Türkiye'de son 5 yılda mutluluk kaynağı değerlerden para ve sağlığa ilişkin oranlar gerilerken, sevgi ve başarıya yönelik olanlar yükseldi. Para yüzde 4,3'ten yüzde 3,9'a, sağlık yüzde 72,8'den yüzde 68,8'e geriledi. Sevgi yüzde 13,1'den yüzde 15,8'e, başarı ise yüzde 6,9'dan yüzde 8,6'ya çıktı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yapılan derlemeye göre, vatandaşların mutluluk kaynağına ilişkin değerleri son 5 yılda değişiklik gösterdi. Kişilerin mutluluk kaynağı olarak ilk sırayı tüm aile aldı. Tüm aileye yönelik oran 2011 yılında yüzde 73,8 iken, 2015'te 72,3'e düştü.
Aynı dönemde çocukları mutluluk kaynağı olarak görenlerin oranı yüzde 12,2 iken, geçen yıl yüzde 13,1'e yükseldi. Eşini mutluluk kaynağı olarak tanımlayanlar da son 5 yılda azaldı. Bu oran 2011'de yüzde 6,2 iken, 2015'te yüzde 5,3'e geriledi.
Anne/babanın oranı söz konusu dönemde yüzde 2,9'dan yüzde 2,8'e düşerken, kendisini mutluluk kaynağı olarak görenlerin oranı yüzde 1,8'den yüzde 2,7'ye çıktı. Öte yandan torunlarını mutluluk kaynağı olarak nitelendirenlerin oranı 5 yılda yüzde 1,4'ten yüzde 1,9'a yükseldi.
Mutluluk kaynağı olan değerlerin dağılımında ise sağlık, para ve işin oranı düşerken, sevgi ve başarının oranı arttı. Son 5 yılda mutluluk kaynağı olan değerlerden sağlık yüzde 72,8'den yüzde 68,8'e, para yüzde 4,3'ten yüzde 3,9'a, iş ise yüzde 2,4'ten yüzde 2'ye geriledi.
Öte yandan sevginin oranı yüzde 13,1'den yüzde 15,8'e, başarının oranı ise yüzde 6,9'dan yüzde 8,6'ya çıktı.
Mutluluk düzeyi 2011-2015 arasında düşüş gösterdi. Buna göre, 2011 yılında yüzde 62,1 olan bu oran geçen yıl yüzde 56,6'ya indi. Söz konusu dönemde mutluluk düzeyi kadınlarda yüzde 64,6'dan yüzde 60,2, erkeklerde yüzde 59,5'ten yüzde 52,9'a düştü.
Evli olanların mutluluk düzeyi 2011 yılında 65,5 iken, bu oran aradan geçen 5 yılda yüzde 59,6'ya geriledi. Evli kadınların mutluluk düzeyi yüzde 68,4'ten yüzde 63,1, evli erkeklerin mutluluk düzeyi ise yüzde 62,3'ten yüzde 55,8 olarak gerçekleşti.
Evli olmayanlarda da mutluluk düzeyi 2011'de yüzde 52,9 iken 2015'te yüzde 49,5'e indi, bu oran aynı dönemde evli olmayan kadınlarda yüzde 53,3'ten yüzde 52,9, evli olmayan erkeklerde ise yüzde 52,6'dan yüzde 46,2'ye geriledi.
