Günümüzün en büyük meselesi olan hareket azlığı ve dengesiz beslenmenin giderek yaygınlaşması ve vücut ağırlığının artması, omurgayı daha çok zorlayarak bel ve boyun bölgelerinde fıtığa sebebiyet veriyor. Bel ve boyun bölgesindeki kasların zayıfladığını ve bir süre sonra eklemleri destekleme fonksiyonunu yeterince yapamaz hale geldiğini belirten Dr. Şahabettinoğlu, "Zamanla bel ve boyundaki omurlara ilave yük binerek omurlar arasındaki diskler aşınıyor ve bu durum bel ve boyun fıtıklarınıa zemin hazırlıyor. Oluşan fıtıklar, evvela bağlar, sinir kökleri, damarlar, omurilik gibi yapılara dokunup onları irrite ediyor, daha sonra bu baskılar ağrı ve uyuşma gibi klinik şikayetlere sebep oluyor" dedi.
"Bel ve boyun ağrısı çekiyorsanız ve bu ağrılarınız 2-3 günden fazla devam ediyorsa, hafif olan ağrı şiddetlenirse, ayakta ve bacakta güç kaybı, his azalması, yürüyememe, dengesizlik, idrar, büyük abdest kaçırma gibi durumlar ortaya çıkarsa mutlaka bir fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanına muayene olmalısınız" diyen Dr. Şahabettinoğlu, erken teşhis ve tedavi açısından bunun çok önemli olduğunu söyledi. Şahabettinoğlu, "Bel ve boyundan kaynaklanan ağrılar, kişinin günlük, sosyal ve iş hayatını olumsuz yönde etkiler ve hayat kalitesini oldukça düşürür. Yapılan tetkik ve iyi bir muayene sonucunda acilen tedaviye başlanması gerekir" diye konuştu.
Manipülasyon tedavisini (elle tedavi yöntemi) yıllardır uygulayan Dr. Şahabettinoğlu, dünyada daha çok bilinen manipülasyon yönteminin Türkiye'de maalesef çok az sayıda uzman doktor tarafından uygulandığını dile getirdi. Ameliyata gerek kalmadan hastaları iyileştiren bu yöntemin öğrenilip uygulanmasının büyük bir ihtiyaç olduğunu anlatan Dr. Şahabettinoğlu, manipülasyon tedavisinin hafif vakalarda 2-3, orta vakalarda 4-6, ileri vakalarda ise 8-10 seans tatbik edildiğini söyledi.
Ameliyatsız, ilaçsız sadece ellerle yapılan manipülasyon tedavisinde, hastalıklı bölge üzerine bir takım bastırma, germe, döndürme gibi manevraların tatbik edildiğini belirten Dr. Şahabettinoğlu, bu tedavi yönteminin masaj ile ilgisi olmadığını, klasik batı tıbbı tedavisi olduğunu dile getirdi. Ameliyatın sadece bel fıtığında ayaklarda ilerleyen kas gücü kaybı, idrar-büyük abdest kaçırma şikayeti olan ya da ameliyatsız tedaviye cevap vermeyen hastalarda, boyun fıtığında ise ellerde-kollarda ilerleyen kas gücü kaybı olanlarda ya da ameliyatsız tedaviye cevap vermeyen çok az sayıdaki hastada gerektiğine dikkat çekti. Şahabettinoğlu, manipülasyon tedavisinin bel ve boyun fıtıklarında yüzde 98'lik bir başarı oranına sahip olduğuna sözlerine ekledi.
