|
Mehdiyet meselesi ve darbe-3

Gerek hadis rivayetlerinde, gerek Mehdilikle ilgili yazılan eserlerde, gerekse Bediüzzaman'ın bu hususta yazdıkları istismara mahal bırakmayacak surette açık/sarih olmasına rağmen, istismarların önü alınamamıştır. Eskiden, izâfi de olsa, hilâfet müessesesi başta olmak üzere, Şeyhülislâmlık, Nakibu'l-eşraflık gibi Dini müesseselerin ayakta olduğu dönemlerde bu konudaki istismarların önü daha kolaylıkla alınabiliyordu.



Ancak 19. Ve 20. Yüzyıllarda İslâm dünyasının iyice çöküşe geçmesi, Osmanlı devletinin dağılması, son olarak Osmanlı İmparatorluğu bakiyesi üzerinde kurulan yeni cumhuriyetin neredeyse tüm dini kurumları tasfiye etmesi/yasaklaması büyük bir boşluğun doğmasına yol açar. Tüm Dini faaliyetler, tarikatlar ve cemaatler amansız bir yasak ve takibe maruz bırakılır. Bu da cemaat ve tarikatların yer altına çekilmesine ve zamanla büyük bir kısmının ehliyetsiz/liyakatsiz odakların eline geçmesine neden olur.



Devlet, sadece bununla kalmaz, amansız yasaklarla yer altına çekilmeye mecbur bıraktığı cemaatleri/dini grupları zaman içinde, özellikle 50'li yıllardan itibaren, istihbaratı aracılığı ile kontrol ve manipule etme yöntemine başvurur. Cemaatler ve dini gruplara sızdırdığı istihbarat elemanları vasıtasıyla çeşitli siyasi gayeler doğrultusunda istihdam eder. Özellikle Mehdilik meselesinin ön planda, merkezde olduğu şahıs kıbleli bir kısım cemaat ve dini gruplar bunun başını çeker.



Mehdilik/mücedditlik gibi gibi meselelerin istismarı, iktidar devşirmeye yönelik kullanılması, İslâm tarihinde ve günümüzde âlem-i İslam'ı/Ümmeti büyük zararlara uğratmış ve uğratmaktadır. İslam'a/Din'e hizmet etmenin şartı Mehdî veya müceddit olmak değildir. Mehdilik veya Mücedditlik makâmına sahip olunmadan da Din hizmeti yapılabilir. Zira, Din hizmetinde, Din'e hizmette gözetilmesi gereken Rızâ-yı Bârî'yi kazanmaktır. Mehdilik veya Mücedditlik makamına göz dikilmesi enaniyet ve zulüm getirir. Bazı dini yönelimli müesseseler teşkil edip, büyütüldüğünde hemen Mehdilik/Mücedditlik hatta Mesihlik zannına kapılmak Din'e hizmetin aksine Din üzerinden iktidar devşirip oldukça acımasız, bir yapının ortaya çıkmasına neden olur.



Hele ki, Mehdilik/mücedditlik üzerinden kanlı bir askeri darbeye teşebbüs etmek neyle açıklanabilir. Buna ne adına teşebbüs ediliyor. Daha 5-7 sene önce, “meşru hükümete karşı askeri darbe planları yapılıyor” diye, emniyet ve yargı üzerinden askeri vesayete karşı operasyon yapanlar, kendi fiili askeri darbe teşebbüslerini neyle izah edecekler. ABD'deki bazı güç odaklarından alınan talimat mı yerine getirilmeye çalışıldı? Bir yandan Mehdilik/Mücedditlik davasında bulunacaksınız, böylece Ümmetin en üstün seçilmiş insanı sıfatını takınacaksınız, diğer yandan uluslar arası bazı dev güç odaklarının emrine gireceksiniz. Batılı büyük güçlerin son iki asırda dünyada kurduğu hegemonya ortamında, “Sırren Tenevvür” prensibi üzerinden gidilen bir metodu anlayabiliriz. Ancak, uzun zamandır hadise bunu çok aşmış durumda. İşte asıl kriz bu noktada. İslam Dünyasında Mehdilik/Mücedditlik davası üzerinden büyük bir güç devşirip, uluslar arası dev güç odaklarının/düvel-i muazzamanın emrine vermek ve bunlar adına askeri darbe operasyonlarına bile teşebbüs etmek. Mehdi/Müceddit olmanın neresinde askeri darbeye teşebbüs, hele ki, bunları ecnebilerin nâmına yapmak var? Tüm bu soruları sormak durumundayız.



Mehdilik/Mücedditlik meselesi, müesseseler kurup bunun üzerinde güç devşirilecek ve bu güçün, başka Müslümanlara karşı, tahrip amaçlı kullanılacağı, araçlar değildir. Hadis rivayetlerinde ve bu konudaki daha önce zikrettiğim kaynaklarda geçen husus Mehdiliğin İslâm/Nebevi ahlak ve adaletle bir arada anılmasıdır. Mehdiyet/Mücedditlik, enaniyet, ötekileştirme üzerinden zalimleşme, acımasız bir örgüt haline gelme, hele askeri darbe hiç değildir. Uluslar arası büyük güç odaklarının ve gizli servislerinin hiç mi hiç aracı değildir.


#Mehdiyet meselesi
#Mehdilik
#Mücedditlik
8 yıl önce
Mehdiyet meselesi ve darbe-3
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!
Unutma sakın!