Gazze’de, sosyal medyadan anlık takip edilen büyük bir soykırım yaşanırken, tüm insanlığı hedef alan ancak henüz etkilerini tam olarak hissetmediğimiz, iletişim ablukasının ayak seslerini duyuyoruz.
Elon Musk’un cebren Tel Aviv’e gitmesi ve Netenyahu’nun sergilediği müsamereleri izledikten sonra, Siyonist düşüncenin esiri olduğunu ilan eden sözler söylemesi kendisini yakından ve ilgiyle takip edenleri ürküttü.
Musk, eski adıyla Twitter’ın üzerine gerçek anlamda bir çarpı atılmasının önüne geçmek için İsrail’e şirinlik yapmış da olabilir.
İsrail bu şirinliğe kanar mı peki?
Sanmıyorum. Nedenine geçmeden önce iki hatırlatma yapacağım.
ABD’li milyarder Elon Musk, Gazze’deki soykırımın en vahşi günlerinde, yaptığı bir yorumla Yahudileri kızdırmıştı.
, bir kullanıcının X’te yaptığı, “
Yahudiler, insanlardan kendilerine karşı kullanmayı bırakmalarını istedikleri nefreti tam da beyazlara karşı kullanıyor
” paylaşımına “
”
. Musk, aleyhinde başlatılan kampanyada “Yahudi karşıtı” olmakla itham edilmiş ve Disney, Apple gibi bazı şirketler reklamlarını sahibi olduğu X platformundan çekmişti. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada ise Musk, “Yahudi karşıtlığını teşvik etmekle” suçlandı.
Anında boykot ve politik yaptırım tehdidi karşısında Elon Musk’un soluğu Tel Aviv’de alması gayet normaldi aslında. 2020 yılında yapılan seçimlerde Donald Trump’ı henüz ABD Başkanı’yken Twitter’dan kazıyıp atan ‘Amerikan Devleti’, Elon Musk’a da “gereken ayarı” vermiş oldu.
Sözlü bir uyarı değildi tabii. Musk’un sahibi olduğu şirketleri tahakküm altına aldıklarını da ilan ettiler resmen. Musk daha Tel Aviv’e gitmeden İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi, “el koymayı” duyurdu. Musk’un sahibi olduğu uydu internet sistemi Starlink, Tel Aviv’in onayı olmadan abluka altındaki Gazze’ye uydu interneti sağlamayacak. Bu anlaşmayı ise İsrail İletişim Bakanı duyurdu.
Ardından da Elon Musk, İsrail’e gitti ve Netanyahu ile Gazze Şeridi sınırında yer alan Kfar Aza beldesini ziyaret etti.
İsrailliler, Musk’a İzeddin el-Kassam Tugaylarının 7 Ekim’deki Aksa Tufanı Operasyonu’nda tüm dünyaya nasıl rezil olduklarını anlatmadılar tabii. Siyonizm’in tiyatrolarından birini sergilediler.
Musk’un ziyareti sırasında, “Hamas’ın, Kibbutz saldırısının sembollerinden biri olan beşik” ifadeleriyle servis edilen görüntüleri dikkatli izleyen ve Siyonist düşüncenin esiri olmayan herkes manipülasyonları anında gördü. Beşiğin içindeki çok sayıda boş mermi kovanı, 12 Kasım’da Eski New Jersey Valisi Christie’nin ziyareti sırasında kaydedilen görüntülerde yoktu mesela. Musk’ın neredeyse başında ağlamaklı olduğu ve “içindeki çocukla Hamas saldırısının ortasında kaldığı” iddia edilen, içi boş kovan dolu o beşikte bir tane delik, yanık izi ve farklı bir hasar yoktu mesela. Bu müsamerenin İsrail’in eline yüzüne bulaşan bir başka sahnesi ise beşiğin içindeki boş kovanlardı.
O kovanlar İsrail’in kullandığı Merkava tanklarında ikincil silah olarak kullanılan MG3 mermilerine aitti çünkü.
Bütün bu detayları üç sebepten dolayı aktarmak istedim.
Birincisi; Musk’un izlediği beşik müsameresi sonrasında yaptığı şu açıklama: “Hamas’ın yok edilmesinin Filistinlilerle olası bir barış için gerekli olduğunu söyleyebilirim. Cinayet işlemeye niyetli olanların etkisiz hale getirilmesi gerekiyor. İnsanları gelecekte katil olmaları için eğiten propaganda durdurulmalı.”
İkincisi; İsrail’in ancak Siyonist olanların hiç sorgulamadan gözü kapalı kanabileceği, prodüksiyon kalitesi zayıfın da zayıfı duygusal bile olmayan senaryolarla dünyayı uyutabileceğini sanması yaşadıkları akıl tutulmasının tersten sağlaması oldu.
Üçüncüsü en mühim olanı ise 7 Ekim itibariyle Hamas karşısında çaresiz kalan İsrail’in çok sıkıştığı gerçeği. Hamas’ın tüm dünyada ilgiyle takip edilen direnişi ve Ebu Ubeyde’nin Müslüman gençlerde fenomen etkisi oluşturması İsrail için bundan sonrasını yönetilemez hale sokuyor. Katil devlet imajının Avrupa halkları ve özellikle de gençlerinde oluşmasını da eklersek İsrail’in tüm dünyayı dijital ablukaya almaktan başka seçeneği olmadığını söyleyebiliriz.
Facebook ve Instagram’ı zaten Mark Zuckerberg üzerinden kontrol eden, binlerce kullanıcısını sansürleyip, Filistin destekçisi sayfaları kapattıran İsrail’in gözünü Elon Musk ve sahibi olduğu X’e dikmesi gayet normal.
Çünkü Filistin yanlısı kamuoyu X’teki gündemi tamamen ele geçirmişti.
Kassam askerlerinin çıplak elli ve eşofmanlı tank imha operasyonları ve Ebu Ubeyde’nin açıklamalarının anında milyonlara erişmesi ve Gazze’de yaşanan soykırımın tüm vahşetiyle yansıtılması İsrail’i tüm devletlerden daha fazla köşeye sıkıştırdı.
Elon Musk’un da teslim olmaktan başka şansı görünmezken, Müslümanların burada alacakları pozisyon çok önemli.
Eğer Elon Musk, İsrail’in talepleri doğrultusunda Filistin yanlısı hesapları kısıtlar ve kapatırsa, yaygın bir boykot ve alternatif platformalar hızlıca gündeme getirilmeli.
Bu ihtimal üzerine düşünmeli ve alternatifler üretmeliyiz. Mesela Türkiye’de BİP’in yaygın şekilde kullanılması için Turkcell’in yeni yönetiminin radikal ve etkin kararları alması gerekiyor. Çünkü BİP, daha önce iki kez fırsat tepti. Bir türlü kendisinden beklenen kullanıcı dostu performansı ve gelişimi sağlayamadı. Milli duygularla BİP’e büyük anlamlar yükleyen, umut bağlayan ve ısrarla kullanmak isteyen insanlar hayal kırıklıklarına uğradılar. Dijital eko sistem tamamen İsrail’in etkisi altına girerken BİP’in aradan sıyrılması Türkiye’nin Filistin davasındaki tarihi hamlelerinden biri olacaktır. Umarım bu fırsat bu sefer değerlendirilir.
