Adalet Bakanı Ergin, Şırnak'a bağlı Kuşkonar ve Koçağılı köylerinin 26 Mart 1994'te F-16'larca bombalanmasına ilişkin soruşturmanın yeniden açılabileceğini söyledi. 30 köylünün öldüğü olayla ilgili AİHM, Türkiye'yi yaklaşık 6,5 milyon lira tazminata mahkum etmişti
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Şırnak'ta köylerin bombalanmasına ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Türkiye aleyhine verdiği karar sonrası 'İstenirse soruşturma yeniden açılır' açıklaması yaptı. Temaslarda bulunmak üzere Fransa'nın Strasbourg şehrine gelen Ergin, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland ile görüştü. Yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenleyen Ergin ve Jagland gazetecilerin sorularını yanıtladı.
AİHM'in 1994'te köy bombalanmasına ilişkin Türkiye aleyhinde verdiği kararın hatırlatılması üzerine Ergin, '2013'te 4'üncü yargı paketi içinde etkin soruşturma yapılmadığından bahisle AİHM'de ihlal kararından sonra taraflar isterse soruşturma tekrar açılabilecek. Bu nedenle AİHM'den çıkan kararla ilgili soruşturma tekrar başlayacaktır' ifadelerini kullandı. 26 Mart 1994 tarihinde Şırnak'ın Kuşkonar ve Koçağılı köyleri TSK'ya bağlı savaş jetlerince bombalanmış, olayda 30 köylü hayatını kaybetmişti. Bu köylülerin yakını 38 kişi, ölümlerle ilgili AİHM'e başvurmuş ve mahkeme, 'Saldırıyı PKK yaptı' açıklaması yapan Genelkurmay'ı dikkate almayarak Türkiye'yi mağdurlara toplamda 2 milyon 305 bin Euro (6 milyon 450 bin TL) tazminat ödemeye mahkum etmişti. Adalet Bakanı Ergin, Fransa'da, soruşturmanın tekrar başlatılacağı sinyalini vermiş oldu.
Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru sürecinin başladığını hatırlatan Adalet Bakanı Ergin, şunları söyledi: 'Uzun yargılamalardan kaynaklı şikayetlerden 4000 dosya var Strasbourg'da. Mahkeme 2600'ünü Türkiye'de kurulan komisyona iletti. Bunun 1600'ü karara bağlandı. Geçen yıl AİHM'ne yapılan şikayetlerde 16 bin 900 dosya ile Türkiye, Rusya'nın ardından ikinci ülkeydi. Tedbirler sonucu dosya sayısı 12 bin 450'ye inmiştir. Bir yılda yüzde 25'lik azalma kaydedildi. Bu iniş hızı devam edecek.'
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland ile 'ifade ve basın özgürlüğü' konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını belirterek, 'Türkiye bu konuda her geçen gün ilave adımlar atan bir ülke. Biz Avrupa Konseyi'nin kurucu ortaklarındanız. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin altında imzamız var. AİHM'nin yargı yetkisini tanımış bir ülkeyiz' dedi. 4'üncü yargı paketi ile hem Terörle Mücadele Yasası'na hem de Türk Ceza Yasası'na çok önemli bir kriter getirildiğini vurgulayan Ergin, 'Türkiye'de artık düşünceyi ifade etmek, yazı yazmasından dolayı ceza görmek, tarihe karışmıştır. Söylediğiniz sözün, yazdığınız yazının suç olması için, cebir şiddet veya tehdit içeren işlemleri meşru gösterecek, övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde ifadelerin kullanılması şartı vardır. Bir söz, bir ifade, bir yazı, bu kriterleri barındırmıyorsa ondan dolayı hiç kimse Türkiye'de ceza almayacaktır. Bu kriterler, AİHM'nin kriterleridir' diye konuştu.
Basın toplantısında Adalet Bakanı Ergin'in konuşmasının ardından söz alan ve 'Türkiye ile çok iyi bir diyalogumuz var' diyen Jagland ise Türkiye'deki reformlarla ilgili olarak, muhatabından bilgi aldığını ifade etti. Jagland, Türkiye'nin reformların sürdürülmesi konusundaki kararlılığının altını çizerek, reformların somut sonuç vermeye başladığını söyledi. Türkiye'den Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yapılan başvuruların azaldığına dikkati çeken Jagland, 'Türkiye'de alınan önlemler sayesinde birçok konu Türkiye içinde çözülebiliyor artık. Ülkeniz çok önemli gelişmeler kaydetti' şeklinde konuştu.
Türkiye'den AİHM konusunda iki önemli adım geliyor. Ankara, Avrupa İnsan hakları Sözleşmesi'ne ek 16'ıncı protokolü bu hafta Strasbourg'da imzalayacak. Sözleşme, taraf devletlerin Anayasa Mahkemesi, Yargıtay veya Danıştay gibi yüksek yargı organlarına, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde tarif edilen temel hak ve özgürlüklerin uygulanması veya yorumuyla ilgili olarak AİHM'e görüş sorma hakkı tanıyor. Protokol şu ana kadar Avrupa Konseyi üyesi 47 devletten sadece 8'i tarafından imzalandı. Türkiye protokolü imzalayan 9'uncu ülke olacak. Diğer yandan Türkiye, AİHM kararlarıyla ilgili veri tabanını Türkçeleştirecek. Bugüne dek yalnızca İngilizce ve Fransızca olan veri tabanı bundan böyle kademeli biçimde Türkçe'ye de çevrilecek.