|
"Zirve takipte"

İş dünyasının yaşadığı kriz ve ekonomideki durgunluk, devletin her kademesinde tartışılırken, özel sektördeki bazı kuruluşlar sıkıntılarını "farklı" yöntemlerle aşmaya çalışıyor. bazıları kapılarına kilit vurmak zorunda kalırken, bir kısmı da "ince" manevralarla sıkıntılı günleri geride bırakmaya hazırlanıyor. Bu arada her gelişmenin arkasında/ortasında bir ya da birkaç devlet büyüğünün adı geçiyor. Geçtiğimiz yılın "flaş" sermaye grubu olan Bayındır Holding''in, Demirel''le birlikte yükselen yıldızını herkes hayretle izlemişti. Pakistan''da aldıkları otoyol ihalesindeki tıkanmayı gidermek için, Cumhurbaşkanı''nın yurtdışına gezi düzenlediği, bazı ticari pürüzlerin gidirilmesi için Mesut Yılmaz''ın bizzat Romanya''ya gittiği Bayındır Holding, şimdilerde sessiz ve derinden bir bekleyiş içinde. Kulislerde bu bekleyişin adresi olarak "Mayıs 2000" gösteriliyor.

Aksayan işlerini ya da nakit sıkıntılarını, devletin tepelerinde çözenler sadece Bayındır değil elbette. Şimdilerde Ankara''da bir başka hikaye daha dillerde dolaşıyor.

Sahibi bir süre önce vefat eden ve herkesin doğrudan Cumhurbaşkanı Demirel''e yakınlığı ile tanıdığı büyük bir firma. Zaten ülke içinde son yıllarda büyük mesafeler alan bu firmanın, yakın zamanlarda bir komşu ülkeden yüklüce bir ihale aldığı biliniyor.

İhale alındı, işler programa konuldu ve başladı. Ancak yurtdışında yapılan işlerde zaman zaman ortaya çıkan bir aksilik, bu firmanın da yakasına yapıştı. İlgili ihaleyi veren ülke, nakit konusunda ciddi sıkıntılar çıkarıyordu. İhaleyi alan firmamızın ise beklemeye hiç ama hiç tahammülü yoktu. Bayındır ve benzeri örneklerde, Cumhurbaşkanı ya da bir başka yetkilinin, yurtdışında iş yapan bir firma için devreye girmesini son derece normal ve ülke yararına diye değerlendirenler oldu. Fakat bu kez işin seyri biraz daha farklı. Komşu ülke, büyük firmaya nakit konusunda sıkıntı çıkarınca, ilginç bir formül bulundu. Ortada ciddi bir ihtiyaç yokken, o ülkeden elektirik enerjisi alınması temin edildi ve ardından bu ülkeye ödenmesi gereken para ile, o ülkeden parasını almayan firmanın alacaklarnı karşı karşıya getirildi. Yani komşu ülkeden parasını alamayan firmamız, devletin zirvesinden kendisine oluşturulan bu "imkan"la alacklarına kısa sürede kavuşacak. Fazladan memleketimize gelecek olan elektirik enerjisinin ne yapılacağı konusunda henüz kimsenin bir fikri yok.

25 yıl önce
"Zirve takipte"
Bu hafta LGS haftaya YKS var
İhtiyacın zaruret sayılması (son)
‘Türkiye sadece Türklere bırakılamayacak kadar önemli bir ülkedir’
Bu rezil manşeti kim attırdı?
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…