‘İzmir gelsin’ mi?

Önceki gün İzmir’deydim. AK Parti’nin İzmir adayı Hamza Dağ’ın projelerini açıkladığı toplantıyı takip ettim. Yaptığım paylaşımdan sonra dünden beri özelden gelen, “nedir durum, Hamza Dağ kazanır mı?” sorularına yanıt veriyorum. Kazanır mı peki? Sorunun yanıtını birazdan vereceğim ama önce gözlemlerimi aktaracağım.

Yerel seçimlerde tüm dikkatler İstanbul’da elbette ama

gözler de İzmir’e kayıyor

. Görünen o ki; CHP’nin sarsılmaz kalesi, oy deposu ve bu zamana dek belediye başkanı adayının sorgulanması dahi, akılların ucundan geçirilemeyen

İzmir en hareketli ve hararetli seçim sürecini yaşıyor.

Oluşan bu yeni durumun siyasi ve sosyolojik birkaç sebebi var:

1- İzmir,

hizmet yoksunluğundan yorulmuş.

2- İzmir halkı

çantada keklik sayılmaktan

bıkmış.

3- ‘Her şeye rağmen CHP’ garantisinin

süresi bitmiş.

4- CHP’deki

aday krizi şehre sirayet etmiş.

Gözler ve gönüller

alternatiflere kaymaya başlamış.

Rekabet ortamı

şehre hareket getirmiş.

***

İzmir CHP’nin kalesi lakin

İzmir halkı taş değil ki

hizmetsizliğe bu kadar dayansın. Sosyal medyadan da takip ediyoruz, sokak röportajlarında çok samimi tepkiler var.

İzmir halkı

farklı bir

“değişim” istiyor

. Aday değiştirmenin, her seçimde yeni bir başkanla yola devam etmenin ötesinde,

İzmir’e bakışın değişmesini istiyorlar.

Aziz Kocaoğlu ile geçen 15 yılın ardından Tunç Soyer seçildi. Yani İzmir’i 20 yıldır CHP yönetiyor. Kocaoğlu döneminden önce DSP’den seçilip sonra CHP’ye katılan Ahmet Piriştina dönemini de eklersek 25 yıl ediyor. Bunu ben söylemiyorum,

İzmirliler her fırsatta dile getiriyorlar;

“İzmir 25 yıldır CHP’nin elinde geriye gidiyor”

Bu arada “Sen İzmir’i nereden bilirsin?” diyenler olacaktır. Bilirim. Çünkü bir yıl yaşadım. Askerliğimi yaptım. Her hafta bir köşesini gezdim. Merhum Ahmet Piriştina vefat ettiğinde şehirdeydim ve Aziz Kocaoğlu döneminin ilk 6 ayına şahitlik ettim. O zamanlar İzmir için

“Türkiye’nin en büyük köyü”

esprisini yapıyorduk ve

bugün ise daha büyük bir köy

olarak duruyor.

***

İzmir siyasetinde bir

kırılma havası

var. Garanti şehir, garanti seçmen ve açık ara CHP beklentisi

bu seçimlerde boşa düşebilir.

Bunun üç net sebebi var.

Birincisi: CHP’nin İzmir’de Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’ı aday göstermesi. Tugay, ilçe belediye başkanlığında

hizmetleriyle öne çıkmış biri değil

. Aksine Karşıyaka’ya verdiği sözleri tutmaması ile sert eleştiriliyor.

Hakkında olumsuz çok fazla görüş var.

Seçimler hem CHP hem de Tugay için zor geçecek gibi.

İkincisi: AK Parti’nin İzmirli bir ismi aday göstermesi. Hamza Dağ, İzmir siyasetinin yakından tanıdığı biri. Şehre hakim. Sorunlarını çok iyi biliyor. İddialı. Samimi.

İzmir halkı ise kırılgan ve bıkkın

. Hamza Dağ böyle bir ortamda sokakta çok fazla ilgi görüyor.

Üçün-cüsü: İYİ Parti adayı Ümit Özlale faktörü.

İttifak masasının yıkıldığının ilk işareti

olarak Meral Akşener’in İzmir’de aday gösterdiği Özlale, 20 Eylül’den beri sahada. İlgi de görüyor. Özlale, İzmir seçmeninin önüne konulan, “CHP kazanamazsa AK Parti gelir”

dayatmasını bertaraf etmiş.

CHP seçmeninin

kaçış rampası

olmuş.

***

Gelelim, “Hamza Dağ kazanır mı?” sorusunun yanıtına. Düz mantık gidersek; İzmir halkı

ideolojiye değil de hizmete ve vaatlere

oy verirse kazanır. Ancak çok zor. Kim ne derse desin, İzmir’deki CHP mahkumluğu “

ideolojik teslimiyete

” dönüşmüş. AK Parti’nin karşısında

cephe almayı

vazife alan seçmeni ikna etmek gerek. Bunun için de zamana ihtiyaç var. Seçimlere 40 gün değil de üç ay kalsaydı Hamza Dağ bu tempoyla sokakları, caddeleri, evleri, köyleri dolaşarak bütün denklemi değiştirirdi.

Ancak

Hamza Dağ’ın adaylığı

her halükarda

İzmir’e yarayacak

İzmirliye kazandıracak

. AK Parti son iki seçimde İzmirli olmayan güçlü isimleri aday göstermişti. Bu sefer bir İzmirliyi,

İzmir’de doğup büyümüş

ve tüm

siyasi kariyerini memleketinde inşa etmiş

44 yaşında birini sürdü sahaya. Seçim bitecek ve Hamza Dağ

her halükarda İzmir’de kalacak.

Zaten şehirle yakından ilgilenen biriydi ancak bu sefer

şehri yönetmeye talip biri

olarak her daim sahada olacak. “Eşsiz İzmir” başlıklı sunumunu izledim. Çok heyecanlıydı.

Kaybolan yılları

beş yılda

telafi edecek

ve İzmir’e çağ atlatacak vaatlerde bulundu. Körfez geçişi, çevre yolu, şehri sarmalayan raylı sistemler, toplu ulaşım aktarmaları, otopark indirimleri,

mevcudun iki katına çıkacak deniz ulaşımı

, tarım, kültür, sosyal belediyecilik alanlarında birbirinden elzem projelerini tam iki saatte anlattı.

CHP’nin işi

bundan sonra İzmir’de

çok zor

. Karşılarında her daim somut, heyecan veren,

şehre çağ atlatacak projeleri olan

ve hesap soran bir

Hamza Dağ

çıkacak. Programdan sonra Dağ’a “sunum çok uzundu” diye takıldım. “Ne yapalım şehrin sorunları çok fazla. Yapacaklarımız ve yapabileceklerimizi

iki saatte ancak

anlatabildim” diyerek gayet politik ve yerinde bir yanıt verdi.