönem fiyatların yükselmesiyle bu maliyetler yine kendilerine yansıyacaktır. Bu fiyat dalgalanmalarından her zaman puslu havayı seven spekülatörler karlı çıkacaktır.

Patates 80 kuruştan tarladan alınıp 2 liraya satılıyorsa aradaki fark çok yüksek değil (toplama işçiliği, nakliye ve satış masraflarını eklediğinizde). Bunun nedeni doğrudan ürünün pazara inmesi, depolanmamasıdır. Yani, herhangi bir spekülasyon yapılmasına imkan vermeyen ürün arzı var. Oysa geçmiş dönemlerde bahçeden 1 liraya 80 kuruşa çıkan patatesin piyasada 5-6 liradan satıldığına da şahit olduk. Açıkçası tarımsal ürün fiyatlarındaki oynaklık hiçbir şekilde doğrudan üreticilere yansımamaktadır.

**

Burada tarımsal ürün fiyat istikrarsızlıklarına makro olarak bakmak lazım. Ciddi, sağlam, öngörülebilir, yönetilebilir bir tarımsal yapıya kavuşulması ve bunun için de ürün planlaması yapılması gerekiyor. Hangi alanların hangi ürünlerde kullanılması gerektiği (yani ürün havzaları) belirlenip ona göre üretime müsaade edilmesi gerekiyor.

Gerçekçi tarımsal ürün planlaması yapılamayışı, iklim şartlarına aşırı bağımlılık üreticiyi ve tüketiciyi tatmin etmeyen tarımsal ürün çıktısına ve fiyatlarına neden olacaktır.

Bu yıl 2003’ten bu yana en yüksek patates rekoltesi olacağı (5 milyon ton) söyleniyor. Patates üreten çiftçinin zarar etmesi kaçınılmaz. Bu durum çiftçinin sermaye kaybına, zarar etmesine, toprağa küsmesine ve üretimden vazgeçmesine neden olacak.

Türkiye’de ekilebilir alanların önemli bir kısmı üretimde kullanılmıyor. Bunun nedeni çiftçilerin zarar etmesidir. Girdiler pahalı, ürün fiyatları istikrarsız ve zarar kaçınılmaz. Araziler ekilmiyor, teknolojiden yararlanılamıyor, kırsalda geçinme çok zor ve büyük şehirlere göç kaçınılmaz.

Yani olayı basit bir fiyat düşüklüğü deyip geçiştirmemeli.

**

Sonuç olarak tarımsal üretime hak ettiği önem verilmiyor (tarıma ciddi destekler veriliyor ama bu desteklerin geri dönüşü-etkililiği denetlenmiyor). Tarımda gerçekçi envanter olmayışı ve planlama yapılamayışı tarım politikalarındaki etkinsizliğin ve yetersizliğin en önemli nedeni (tarım bakanı başta olmak üzere, bakan yardımcıları, bütün bürokratlar bu kısır-verimsiz yapıdan sorumlu ve vebal altında).

Sağlıklı bir tarımsal yapı için ürün ekilen alanların, iç piyasa ihtiyacının, ürün fazlalıklarının, ithalatın azaltılmasının, rekabet edebilecek üretim yapısının, tersine göçe neden olabilecek tarımsal yönlendirmelerin, kırsalda çiftçiyi barındıracak düzenlemelerin biran önce yapılması gerekiyor.

TMO’nun geçen yıl fındık alımlarına yaptığı müdahalenin bu yıl da devam etmesi istikrarlı (çok yüksek ya da çok düşük olmayan bir fiyat) bir fındık fiyatına neden olmuştur.

Denilmek istenen basit ama doğru bir müdahalenin fiyat istikrarı için ne derece etkili olabileceğidir. O nedenle spekülasyona son derece açık yapıya sahip tarımsal üretim piyasa cambazlarının inisiyatifine bırakılmamalıdır.

#Tarım
#Fiyat
#İstikrar
3 yıl önce
Tarımsal ürünlerde istikrarlı fiyat çok önemli
Bu dahi geçecek
Eğer göründüğü gibi olsaydı
Görmeden Ölmek üzerine birkaç söz
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru