|

Oyunlarını bozduk

Terörle mücadelede İran ile işbirliğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı ile terör koridorunun engellendiğini söyledi. Erdoğan, “Şimdi Afrin konusu var. Şu anda planladığımız gibi gidiyor. Kararlılığımız da planlarımız da belirlendiği şekilde yürüyor. Bu olumlu gelişmelerle, olumsuz bazı hesaplar peşinde olanların oyunu da şu anda bozulmuş durumda” dedi.

Yeni Şafak
04:02 - 23/08/2017 Çarşamba
Güncelleme: 06:39 - 23/08/2017 Çarşamba
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Ürdün ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Erdoğan, Afrin operasyonu, İran ile gelinen son durum, AB’nin Türkiye’ye karşı haksız tutumu, ABD’nin terör örgütü PKK/PYD’ye verdiği silahlar, FETÖ ile mücadele ve AK Parti’deki yenilenme çalışmaları hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. İşte Erdoğan’ın Ürdün dönüşü sorulara verdiği cevaplar:

(Suriye’deki gelişmeler) İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ile Suriye’deki çatışmasızlık bölgelerini, oralarda İran’ın pozisyonunun ne olacağını konuşma imkanımız oldu. Bizim için Suriye’de halihazırda bir Afrin konusu var. Afrin, aslında PYD’nin şu anda Akdeniz’e açılma projesidir. Türkiye olarak, Suriye’nin kuzeyinde Akdeniz’e açılacak bir terör koridoruna müsaade etmeyiz. Bedeli ne olursa olsun, gereken müdahaleyi yaparız. Fırat Kalkanı Harekatı bunun için yapılmıştır. Cerablus, Rai, o bölgede Bab’a indiğimiz zaman, 2 bin kilometre karelik bir alan. Aslında orayı tamamen buradan ayırma projesidir. Fırat Kalkanı harekatıyla bu başarılmıştır. Bu bitti mi, bitmedi. Şimdi Afrin konusu. Afrin konusunda da kararlılığımız aynıdır. Şu anda planladığımız gibi yürüyor. Bitti mi o da bitmedi. Ne var şimdi? İdlib var. İdlib konusunda da görüşmelerimiz, müzakerelerimiz devam ediyor. Kararlılığımız da planlarımız da belirlendiği şekilde yürüyor. Bu olumlu gelişmelerle, olumsuz bazı hesaplar peşinde olanların oyunu da şu anda bozulmuş durumda.

GÖZÜMÜZÜ KARARTIRIZ

(Afrin planı) Bizim için önemli olan şey, oralarda teröre müsaade etmemektir. Afrin’de Türkiye’ye müzahir olan Kürtler var. Bizlerle beraber hareket edebilecek aşiretler var. Oralarda terörün baskın çıkma ihtimali olursa gözümüzü karartırız. Bunun böyle bilinmesi lazım. Bir taraftan Hatay-Türkiye sınırları öbür taraftan İdlib’e geçiş. Afrin o bakımdan çok önemli bir bölge. Bizim buralarda en ufak bir esnememiz söz konusu olamaz. Bunları birinci derecede Rusya ile görüştüğümüz gibi, İran’la da etraflıca görüştük.

(ABD silahları) ABD’nin, Irak sınırından geçerek kuzey Suriye’ye silah sevkiyatı yaptığı biliniyor. Yapılan sevkiyat belki 1000 TIR’ı geçti. Bunların içinde zırhlı araç, bol miktarda mühimmat vesaire var, detay bilmiyoruz. ABD’liler bize, ‘Bütün bu zırhlı araçların hepsinin seri numaraları bizde mevcut. Biz, Rakka operasyonu bittikten sonra bunları tekrar geri alacağız’ diyorlar. Ama ben G-20’de Trump’a, generallere; “Bakın, sizin bu söylediğinizi bize Kuzey Irak için de söylemişlerdi. Kuzey Irak’ta da yine aynı şekilde vermiştiniz. Verdiğiniz zaman, ‘Bunların seri numaraları var, harekat bittikten sonra biz bunları geri alacağız’ demiştiniz. Ama bakın, şu anda Kuzey Irak’taki PKK’dan şuradan buradan bizim elimize geçen silahlarda biz ABD’yi görüyoruz, Rusya’yı görüyoruz. Yarın burada da aynı şey olacak. Bize bunları anlatmayın. ‘Siz bu tür şeyleri bizlere parasıyla vermiyorsunuz ama bunlara bedava veriyorsunuz” dedim.

