Otobüsteki malum fotoğraf, İmamson’un VIP Tribünü’nde bile sarsıntıya yol açtı.
Ekrem’in kendilerini “hayal kırıklığına uğrattığını” söyleyen…
-Bir dolu serzeniş!
“Ben bu otobüsten inerim arkadaş” diye rest çekenler de cabası!
*
Sonradan özür dilemesi de kurtarmadı.
Başlıktaki atasözümüz, Mr. İmamson’un siyasi koşusundaki temel sorunu tanımlıyor.
Çapsızlığı, yetersizliği, mevzulara hâkim olamayışı falan kendisine yüklenen vaziyete tutunamayacağını gösteriyor.
*
Üç yıl içinde görüldü ki…
-Sanki “arada bir İstanbul’a uğrayan bir başkan” gibi…
-Uğradığında da, kar fırtınası sırasında İngiliz Büyükelçi ile balıkçıda buluşuyor!
Demek ki, onun “Yeteneksizlik Sınırı” Beylikdüzü Belediye Başkanlığı kadardır.
Böylesi bir siyasi portreyi aday yapmak isteyenler; şayet İmamson Cumhurbaşkanı olursa, onun rahatlıkla kontrol edileceğini veya kolaylıkla yönetileceğini hesaplıyorlar.
Eğer, hesapları tutarsa…
Çaktırmamaya gayret etse de, “Ekrem’in miting miting dolaşmasından” rahatsızdır.
Ne de olsa…
2009’daki Kempinski Otel serüveninden beri kontrollüdür!
*
Zaten…
İmamson da, Doğu Karadeniz gezisiyle “Benimle garanti kazanırsınız” mesajı verdi!
*
Yurttaş Kane’in pardon Aydın Doğan’ın kankasıdır…
Derin Komprador Burjuvazinin, vaktiyle Turgut Özal’ı “siyaseten hançerleyen” pek mutemet elemanı Kaya Erdem’in kardeşidir.
*
Kemal Kılıçdarson “Maratonun son yüz metresindeyiz ve kazanıyoruz” diye garanti konuşuyor! (Dünkü Karar, Birinci Sayfa)
Hep söylüyorum…
“Kemal Kılıçdarson Felsefe Çalıştayı bile düzenledi ama filozof Heraklit’in en çarpıcı epigramıyla ilgilenmiyor!” diye…
