|
Mehmet Ağar"ın formülü: Namaz, spor, kitap

Berber koltuğunda iken aradı Aydın Cumhuriyet Başsavcısı Ekrem Yiğit.

''Siz bilirsiniz ama TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu da yarın geliyor. Görüşme kısa sürebilir, benden söylemesi'' diyerek uyardı.

''Olsun'' dedim, çıktım yola.

Ailesi ile birlikte Bingöl''den Aydın''a göç etmek zorunda kalan Kurumsal İletişim Müdürümüz Yavuz Yaman''ı yol arkadaşı olarak seçmek de, doğrusu iyi bir tercihti.

Akşam saatlerinde başlayan yolculuğumuz, gece son buldu.

Sabah, resmi işlemler için Aydın Adliyesi''ne, oradan da Yenipazar K-1 Tipi Kapalı Cezaevi''ne gittik.

Yenipazar, dağa sırtını yaslamış Menderes Ovası''na nazır bir ilçe.

Cezaevi de, ilçenin şehre hâkim tepesinde.

Komisyon üyelerinin açıklamaları için yapılan hazırlıkları geçip, yoğun bir güvenlik taramasından sonra girebildik cezaevine.

Camekânın diğer tarafında bizi bekleyen Mehmet Ağar''la ayakta selamlaştık önce, sonra karşılıklı oturduk.

Kimseye iltimas yok, güvenlik uygulamaları harfiyen yerine getiriliyor.

***

Kayıt cihazı olarak kullandığım ve ziyaret bitimi not aldığım hafızamdaki diyalogları aynen aktarıyorum:

-Maşallah, formunuz yerinde.

-Cezaevinde ne yapar insan? Spor yapar, namazını kılar, televizyon seyreder, kitap okur. Hepsini yapıyoruz Allah''a şükür.

-İstirahatte olduğunuza göre sigarayı da bırakmışsınızdır?

-Bırakaydık iyi idi, yapamadık.

-Yoğun bir güne hazırlanıyorsunuz, az sonra komisyon üyeleri sizi ziyaret edecek.

-Gelsinler. Konuşmak benim inisiyatifimde, yoksa bu bir zorunluluk değil. Ama ben bildiklerimi anlatarak yardımcı olmak istiyorum.

-Ne diyorsunuz bir kez daha artan terör saldırıları için?

-Bitmesi lazım bu işin... Böyle gitmez. BDP bir ucundan MHP bir ucundan ayrıştırmak istiyor milleti.

-Ümitvar mısınız?

-Tabi ki varım. Birbirine kenetlenmiş bu milleti siyasi oyunlarla ayıramazsınız. Demokratik Özerklik kuracaklarmış! Nasıl kuracaksınız? Buralara, Karadeniz''e, Akdeniz''e, İstanbul''a, Ankara''ya yerleşen, hayat süren Kürt vatandaşını ne yapacaksınız, nereye götüreceksiniz?

-DP Genel Başkanlığı yaptığınız dönemde hafızalara kazınmıştı ''Dağda eşkıyalık yapacaklarına, düz ovada siyaset yapsınlar'' cümlesi. O günden bu güne manzara nasıl görünüyor?

-Sadece o değil. O dönemde yaptığım konuşma metinlerine bakıyorum da önemli notlar düşmüşüz o günlere, bugünlerde bile söylenemeyen cümleler kurmuşuz.

-Mesela?

-Mesela dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt''la çok sık karşı karşıya gelmişiz. Bir keresinde Büyükanıt, Kürt kanadından gelen ''Analar ağlamasın'' sözüne ''Onlar sadece Cumartesi annelerine ağlar'' demişti de ben çıkıp ''Annelerin Cumartesi Pazar''ı olmaz'' demiştim.

-Geleniniz gideniniz çok mu?

-Allah''a şükür. Bizim ehl-i namusa, ehl-i vatana, ehl-i dindara bir yanlışımız olmadı, olamaz da. Bazen kaygılanıyorum gerçi…

-Neden?

-Elazığlı hemşerilerim, Bingöllü dostlarım; köylüsü bir sepet yumurtayla, muhtarlar köylüden getirdiği mektupla taa buralara kadar zahmet edip geliyorlar. Korkuyorum; yolda sokakta bir kaza, acı bir durum olacak, üzüleceğim. ''Siz gelmeyin, çıkınca ben size geleceğim'' diyorum ama dinlemiyorlar.

-Kimler var sizi ziyarete gelen?

-Gelenlerin istatistiğine baktım. Üçte biri Kürt ve Zaza.

-Buradan çıktıktan sonra ne yapacaksınız?

-Siyasete dönmeyi düşünmüyorum. Ama bu acının bitmesi için çalışacağım, elimden geleni yapacağım.

***

Komisyon üyeleri yoldaydı ve Ağar''ın avukatları komisyonun ziyareti öncesi Ağar''la görüşmek için dışarıda bekliyorlardı. Müsaade aldım ve kalktım. Daha uygun bir zamanda uzun uzun konuşmak için sözleştik ve vedalaştık.

