31. Uluslararası Ankara Film Festivali pandemi şartlarına uygun şekilde koronavirüs tedbirleriyle başladı. Film gösterimleri aralarında sinemalar dezenfekte ediliyor. Sanatseverler maskeli, mesafeli, ateşölçerli bir deneyim yaşıyor. Cermodern’de gerçekleştirilen açılış töreninde iki usta isme ödül verildi. Ankara’da yetişip Ankara’ya değer katan sanatçılara takdim edilen Sanat Çınarı Ödülü Tamer Levent’in oldu.
Pandemi dönemindeki tanımsızlıktan doğan bir rahatsızlık yaşandığına değinen Levent, şunları söyledi: “Festivaller yaşama bağlılığımızın kanıtıdır. Bu tip ödüller de emeğin unutulmadığını, unutulmayacağını bize gösteriyor. Sanata olan ihtiyaç günbegün artacaktır. Sanat, çok geniş kullanımı olan bir kelimedir, hayal edip yapmaktır. Sadece sinema, tiyatro, heykel değil yemek pişirme sanatı, konuşma sanatı da vardır. Hayatımız kısıtlandığında sanatın önemini daha da anladık. Buluşlara, üretime, paylaşmaya devam etmeliyiz. Pandemiye karşı bir sanat icat etmemiz gerekiyor.”
HEM YARIŞMA HEM DESTEK
Etkinlikte 13 ülkeden 56 film gösterilecek. Yeşim Ustaoğlu başkanlığında Aylin Zoi Tinel, Berkay Ateş, Tuğçe Altuğ ve Uğur Vardan’dan oluşan jüri 12 dalda ödül verecek. Ulusal Uzun Film Yarışması’nda bu yıl “Uzun Zaman Önce”, “Uzak Ülke”, “Kovan”, “Ceviz Ağacı”, “Bilmemek”, “Omar ve Biz”, “Şair”, “Topal Şükran’ın Maceraları”, “Aşk, Büyü, vs” filmleri yarışacak. Sinema endüstrisine desteğini esirgemeyen festival ayrıca “Hak Edilmiş Bir Öpücük” filmine Ulusal Uzun Proje Geliştirme Ödülü verdi.
Heyecanım hiç bitmemiş
Festivalin ilk etkinliğinde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazanan Şerif Sezer’e, 30 yıl sonra Aziz Nesin Emek Ödülü takdim edildi. Duygu yüklü anlar yaşayan Sezer, “Bunca değişime rağmen değişmeyen tek şeyin işime olan çocukça aşkım olduğunu gördüm. Heyecanım hiç bitmemiş. Kendi toprağımın insanlarını canlandırdım. Bazen Karslıydım bazen Urfalı bazen Gürcü... O kadınların gözlerinin içine baktım ve onların acılarını dinledim. Sevmek ve sevilmek için çaba harcamalıyız. Böylece çevremizi severiz, emek vererek üretmeyi severiz. Ondan sonra da bizden sonraki nesillere umut dolu izler bırakırız” dedi.