İRAN’LA GÖRÜŞMELER SÜRÜYOR

(İran’la ortak operasyon) Şu anda PJAK olayı İran’ı rahatsız ediyor. Her ne kadar İran’la uyum noktasında bazı sıkıntılar olsa da, onlar da bir dayanışma içerisinde, ‘Teröre karşı mücadeleyi beraber verelim’ diyorlar. Bu Kandil’de de olur, Sincar’da da olur. Sincar’da derken Haşdi Şabi’yi ima ediyorlar. Görüşmeler sürüyor.

REFERANDUM IRAK’I
BÖLMEK DEMEKTİR

(Kuzey Irak’ta referandum kararı alınması) Görüşmeler var. Mevlüt Bey bugün önce Bağdat’a, ardından Erbil’e geçecek. Biz orada öyle bir konuda referandumu doğru bulmuyoruz. Öyle bir referandum, Irak’ı bölmek demektir. Referandum yerine yerel yönetim olarak o bölgeyi başarılı şekilde yönetmeye odaklanmaları daha isabetli olur. Nitekim o tür bir referandumu, dünyada bir çok gelişmiş ülke doğru bulmuyor. Türkiye olarak biz doğru bulmuyoruz, İslam ülkeleri doğru bulmuyor. Dolayısıyla o tür bir adım atılması, yalnızlığa adım atmak demektir. Kaldı ki onların aldığı referandum kararının, Irak merkezi yönetimi tarafından da onaylanması lazım. Merkezi yönetimin, federal parlamentonun onaylamadığı o tür bir referandum, avara kasnak gibidir, başka bir şey değil.

Eğer dediğiniz gibi bir pazarlık varsa, pazarlığın kiminle yapıldığı da önemli. Bunu Talabani ile yaptılarsa, o da ayrı bir sıkıntı. Mesela Goran ne diyor? ‘Ben kabul etmiyorum’ diyor. Şimdi Talabani ile ilgili de böyle bir şey ise o da bu işi bitirmez. Merkezi yönetimin kabul etmediği bir adım sadece ciddi sıkıntılara yol açar. Dolayısıyla ‘Yaptım oldu’ denilebilecek bir şey değil bu.

DEMEK Kİ İYİ ŞEYLER YAPIYORUZ

(Almanya’nın tavrı) Demek ki biz sırat-ı müstakim üzereyiz. Bu fakire bu kadar saldırıyorlarsa, demek ki iyi şeyler yapıyoruz. Bizler iyi şeyler yaparak iyi neticeler alacağız. Almanya’da seçime kadar bu şekilde giderler. Seçimden sonra ya Türkiye ile yine güzel işler yapmanın yolunu ararlar ya da 2019’u beklemeye koyulurlar.

Gümrük Birliği noktasında Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri yeniden bu sürecin devamı için adım atmadıkları takdirde, bizim kaybedeceğimiz bir şey yok. Biz yolumuza aynı şekilde devam ederiz. Geri kabul konusunda biz üzerimize düşeni yaptık ama AB taahhütlerini yerine getirmedi. AB, vize serbestisi konusundaki sözünü hala tutmadı. Dolayısıyla şu anda onların adım atması lazım. Diğer yandan mülteciler konusunda vaat ettikleri ödemeyi de halen tamamlamış değiller. Ne yazık ki AB üyesi ülkelerin bazıları Türkiye konusunda düzgün davranmıyor. Önemli olan Türkiye’nin dimdik sağlam durmayı başarmasıdır. Biz iyi yoldayız, iyi gidiyoruz, her geçen gün daha iyi olacağız. Bunun için sağlam durmak lazım. Kılıçdaroğlu gibi durmamak lazım; onlar zaten Türkiye’nin aleyhine çalışıyor, onların kimlerle ortak hareket ettiği belli.

ATATÜRK'ÜN DEĞİL BAYKAL’IN KOLTUĞUNA OTURUYOR

(Kılıçdaroğlu Atatürk’ün koltuğunda oturuyor) Doğru bir tanımlama değil. Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal’dan aldığı koltukta oturuyor. Onun Atatürk’ün koltuğu ile ne alakası var? O Atatürk’ün oturduğu koltukları görmemiştir bile. Ama ben Çankaya’da gördüm.