Mehmet Ağar, Yenipazar K-1 Tipi Kapalı Cezaevi''nde ''yatan'' herhangi bir mahkum değil.

Adalet ve İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve DYP/DP Genel Başkanlığı yapmış bir isim.

Yaptığı görevler, aldığı pozisyonlarla Türk siyasetinin önemli bir figürüdür Mehmet Ağar.

Yıllardır hakkında yazılıp-çizilenler, Türk Milleti adına karar alan yargı tarafından araştırıldı ve yargı, Mehmet Ağar''ın cezalandırılmasına hükmetti.

Az ya da çok, haklı ya da nahak, Ağar''da şu an bu cezayı çekiyor.

Özgürlüğü sonrası hakkında yapılacak iddialar için biraz daha ölçülü hareket edilmeli.

Şundan…

Susurluk diye bir çete var ve bu çete gayr-i meşru işler yapmışsa, bu işlere göz yuman tepe siyasi aktörler elini kolunu sallaya sallaya gezerken, hala kendi hesabına düşeni ödemiş Mehmet Ağar a yüklenmek, hafiflik olur.

Kararın kesinleştiği gün yaptığı açıklamayı hatırlayalım:

(…)

''Ben bunu bir görev kusuru olarak görüyorum ve terörle mücadelede devlete yardımcı olacaksa bu süreci de bir görev olarak addediyorum. (…) Sonuçta böyle bir tecelli olmuşsa bu önce Allah''tan sonra devletten gelendir. Buda bizim başımızın üzerinedir. (…) Bu vatan toprağında geçireceğimiz bu sürede vatanımızın toprağı olduğu için gayet huzur içerisindeyim. Allah devlete millete zeval vermesin. ''

''Komplo'' demedi, ''Beni bitirmek istiyorlar'' diye feveran etmedi.

Devlet adamına yakışır bir açıklama yaptı ve mütevekkil bir şekilde cezaevine girdi.

Bundan 13 sene önce cezaevine uğurlanan bir belediye başkanı da aynı vakarla girmişti cezaevine. Şimdilerde o belediye başkanı, Başbakan olarak Türkiye''nin yüzünü ağartıyor.

Mehmet Ağar, devlet kademesinde ve siyasette istediği noktalara gelmiş ve sonrasında da köşesine çekilmiş bir isim.

Çekilmemeli, hatta çekilse de buna müsaade etmemeli.

Güvenlik veya demokrasi eksenli, Kürt meselesi ve terör sorunu hakkında Mehmet Ağar''ın tecrübeleri önemli.

Uzunca bir dönem Kürt meselesi konusunda sahada görev yapmış, şimdilerde de ciddi okumalar ve araştırmalar yapan bir ismin, Kürt meselesi ve Türkiye''nin terör sorunu konusunda ne söylediğine mutlaka kulak verilmeli.

Mehmet Ağar''ı neden ziyaret ettim?

Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırının olduğu bir kültürden geliyorum. DP Genel Başkanlığı döneminde Sayın Ağar''la ''içtiğimiz kahveler'' için bile olsa, bu ziyareti yapmam gerekiyordu.

Nasıl bir Mehmet Ağar gördüm?

Yıkılmış, çökmüş bir Mehmet Ağar görmeyi zaten beklemiyordum ama bu kadarını da hiç ummuyordum.

Çok dinamik ve formda.

Kendine iyi bakıyor.

Spor yaparak bedenini, ibadetlerle de ruhunu besliyor.

Sürekli mütebessim ve rahat.

Tarlasından bağından dönen köylülerin, cezaevi önünden geçerken topladıkları mahsullerden kendisine de göndermesi, Mehmet Ağar''ı çok mutlu ediyor.

İsim isim saymak doğru olmaz i ama Mehmet Ağar''ı ziyaret eden isimleri sıralamaya kalksam hem niceliğe hem niteliğe çok şaşırırsınız. Cemaat, tarikat temsilcilerinden iş dünyasına, yeşil sahalardan magazin camiasına kadar pek çok isim Mehmet Ağar''ı ziyaret etmiş. Her faniye nasip olmaz bu kadar kara gün dostu.

Yenipazarlılar halinden memnun.

İlçeleri, başta Mehmet Ağar olmak üzere önemli bir ismi ve o ismi ziyarete gelenleri ağırlıyor hem de bu sayede ilçeleri tanınıyor.

Ağar''ı ziyarete geldiğimi söylediğim bir hanım teyze kendisini de götürmem için o kadar ısrar etti ki, hani neredeyse elime kapanacaktı.

Nedenini sorduğumda verdiği cevap manidardı: O bize, ülkenin emanetidir ''guzum'' gidip bi'' hoş geldin diyemedik.''

11 yıl önce
Mehmet Ağar"ın formülü: Namaz, spor, kitap
Derviş"e güvenimiz tam olamıyor!.
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!