|
Direnen ve dirilen insanlık

"Yusuf Genç, ''Modern dünyanın asıl yoksulluğu, kıymet bilir insanların azlığıdır'' diyor. Bunu güncelleyerek, ''modern dünyanın asıl yoksunluğu, insandır'' denebilir."

Batı''nın inşa ettiği dünya, insanın sadece tüketen ve istatistik olarak dikkate alındığı bir varoluşa işaret ediyor.

Canlı yayınlar ile insanlığın ekranlarda tecavüze uğradığı, aklımızın ve kalbimizin katledildiği bir dönemden geçiyoruz.

Irak, Suriye, Lübnan, Myanmar ve Mısır''da katliamlar, şehvetle yayınlanıyor.

İslam dünyası denen olgunun bu ekranlarda buharlaştığını, soyutlaştığını ve hiçleştiğini görüyoruz. Bırakın Mısır''da darbeyi kınamayı, darbeye sahip çıkan bir aklı İslamla nasıl ilişkilendirebiliriz.

17 yaşındaki katledilen Esma''nın derin gözlerine baka baka, terörist diyenlerden, nasıl hak ve hukuk bekleyeceğiz?

Hiçbir kutsalı tanımayanlar, iktidarları ve çıkarlarını kıbleleri olarak görenler ile hangi ortak zeminde buluşacağız?

İbrahim Tenekeci ne güzel söylemiş, "Batının menfaatleri, kıbleleridir ve sürekli değişir."

İşte, o Batı bizlere de kıblemizi, alıştıra alıştıra kaybettirdi.

Büyük Satranç Tahtası''ndaki oyunlarına piyon yaptı ve ilk önce o piyonlar feda edildi!

Aslında bu duruma alıştıra alıştıra geldik…

Son 30 yılda, Ortadoğu görüntüleri, kan ve şiddetten ibaret…

Önce canlı canlı İntifada''da, İsrail askerlerinin Filistinli gençlerin kollarını bacaklarını kırmalarını, taşlara, plastik mermilerle cevap vermelerini gördük.

Sonra, CNN''in yayınladığı, ''havai fişek gösterilerini andıran'' Bağdat''ın ABD tarafından bombalanmasını, sanki bir filmi izlermişçesine huzurlu yuvalarımızda seyrettik.

2003''te Irak''ta ''Şok ve Dehşete'' şahit kılındık.

Öyle ya, bir diktatöre karşı dünya barışı getirmek için müdahale ediyordu!

Ama esas şok ve dehşete sürüklenen kendi vicdanlarımız ve ruhumuzdu.

''Barışın'' getirildiği o ülke 23 yıldır belini doğrultamıyor!

Orada, ölümler, bombalı saldırılar artık istatistik niyetine tutuluyor.

Bu istatistiklerin üzerine enerji hatlarının paylaşımı, artan üretim, yapılacak boru hattı pazarlıkları inşa ediliyor.

**********

Sonra Suriye geldi…

900 km''lik sınırı paylaştığımız, tarihi, kültürel, sosyal olarak derin bağlarımızın bulunduğu coğrafya…

Coğrafya diyorum çünkü suni sınırların yok edemediği bir birliktelik orada devam ediyor.

Ama orada da Batılı, stratejik mülahazalar, çıkar hesapları, iktidar oyunları ve kirli numaralar devreye girdi.

Şehirlerin, yakılıp yıkıldığı,

İnsanların, kadın, erkek,yaşlı, çocuk demeden katledildiği ,

Milyonlarca insan yersiz yurtsuz kaldı, mülteci oldu…

İslam medeniyetinin göz nuru şehirler, Şam ve Halep, yakılıp, yıkılıyor…

İşte halimiz, harap!

************

Ve Mısır…

Canlı yayında bombalandığını izlediğimiz Bağdat''tan sonra Nil gözdesi Kahire…

Tüm dünyanın gözü önünde yaşanan darbe ve 1,5 ay içinde katledilen üçbinden fazla insan!

Daha doğrusu insanlık!

Keskin nişancılar tarafından hedef alınan insanlık…

Molotof bombaları ile yakılan insanlık…

Kadın, çocuk demeden katledilen insanlık…

Neden?

Sadece darbeye karşı sessiz ve vakur bir direniş sergiledikleri için…

İktidar ve çıkar hesaplarına, vicdanlarıyla ve yürekleriyle set çektikleri için…

Ortadoğu''nun hakları önünde başka bir alternatifin olabileceğini gösterdikleri için…

''Kardeşim sen hürsün,'' dedikleri için…

Mısır''da darbeye karşı 1,5 aydır, her türlü baskıya ve şiddete rağmen,

Uluslararası sitemin tüm güçlerinin, çelme takmasına rağmen, direnen o güzel insanlar,

Yeni bir yolun olduğunu,

Tünelin diğer ucunda ışığın olduğunu tüm dünyaya, bedelini kan ve gözyaşı ödeyerek gösteriyorlar.

Aslında 1918''de kurulan düzenin duvarındaki tuğlaları bir bir çekiyorlar!

Ve son otuz yıldır şok ve dehşete maruz bırakılan coğrafyaya, ayağa kalk diyorlar!

Şimdi ekranlarımızda, yine çaresizlikle, belki de kalbimizle buğz ederek olup biteni izliyoruz…

Ama siz de hissediyorsunuzdur, yüreğinizdeki o çırpınışı…

İçimizdeki insanın, Mısır''da yeniden dirildiğini.

www.twitter.com/sernury

11 yıl önce
Direnen ve dirilen insanlık
Netanyahu’yu gönderip ellerini yıkayacaklar
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…