  • Ürdün’le yeni sayfa
  • Ürdün ziyareti Kral Abdullah’la Kudüs’te Harem-i Şerif ekseninde yaşanan hadiseleri, bu tür konularda neler yapılabileceğini ele alma imkanımız oldu. Orası Müslümanların ilk kıblesi. Bu konudaki hassasiyetimizi elbette muhafaza edeceğiz.
  • Kral Abdullah, bu yıl çıkmadan bir iade-i ziyaret yapacak. Ürdün Arapça eğitimi noktasında önemli bir ülke. Ürdün’de bir Türk okulu ve yurt açarak öğrencilerimizi dönüşümlü olarak göndermek istiyoruz. Ürdün’le ekonomik ilişkiler, 2016’da düşüş gösterdi. Metrobüs konusunda beklentileri var. Çok seri zamanda metrobüs hattı inşa etme hususunda kendilerine yardımcı olabiliriz. En uygun rakamlarla Türkiye’nin Ürdün’e bu hizmetleri verebileceğini söyledik. O da talimatını verdi.
  • HAŞDİ ŞABİ RAHATSIZ EDİYOR
  • Suriye’deki çatışmasızlık bölgeleri ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumanın önemi üzerinde hassasiyetle durduk. Irak’ın toprak bütünlüğü, birlik ve beraberliği, orada Sünnilere yönelik hak ihlalleri üzerinde de durduk. Telafer’de özellikle son dönemdeki gelişmeler de bizim için önem arz ediyor. Telafer’in bölünmesi, Haşdi Şabi’nin oradan Suriye’ye girmesi, Ürdün’ü de ciddi manada rahatsız ediyor. ‘Böyle bir şeye tahammül etmemiz mümkün değil’ diyorlar. Deyrizor’un güneyinde Suriye geçiş bölgesi olarak Haşdi Şabi’nin düşündüğü bölgeyi, bunların askeri üssü olması sebebiyle de böyle bir şeye müsaade etmeyeceklerini açık, net şekilde söylüyorlar.

70 bin tek tip

(FETÖ davaları ve tek tip kıyafet) Tek tip kıyafet konusunda, arkadaşlar çalışmaları hızlandırıyor. 70 bin civarında bir kıyafet hazırlanacak. Cezaevlerinde de yapılıyor. Ağırlaştırılmış müebbet hapiste hücre farklı, 5-6 metrekare hücre içinde kalıyorlar. Dolayısıyla değişik yerlerde, yeni cezaevlerinin yapımı da sürüyor. Bu kıyafetler yargılama sürecinde giyilecek.

Erken seçim israf olur

(Partideki yenilenme) Şu anda bütün belde kongrelerimizde atamalarımızı yaptık. İlçelerde bazı yenilemeler, alıp vermeler üzerinde çalışıyoruz. 2019 seçimlerinde göreceğiz. Şu anda ne söylenirse boş. An itibarıyla peşrev çekiyoruz. Hazırlık safhasındayız. Arkadaşlarıma ‘Yalan yanlışa, suiistimallere, yolsuzluklara, şunlara bunlara karışmış kişiler asla olmayacak. Bunları bulup ayıklayacaksınız’ hep söylüyorum. Parti içinde heyecan var. (Erken seçim) İşimize bakalım. Erken seçim yaparsak, bu israf olur.


Kuduruyorlar
Türkiye’nin yükselişini hiçbir gücün durduramayacağını belirten Erdoğan, “Emirlerine amade bir Türkiye hayaliyle yanıp tutuşanlar, biz onurlu ve dik durdukça adeta kuduruyor ve kuduracaklar” dedi

Beştepe’de muhtarları 39. kez ağırlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu vatanı bölmek isteyenlere her tarafı mezar ederiz” dedi. Erdoğan, özetle şunları söyledi:

Suriye’de kurulmak istenen terör devletinin önünü kesecek en kritik hamleyi yaparak, Fırat Kalkanı Harekatı’nı gerçekleştirdik. Suriye’nin kuzeyinde biz PYD’ye, YPG’ye bir devlet, sözde devlet asla kurdurmayız, kurdurmayacağız. Bazıları Kürt devleti falan diyorlar. Ben bunu Kürt kardeşlerime bir hakaret telakki ediyorum. Bu vatanı bölmek isteyenlere biz her tarafı mezar ederiz.

