Suriye’de 3 milyonu aşkın muhalifin yaşadığı İdlib yeniden diken üstünde. Geçtiğimiz hafta Ankara’ya gelen Rus heyetle yapılan görüşmelerden bir netice çıkmadı. Rus basınında yer alan bilgilere göre Moskova’dan gelen heyet Türkiye’den İdlib’teki gözlem noktaları ile asker sayısını azaltmasını talep etti. M4 karayolu civarındaki muhaliflerin de daha kuzeye çekilmesi istendi. Rusya’nın bu taleplerine Tel Rıfat ve Münbiç’i masaya süren Ankara, mutabakata uyulmasını, bu iki bölgedeki PKK/YPG varlığının tasfiye edilmesinin gerekliliğini ortaya koydu. İki tarafın da tüm kozlarını masaya sürdüğü görüşmelerden önemli bir sonuç çıkmadı.
EN ŞİDDETLİ SALDIRI
Masadaki tıkanıklık sahaya bomba olarak yağdı. Rusya, İran ve Esed rejimi Heyet-i Tahriri Şam (HTŞ) güçlerini gerekçe göstererek İdlib’e bir dizi saldırıda bulundu. Rus uçakları hafta sonu şehrin batısındaki dış mahalleleri bombardımana tuttu. Esed rejimi ve İran milisleri ise İdlib’in güneyindeki dağlık Cebel Zavi bölgesini yoğun top atışına tuttu. Hama’nın batısındaki iki kasabaya kimliği belirsiz SİHA’larla saldırı düzenlendi. Muhalifler saldırılar için “ateşkesten bu yana en şiddetli bombardıman” ifadelerini kullandı. Yine geçtiğimiz hafta Türk gözlem noktasına saldırı düzenlemek isteyen bir canlı bomba da vurularak etkisiz hale getirilmişti.
İKİ BÖLGEYE YIĞINAK
- Muhalif kaynaklara göre sahadaki gelişmeler Rusya, İran ve Esed rejiminin anlaşmayı bozmaya çalıştığını ortaya koyuyor. Mart ayında büyük oranda TSK tarafından imha edilen rejim güçleri ve İran milisleri, bölgeye büyük sevkiyatlar yaptı. Özellikle Cebel Zavi ve Serakib’te rejim unsurları geniş bir alana yayıldı. Türkiye’nin Rusya ile yapılan görüşmelerden muhalifleri de haberdar ederek olası bir çatışma ihtimaline karşı grupları uyardığı öğrenildi. Mart’tan bu yana kurulan 150’den fazla eğitim merkezinde yürütülen askeri eğitim çalışmalarına hız verildi. İdlib ve çevresindeki 140’tan fazla noktada varlık gösteren TSK unsurları da pozisyonunu güçlendiriyor.
