|
Yıldız Tilbe tek, siz hepiniz!
Sokak köpekleri sorununu daha önce bu köşede üç kez yazdım. Şimdi bir kez daha konu ediniyorum.
Korkarım ki, sokak köpeklerinin sebep olduğu ölümleri, ağır yaralanmaları konuşmaya devam edeceğiz.
Çünkü Antalya’da yaşayan ve köpek saldırısından kaçarken kamyon altında kalan 9 yaşındaki Mahra da vefat etti. Tıpkı ondan bir süre önce yine aynı sebeple vefat eden üniversite öğrencisi Rabia gibi.
Mesele sorun olmaktan çıktı ve
“sokak köpekleri terörüne”
döndü artık. Bu memlekette insanlar sokak köpekleri yüzünden can veriyor. Bu memlekette sokak köpeklerinin kovaladığı küçücük çocuklar kamyonların altında kalıyor. Bu memlekette vahşi ırklar yolda yürüyen insanları parçalıyor, kulaklarını koparıyor, kafa taslarını parçalıyor. B
u memlekette her gün sayısız sokak köpeği saldırısı yaşanıyor.
Bu saldırılar sayısız kez haber yapılıyor. Videolar sosyal medyaya düşüyor. İzleyen herkesin kanını donduran görüntüler yayılıyor. Fakat
bu memlekette tüm bu yaşananlar bu vahşeti durdurmaya yetmiyor.
Son bir ayda iki ana kuzusu köpek saldırıları kaynaklı kazalar sonucu can verdi. 21 yaşındaki
Rabia Isparta’da
, 9 yaşındaki
Mahra Antalya’da
,
yiyecek bulamadıkları için insanlara saldıran köpeklerden kaçarken arabaların altında kaldılar.
Otomobil çarpan Rabia 7 gün yaşam savaşı verdi. Bir umut bekledi ailesi. Fakat olmadı. Rabia vefat etti. Küçük Mahra ise köpeklerden kaçarken kamyonun altında kaldı. Günlerce yaşam savaşı verdi, önce bacağı kesildi. Canı yetmedi yavrunun. Narin bedeni kaldıramadı. Mahra da 23. günün sonunda hayatını kaybetti.
Rabia ve Mahra tabii ki
haber oldular, lakin konuşulmadılar.
Birileri bu ülkede onların acı ölümünü konuşmak istemedi. Birileri ailelerinin feryadına kulaklarını tıkadı.
Birileri sokak köpekleri sevdasını aşamadığı için
, Rabia ve Mahra’nın ölümlerini duymak bile istemediler.
Ölümler neden konuşulmadı, neden gündem olmadı, neden paylaşım zincirleri yapılmadı ve
kim bu birileri?

Çünkü bu ülkede s
osyal medya gündemini kontrolü altında tutan "ajanslar",
köpeklerin insanlara saldırmasının, ölümlerine sebep olmalarının, sakat kalmalarının konuşulmasını istemedi.

Haliyle o ajansların, hesaplarını yönettikleri
ünlüler de Rabia ve Mahra’nın vahşi köpeklerin saldırısı sonucu öldüklerini sosyal medyada dile getiremediler.
Gezi’deki ağaçlar için, zeytinlikler için, karaya vuran yunus balıkları için, HES’ler için, kediler için, köpekler için en keskin cümleler ile
tavrını, politik duruşunu, ideolojik sanatını, şarkısını, şiirini, gösterisini ve de takipçisini, etkileşimini ortaya koyan ünlüler
sokak köpeklerinin vahşi saldırılarını görmezden geliyorlar. Yazamıyorlar. Kedi ve köpekleri
sosyal medyada etkileşim malzemesi yapan,
bu sayede ne kadar iyi insan olduklarını sergileyen takipçisi bol fenomenler de bu ölümleri gündemlerine alamıyorlar.
Ünlüler ve sosyal medya fenomenleri bir yana sokak köpekleri ile mücadele etmesi gereken belediyeler de üzerlerine düşeni yapmıyorlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz aralık ayında
‘Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda
sahipsiz hayvanların yerinin sokaklar değil barınaklar olduğunu belirterek belediye başkanlarına çağrı yapmasına ve net ifadelerle talimat vermesine rağmen
bir ilerleme kaydedilmedi. İstanbul’da bir tek Beykoz ve Başakşehir belediyeleri standartların üzerinde barınakları hizmete açtılar. Oysa sadece İstanbul’da sayısız sokak köpeği var. Bu iki barınak hangi ilçeye yeter? AK Partili belediyeler, Cumhurbaşkanı Erdoğan talimat vermesine rağmen neyi bekliyorlar?
Muhalafet partileri sahipsiz ve vahşi köpeklerinin büyük bir sorun olduğunu, sokakların yaşanmaz hale geldiğini dile getirince mi harekete geçecekler?
Sokak köpekleri meselesini gündeminde tutan ve en yüksek perdeden dillendiren tek isim ise sanatçı
Yıldız Tilbe oldu.
Sokak köpeklerini kutsayan derneklerden ve mama lobilerinden ve hayvan hakları savunuculuğunu insandan değerli kılanlardan korkmadan tepkisini dile getirdi.
Yıldız Tilbe büyük risk aldı. Linç edildi. Konserleri iptal edildi.
Neden? İnsanlara saldıran vahşi köpeklere ‘gebersin’ dediği için. Hakkında suç duyurusu yapıldı. Sosyal medya üzerinden sayısız tehdit, hakaret ve küfre maruz kaldı. Lakin Yıldız Tilbe'nin
ilk açıklamasında ifade biçimi yanlış olsa da durduğu yer doğruydu.
Mahkemelere, adliye koridorlarına düşmeyi göze alarak s
okak köpeği terörüne karşı tek başına hareket etti.
Ne dedi Yıldız Tilbe:
“Çocuklar sokakta rahat gezsin. Yaşlılar camiye sabah rahat gitsin.
Çocuklar parklarda oynasın, yaşlılar rahat gezsin.”
Bu mu hayvan düşmanlığı?
Bu mu insanlıktan nasibini almamak? Karar da yorum da sizin. Ancak bu sorun her geçen gün büyüyor, bir çıkmaza doğru ilerliyor. Bugün konuşulmaz, önlemler alınmaz ve sahipsiz köpeklerine sağlıklı yaşam ortamları inşa edilmezse; vahşi saldırılar, a
cı ölümler sokaklarda kol gezmeye devam edecek.
#Yıldız Tilbe
#Antalya
#Isparta
#sokak köpeği
2 yıl önce
Yıldız Tilbe tek, siz hepiniz!
Reis’i tanıdığım o günlerden bugünlere…
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?