|
“Tayyip Erdoğan’ın gideceği yok” deyip fabrika ayarlarına döndüler

AK Parti iktidarının ilk yıllarında eski dönemlerden kalma üst düzey bir bürokratı yakın arkadaşları ziyaret eder. Ziyarette bürokratın arkadaşları hayrete düşer. O eski adam gitmiş bambaşka biri haline gelmiştir.

Arkadaşları sorar: “Ne o, sana ne oldu böyle!”
Bürokrat, arkadaşlarına yeni gelen hükümetin dünya görüşünü hatırlatarak, kendisine ona göre çekidüzen verdiğini söyler.
Aradan yıllar geçer, arkadaşların yolu yine bürokratın makamında kesişir. Arkadaşlar yine hayrete düşerler. “Ya ne oldu, gene niye değiştin!” derler. Bürokrat, alır sazı eline, der ki: “Arkadaşlar, hükümet muhafazakâr kadrolardan oluştuğu için ben de onlara uygun davranmaya karar verdim, değiştim.
Bunun kısa süreceğini tahmin ediyordum. Ancak bunların gideceği yok, daha fazla dayanamadım, olduğum gibi görünmeye karar verdim.”
ERBAKAN’CI BİLE OLDULAR
2010 yılında kaset kumpasından sonra CHP’de işbaşına getirilen yönetime,
“Biraz sağcılaşacaksınız yoksa seçimi kazanmanız mümkün değil”
dediler. Gel zaman git zaman, CHP’de görüntüde bayağı değişiklikler oldu. Sağdan siyasetçiler, danışmanlar transfer edildi.
Daha önce İslâmî değerlere yönelik yaptıklarının yanlış olduğunu dillendirmeye başladılar, rahmetli
Necmettin Erbakan’ı anma toplantılarına katılmaya başladılar, başörtüsü yasağı dolayısıyla yaptıkları zulümlerden pişman olmuş gibi davrandılar.
Hatta kendi kendilerini ikna etmek için ikna odaları bile kurdular.
Camilerde boy göstermeye başladılar,
Latince telaffuzlu olsa da Kur’ân bile okumaya başladılar. Çoğu FETÖ iltisaklı olsa da aralarına başörtülü üye dahi almaya başladılar.
O kadar iyi rol yaptılar ki neredeyse kendileri bile rol yapmadıklarına inanacaktı.
SİYASİ MÜNAFIKLAR RAHATLADI
Oluşan atmosfer en çok siyasi münafıkları etkiledi. Daha önce gerek AK Parti, gerekse başka sağ-muhafazakâr görünümlü partilerde siyaset yapan siyasi münafıklar, hemen CHP’nin yanında yer almaya başladı. Nasılsa CHP eski CHP değil, vatandaş
“Ne işiniz varsa bu CHP’nin yanında”
derse verecekleri cevap hazır: “CHP değişti, artık dine düşmanlık konusunda eskisi gibi değil.”
Her şey yolunda gidiyordu. Derken, bir anda bir şeyler oldu, herkes aslına dönmeye başladı. Önce CHP’nin laf cambazı grup başkan vekili Özgür Özel, gerçek yüzünü gösterdi, rol yapmayı bıraktı, içinden geçenleri öz
düşüncelerini art arda sıraladı, çocuklarımızın küçük yaşta Kur’ân
öğrenmesinden duyduğu rahatsızlığı ifade etmek için
İslâm’a ‘Ortaçağ zihniyeti’
dedi.

Ardından CHP’nin sağdan transfer ettiği Bülent Kuşoğlu sahne aldı, Müslümanların Kurtuluş Savaşı’na destek vermediğini ileri sürerek, “Ne Kuruluş mücadelesine, ne Kurtuluş mücadelesine bu muhafazakâr, kendisini dindar olarak gören zihniyet katılmadı” ifadelerini sarf etti.

Bu olayların arkası gelmeye başladı… İşareti alan CHP medyası birden 28 Şubat günlerine döndü, dini değerlere hakaret yarışına girdi, medyayı
candaş sanatçılar takip etti, AK Parti’ye garezi olanlar, dini değerlere sövmeye başladı.
TERS KÖŞE OLDULAR
Yaşananlar üzücü olmakla beraber safların netleşmesi açısından üzerinde düşünülmesi gereken bir hal almaya başladı.
Karşı oldukları, aslında siyasi iktidar değil, siyasi iktidarın önem verdiği değerlerin bütünü idi. Arada, olan; siyasi münafıklara oldu, onlar şimdi ne yapacaklarını bilemez hale düştüler.

Peki, ne oldu da böylesine savruldular. Daha önce kuzu postuna bürünüp muhafazakârların oylarını alabileceğini düşünenler, niye maskelerini çıkarmak zorunda kaldı.

Pandemi öncesi başlayıp, pandemi ile birlikte biraz daha derinleşen, ekonomik tetikçilerin finansal saldırılarıyla da zirveye çıkan ekonomik sıkıntılar, CHP etrafında kümelenen muhalefet hareketini umutlandırmıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kasım 2021’de ilân ettiği Yeni Ekonomik Model ve Aralık 2021’de duyurduğu Kur Korumalı TL Mevduatı’yla piyasalarda rüzgâr tersine döndü.
Halkın Erdoğan’a olan güveni tazelendi ve Erdoğan’la yola devam edileceği düşüncesi pekişince muhalefetin maskesi yırtıldı.

Baktılar ki Erdoğan’ın seçimle gideceği yok, fabrika ayarlarına dönmeye karar verdiler.

#AK Parti
#CHP
#FETÖ
#Necmettin Erbakan
#​Recep Tayyip Erdoğan
2 yıl önce
“Tayyip Erdoğan’ın gideceği yok” deyip fabrika ayarlarına döndüler
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler