|
Anlama hareket katan nedir ?

“Mekanın hakkını vermek” şeklinde kavramsallaş-tırabileceğim bir çerçeve var. Ki bu aynı zamanda, zamanın hakkını vermeyi de sonrasında varlığının hakkını vermeyi de beraberinde getiriyor. En azından getirmeli diye düşünüyorum. Hayatta, mesleğimde, kişisel ilişkilerde, sosyal hayatta hatta kendime karşı dahî en titizlendiğim konu, bir anın, bir şeyin, herhangi bir şeyin ve aslında her şeyin, nostaljik - duygusal olmaması, kalmamasıdır. Daha somutlaştırmak gerekirse, bugün herhangi bir mekanın paylaşılan fotoğrafı, “hoşluk, güzellik, anı” oluyor ve öylece kalıyorsa, mekandan, zamandan, kendimizden ve nihayetinde varlığımızdan “çalıyoruz” demektir.


Burada, literal, metaforik, âfâki bir şeyden değil, birebir yaşanan şimdiyi oluşturan bütün zamanlardan sözediyoruz aslında. Sözün otağını buraya kurmamın, ocağını buradan yakmamın sebebi biraz da, sosyal medya hesaplarımdan zaman zaman paylaştığım ya da yine bu köşede yayınladığım Semerkand ve Buhara fotoğrafları oldu. Gerçekten de her birimizin kendisine sorması lazım gelen gerçek sorulardan biri olduğunu kanaatindeyim bu sorunun. Elbette ilk kez sormuyorum bu soruyu ama, bir kez de sizlerin huzurunda hem kendime hem de sizlere, her birimize sormak isterim. Neden ? Bunu neden yapmaktayızdır? Heyecan ile karşıladığımız, karşılaştığımız, bir şeyi, herhangi bir şeyi, her şeyi, yanına kendimizi de iliştirerek paylaşmanın temelinde tam olarak ne vardır dersiniz? Nihayetinde bu soruların muhtemel cevapları her insanın kendindedir. Burada, böylesi bir bahisle, her okuru davet etmeye niyetimin olduğumun yer, mekana sıkışan tarihin bütün anlamlarına hareket katmak lazım geldiğini tartışmaktır. Misalen, Süleymaniye’yi, Aksa’yı, Uluğ Bey medresesini, El Hamra’yı temaşa etmek, büyük bir nesneyi temaşa etmek değil, en yakın haliyle, dönemin bütün karakterleri, iklimi, günlerin somut akışı, siyasal gerilimleri, toplumsal renkleri, kişisel polemik, ilişki ve dostlukların yön verdiği bağlamı tüm gerçekliğiyle dönemin birikimini, bugüne aktarma, harç etme seferinin bin türlü yolunu denemek, yanılmak, öğrenmek, keşfetmek ve paylaşmaktır. Ne demek istiyorum ! Mekana mesafe ile değil hafıza ile katılmak gerektir. Göz ile genişlerken kalp ile derinleşmek gerektir. Şehre, şehirlere sadece yollardan değil, kitaplardan, haritalardan yol almak gerektir. Mekanın, zamanın ve varlığın hakkı için, devasa yeryüzü boşluğunu parça parça inşa eder gibi berrak bir hâl ile dünyada var olmak gerektir.

#Semerkand
#Buhara
#Süleymaniye
2 yıl önce
Anlama hareket katan nedir ?
Suriye’yi gösterip Mısır’a razı etmek
Derin dondurucu
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar