|

Sezgilerimle oynuyorum

Daha önce Çarşı Pazar ve Üç Kuruş filmlerinde rol alan Elif Nur Kerkük, şimdi de Müfit Can Saçıntı’nın yazıp yönettiği Babamın Ceketi filminde seyirci karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Oyunculuğun sezgisel bir sanat olduğunu söyleyen Kerkük, “İnsanı, psikolojisini bilmek ve kendini tanımak gerekiyor” diyor.

Harun Karaburç
04:00 - 23/09/2018 Pazar
Güncelleme: 09:34 - 22/09/2018 Cumartesi
Yeni Şafak
Oyuncu Elif Nur Kerkük
Oyuncu Elif Nur Kerkük

Oyunculukla lisedeyken ilgilenmeye başlamıştı. Okullar arası tiyatro festivallerine katılıyordu. Hatta arkadaşlarıyla Murathan Mungan’ın Taziyesi’ni sahneye uyarlamışlardı. Sonra sinema okumaya karar verdi. O zamanlar tiyatro sahnesinde oyunculuk yeteneğini sergileyen Elif Nur Kerkük’ü, biz 2007’de televizyonda ilk kez Metro reklamıyla izledik. Ardından televizyon dizileri ve sinema filmleri geldi. Tiyatroyu da hiçbir zaman hayatından çıkarmayan Kerkük, Marmara Üniversitesi Sinema ve Televizyon bölümü mezunu. Daha önce Çarşı Pazar ve Üç Kuruş filmlerinde rol alan Kerkük, şimdi de Müfit Can Saçıntı’nın Babamın Ceketi filminde seyirci karşısına çıkacak. 05 Ekim’de vizyona girecek film öncesi Kerkük’le bir araya gelip oyunculuğu, anneliği hakkında konuştuk.

OYUNCU ÖN PLANDA DEĞİL

Konservatuvar değil de sinema okumanın her zaman avantajlarını gördüğünü söyleyen “Oyunculuk öğrenilebilen bir şey değil sezgisel bir sanat bence çünkü insanı oynuyorsun. İnsanı, psikolojisini bilmek ve kendini tanımak gerekiyor. Tamam, konservatuvarda öğretilen çok şey var ama sinema okuyup oyunculuk yapmanın hep avantajlarını gördüm. Burayı böyle alıyorlar çünkü sonraki sahnede şöyle olacak diyorum. Genelde oyuncuların kafasında kendileri ön plandadır ve onun üzerinden bakar hale geliyor. Ama aslında öyle bir şey yok. Sen bir filmin parçasısın tıpkı tiyatroda olduğu gibi ve ona hizmet ediyorsun. Daha geniş pencereden görebilmen gerekiyor, özellikle bazı anlarda” diyor. Kerkük, filmde Aksi Hulusi’nin (Erkan Can) kızını canlandırıyor. Sevdiği adamla girdiği evlilik serüvenin bir parçası. “Bu projede bir komedi ama sadece söz komedisi değil gerçekten altyapısı ve hikayesi var. Okuyanın tüylerini ürpertiyor babakız ikilişkisi beni çok etkiledi. Çok da güzel ve samimi yazılmış bir senaryo. Sadece cümle esprileri yok. Müfit abinin ayzdığı her şey samimi” diyen Kerkük, komedi filmlerinde komedi unsurunun kendisi olmadığını söylüyor ve bir role nasıl yaklaştığını “Bir karakteri okuduğumda onu kendimde bir yerde bulup sonra ona yaklaşıyorum. Bu bir yöntem mi yol mu bilmiyorum. Kendimde nerede var olduğunu bulduktan sonra da benden ne kadar uzak veya ne kadar yakın olduğunu inceliyorum. Onu bulunca doğalı senin içinden çıkıp geliyor. Oyunculuğa da sezgisel olarak yaklaşıyorum” sözleriyle anlatıyor.

ÇOCUKLAR TAMAM

Kerkük’ün oyunculuğu beğenenler olarak neden daha çok projede yer almadığını merak ediyorduk. Bu soruya “Seçici de oluyorum. 2007’de başlayan 11 senelik bir televizyon ve sinema serüvenim var. Bu arada biri yedi diğeri iki buçuk yaşında iki çocuğum var. Bu dönemde tiyatro paralel bir şekilde gitti ama televizyonda bir devamlılık var. Ara vermek gerekti. Şu anda her şey rayına girmeye başladı” cevabını veriyor. Bu da onu artık daha sık göreceğimiz anlamına geliyor. Bu arada 2012’den beri profesyonel olarak tiyatro yaptığını kaydeden Kerkük, “Bu sezon Semaver Kumpanya’da geçen sene başlayan Işıklar Söndüğünde oyunumuz devam ediyor. Yeni oyunlar için de provalar başladı ama hiç bir şey net değil. Işıl Kasapaoğlu bir oyun yönetecek ama kadrosu net değil” diyor.


Hayat getirdikleriyle güzel

Anneliğin oyunculuğunu olumlu yönde etkilediğini söyleyen Elif Nur Kerkük, “Hayat güzel, hayatın getirdikleri de güzel. İyi ya da kötü. Hayatı çok planlayarak yaşamıyorum. Rüzgarda savrulan yaprak değilim ama sezgilerimle ilerlemeyi seviyorum. Kariyerim için mantıksız ama içimden bir his her şey güzel olacak, yoluna girecek diyor. Annelik çok şeyi fark etmemi sağladı. Daha sabırlı, anlayışlı ve merhametli oldum. Yaşım çok büyük değil ama biri bir hata yaptığında ana yüreği edasıyla ılımlı yaklaşıyorum. Merhametli tarafımı ortaya çıkardı. Annelik insana çok şey öğretiyor. Aslında çocuklar esas bilgiyle beraber geliyorlar. Biz onları bozuyoruz” diyor.


Sevimli ama tehlikeli kadını oynamak isterim

Sinema ve tiyatro oyunculuğu arasındaki farkı “Sinemada genel olanı görüyorsun ve parça parça çekiyorsun. Puzzle gibi aslında. Nerede ne yapacağınızı daha iyi bilmek gerekiyor. Tiyatroda ise uzun bir prova sürecinde role hazırlanıyorsunuz. Sahnede oyunu her tekrar ettiğinizde başka bir şeyle karşılaşıyorsunuz. Bir anda karşınızdaki insanla bütünleşiyorsunuz” sözleriyle anlatıyor. Kerkük’ün hayali ise bugüne kadar hiç oynamadığı ‘sevimli ama tehlikeli’ kadını oynamak.

#Babamın Ceketi
#Elif Nur Kerkük
#Sinema
#Film
#Müfit Can Saçıntı
6 yıl önce