AYNISINI YAPACAĞIZ

PYD terör örgütü ile YPG terör örgütü ile yapmak istedikleri neydi? Suriye’nin kuzeyinde bir terör koridoru oluşturmak suretiyle Akdeniz’e ulaşmaktı. Kusura bakmasınlar. Cudi’de ne yaptıysak, Tendürek’te ne yaptıysak, Kandil’de ne yapıyorsak, Gabar’da ne yapıyorsak, Bestler Deresi’nde ne yapıyorsak, her yerde bunları görürsek aynısını yapmaya devam edeceğiz.

BUNLARDA HAZIMSIZLIK VAR

‘Şu kadar ‘hayır’ oyunu nereye koyacaksınız?’ ifadesini içeren köşe yazıları yazılıyor. Geç o işleri. ‘Evet’, ‘hayır’. Bir tane ‘evet’ fazla olursa bu iş bitiyor mu? Bitiyor. Demokrasi bu değil mi? Hangisi daha fazla çıkarsa mesele onun lehine bitmiştir ama hazmedemiyorlar, bunlarda hazımsızlık var. Midelerine oturdu bu iş ve alışacaklar bu işe, yeter ki biz el ele olalım, bunlara gerekli dersi vermiş oluruz.

  • BİZ ÇOK İYİ BİLİRİZ
  • Türkiye’nin yükselişini hiçbir güç durduramaz. Eski Türkiye içimizdeki bazılarıyla birlikte işte bu güçlerin en büyük hayalidir. Ama biz eski Türkiye’ye dönmeyeceğiz. Türkiye’nin çıkarları, hassasiyetleri, talepleri söz konusu olduğunda kibirle demokrasiden, insan haklarından, bize ders vermekten söz edenlerin, kendi çıkarlarını nasıl her şeyin üzerinde tuttuklarını biz çok iyi biliriz. Her dediklerini yapan, her istediklerini yerine getiren, adeta emirlerine amade bir Türkiye hayaliyle yanıp tutuşanlar, biz kendi ajandamızı takip ettikçe, onurlu ve dik bir duruş sergiledikçe adeta kuduruyorlar ve kuduracaklar.
Vatandaşa hakaret

Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun adalet yürüyüşü sırasında çekilen atletli fotoğrafını eleştirerek, “Sözde adalet yürüyüşü yapıyor birisi, Ankara’dan çıkmış İstanbul’a yürüyor. Arada sırada bir de karavana oturuyor ve atletle bir yemek yiyor. Bugün de baktım ki, bir gazete başlık atmış, ‘Vatandaş falanca.’ Bu benim vatandaşıma hakarettir. Benim vatandaşım böyle, hele hele bir siyasi partinin, anamuhalefetin başında olacak, çağıracak gazeteciyi, ‘Gel, benim bu fotoğrafımı bir çek’ ve ondan sonra da ‘Ben Atatürk’ün partisinin başıyım.’ Sen Atatürk’ü böyle atletle, yemek yerken görüp de resim çektirdiğine şahit oldun mu? Böyle bir şey var mı?” dedi.

VATANSEVER DEĞİLLER

Erdoğan, Artvin ve Rize’yi kucaklayacak havaalanı yapılacağına işaret ederek, “Çıktı oradan bazıları, ‘Havalimanı istemezük’ dedi. Daha yıllarca havalimanı dendi, şimdi denizin üzerine havalimanı yapıyoruz, bunlar ‘İstemezük’ diyorlar. Kim bunlar? Komünistler, komünistler. İki ili, Artvin ve Rize’yi kucaklayacak bu havalimanı, adam ‘İstemezük’ diyor. Bu sol zihniyet, bu komünistler, bunlar hiçbir zaman vatansever, milliyetperver değildir. Bunlar bu tür hizmetleri verdiğiniz zaman çılgına dönüyor. Merak etmeyin biz yolumuza devam edeceğiz. Yeter ki sizler de dik durun. El ele omuz omuza yolumuza devam edelim” dedi.

#Recep Tayyip Erdoğan
#Külliye
#ABD
#Suriye
7 yıl önce