Polis Akademisi’nde emniyet teşkilatının ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesinin yanısıra dünya ve ülke gündemini yakından ilgilendiren konular hakkında da hem akademik hem de saha çalışmaları yapılmaya devam ediliyor. Bu kapsamda geçtiğimiz hafta yayınlanan “Kovid-19 Salgını ve Sonrası Psikolojik ve Sosyolojik Değerlendirmeler” başlıklı rapora ilave olarak bu kez “Kovid-19 Salgını ve Sonrası: Ekonomi Boyutu ile İlgili Değerlendirmeler” raporu yayınlandı.
Raporda, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının küresel ekonomi özelinde ekonomiler üzerindeki etkileri ele alınıyor ve salgının ekonomik yan etkileriyle mücadele için alınan önlemler değerlendiriliyor. Dört bölümden oluşan raporda yerleşik iktisadi sisteme ilişkin eleştiriler ve seçilmiş ülkelerin salgının ekonomik boyutu ile mücadele için aldığı tedbirler de değerlendiriliyor.
Raporda yer alan bazı tespitler şöyle;
* Salgınla mücadele kapsamında alınan ekonomik tedbirlerin maliyeti gün geçtikçe artıyor ve ekonomiler üzerinde ciddi yükler getiriyor.
* Salgın öncesinde rekor seviyelere ulaşmış olan küresel özel sektör ve kamu borçlarının çevrimi ile sıkıntılı bir dönem bizi bekliyor.
* Salgının küresel gayrisafi hasıla ve ticaret hacminde büyük oranlı düşüşlere neden olması bekleniyor.
* Salgının eşitsizlikleri daha da artırması öngörülüyor.
* Özellikle yüksek gelir grubundaki ülkelerde gün yüzüne çıkan sağlık alt yapısı yetersizliği ve sosyal güvenlik sistemlerinin kapsayıcılık sorununun bazı toplumsal hareketleri tetiklemesi bekleniyor.
* Salgınla mücadele kapsamında alınan pek çok tedbir küresel tedarik zincirlerini olumsuz etkiliyor.
* Salgının WTI petrol fiyatlarında gözlemlendiği üzere piyasalarda anomali dönemini başlattığını değerlendiriliyor.
* Küreselleşmenin sonu ve/veya liberal ekonomilerden tümüyle vazgeçmek gibi tartışmaların zaman kaybına neden olduğu, Türkiye gibi salgını hızla kontrol altına alan ülkelerin salgın sonrası dönemde elde etmesi muhtemel avantajları kaçırmaması gerektiğinin altı çiziliyor.
Raporda ele alınan dikkat çekici kavramlardan bir tanesi de “Kovid-19 İkilemi”. Raporda; hükümetlerin bir yandan salgınla mücadele etmek için ekonomiye olumsuz etki eden kapatmalar yapmak zorunda kalırken diğer yandan da ekonomik maliyeti yönetebilmek için bir an önce ekonomiyi yeniden açmak istemelerinin sürecin yönetiminde bir ikileme neden olduğu belirtiliyor.
Raporda ele alınan bir diğer konu da güvenlik paradigmasındaki değişime ilişkin. Rapora imza atan Polis Akademisi öğretim üyeleri güvenlik paradigmasındaki değişim tartışmalarının sıklet merkezinin “ekonomi güvenliği” eksenine kayacağını değerlendiriyor. Bu kapsamda ekonomi güvenliği kavramının daha fazla kullanılmaya başlanması ve ülkelerin ekonomi güvenliğine ilişkin daha etkin politikalar izlemesi ile beraber küresel rekabet ortamında avantaj sağlamak ve ekonomik saldırılara karşı proaktif önlemler alabilmek için “ekonomik istihbarat” faaliyetlerinin güçlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
