Terörle mücadelede kararlılıkla alınan yol Türkiye düşmanlarının elini kolunu bağlayınca; teröristler sosyal medya, geleneksel yayın organları, STK’lar ve dernekler üzerinden etki alanını genişletme ve hedeflerini gerçekleştirme peşinde. Bunun son örneği olarak sosyal medya trolleri, yurt dışından fonlanan sözde gazetecilerle sanatçılar ve ajans görünümlü siyasi tetikçiler orman yangınlarında kendini gösterdi. Binbir türlü yalan ve algı operasyonuna imza atan bu çevreler, PKK’nın ormanlarda yaktığı ateşi ülke çapına yayarak siyasi bir kalkışma yaratma peşinde.
Türkiye aleyhine FETÖ’cüler ile birlikte hareket eden Ruşen Çakır’ın Medyascope isimli haber sitesini fonlayan Amerikan Chrest Vakfı’nın yöneticileriyle ilgili internette oldukça sınırlı bilgi olması şüphesiz manidardı. Sözde vakfın başkanı Anne Jensen’ın internette bulunan tek fotoğrafının ise sahte olduğu güvenilir kaynaklarca öne sürüldü. Ruşen Çakır’ı fonlayan Chrest Vakfı ile ilgili Wikileaks belgelerinde Türk askerlerinin hareketleri ve güvenlik önlemleri ile askerlerinin pozisyonlarının gölge CIA olarak da bilinen STRATFOR’dan istenmesi bu vakıf görünümlü sivil kuruluşun bu gizli olması gereken hatta askeri casusluk sayılabilecek bu bilgileri kiminle paylaşacağını sorgulamamıza neden oldu. Şüphesiz bir şekilde bu askeri bilgiler Pentagon’a gidecek. Ancak Türkiye’de mantar gibi çoğalan ABD ve Batılı ülkelerce fonlanan trajikomik bir şekilde bağımsız olduklarını iddia ederek ulusal güvenliğimizi ciddi anlamda tehdit eden bu haber ve internet siteleri ve medyanın acilen faaliyetlerinin durdurulması gerekmektedir.
2010’da ortaya çıkan Wikileaks belgelerinde yer alan e-postada Anne Jensen’ın Türkiye ve Kuzey Irak hakkında bilgi talep ettiği, ayrıca TSK ile terör örgütü PKK arasında yaşanan çatışmalarla ilgili olarak da sözlü bilgi istediği görüldü. Şirketin Türkiye›deki temsilciliğinden istediği brifing konuları arasında Hakkari ile Mardin’de Türk askerlerinin bulunduğu noktalar da yer alıyor. Yazışmaya göre terör örgütünün merkezi Kandil de listede. “Bölgede yaşananlar gelişmelerle ilgili bilgi ve mevcut durumu öğrenmeyi talep ediyoruz” denilen yazışmada askeri hareketler ve güvenlik önlemleri de öğrenilmek istendi. Anne Jensen’ın e-postasına cevap olarak 31 Mayıs 2007’de STRATFOR’dan gönderilen e-postada o dönemde Türkiye-PKK arasındaki durum ve Hakkari, Mardin ve Kandil Dağı hakkında bilgi verildiği görülüyor. Ayrıca inceleme için bölgeye de bir ziyaret gerçekleştirileceği yazıyor. Şirketin Türkiye’de olduğu gibi KKTC’de bir temsilcisi olduğu Wikileaks belegelerinde yer aldı. Türkiye’den askerlerinin pozisyonlarının istendiği 2007’de ABD’nin Kıbrıs temsilcisi ile Dışişleri arasındaki “gizli” ibareli yazışmada “Chrest Vakfı’ndan R.Z.C., Kıbrıs’ın zayıf bir hayırseverlik geleneğine sahip olduğunu ve bağışçıların birkaç sınırlı kişisel ilgi alanına odaklanma eğiliminde olduğunu belirtti” yazışması yer aldı. Türkiye’ye yüz binlerce dolar para aktaran şirketin 19 çalışanı bulunması dikkat çekti.
R.Z.C.’nin fon alan Bianet’de ara ara yazdığı ve bir süre sonra Türkiye’de çokça tartışılan Macar asıllı ABD’li iş adamı George Soros’un Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı’na (TESEV) yakınlığı bilinen TÜSEV adına çalışmalar yaptığı görüldü. Günümüzde yeniden Turuncu Devrim hayalcileri ortaya çıktı. Türkiye’de fonlanan onlarca haber ve internet sitelerinde çalışanlar ABD, İsveç, Norveç’ten ve diğer Avrupa ülkelerinden fonlanmaya ve ülkemiz aleyhine faaliyetlerine devam ediyorlar. Erdoğan’sız bir Türkiye isteyen ülkeler fonladıkları sözde gazetecilere korkunç paralar gönderiyorlar. Örnek verecek olursak sadece Bianet’in İsveç’ten aldığı fonun toplam miktarı 7 milyon 672 bin 448 ABD Doları olarak hesaplandı. Norveç’in “Kadın izleyiciyi arttırmak” İsveç’in ise “bağımsız haberciliğin devamı” için fon sağladığı belirtildi. Yerseniz!!!
