|

Daha etkin milli güvenlik sistemi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MİT’in İstanbul’daki yeni “Kale”sinin açılışında istihbaratı “Türkiye’nin kilit silahı” olarak niteledi. Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri, Dışişleri ve MİT’in sırt sırta vererek mücadele etmesini amaçladıklarına dikkat çeken Erdoğan, “Daha etkin ve daha iyi koordine edilen bir milli güvenlik sistemi geliştiriyoruz” dedi.

Haber Merkezi
01:00 - 27/07/2020 Pazartesi
Güncelleme: 22:31 - 26/07/2020 Pazar
Yeni Şafak
Recep Tayyip Erdoğan
Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) İstanbul Bölge Başkanlığı Yeni Hizmet Binası Açılış Töreni’nde konuştu. Yeni hizmet binasının ülke ve teşkilat için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, bilginin ve bilgiyi kullanmanın en etkili silaha dönüştüğü bir dönemde istihbaratın öneminin çok daha arttığını vurguladı.
“Ülkemizin bir süredir verdiği tarihi mücadelede ilk hedef alınan kurumlarımızın başında Milli İstihbarat Teşkilatımızın geliyor olması tesadüfi değildir. İstihbaratı çökertilmemiş bir ülkenin işgali ya mümkün değildir ya da fevkalade ağır maliyetlidir” dedi.

BÖLGESEL VE KÜRESEL GÜÇ

Erdoğan, dış istihbaratta giderek genişleyen etki alanı sayesinde Türkiye’nin tüm platformlarda bölgesel ve küresel bir güç olarak yerini almaya başladığını söyledi. Türkiye’nin çıkarları nerede vaziyet alınmasını gerektiriyorsa MİT’in hemen orada faaliyetlerini yoğunlaştırdığı dile getiren Erdoğan, “İstihbarat diplomasisi alanındaki başarılarımız sayesinde diğer çalışmalarımızı da daha güçlü ve kararlı şekilde yürütebiliyoruz. Hamdolsun her alanda olduğu gibi istihbaratta da zoru başardık. 2023 hedeflerimiz doğrultusunda sürekli yeni yetenekler kazanmaya odaklanan Milli İstihbarat Teşkilatımızın teknolojik kapasitesini artırdık, fiziki şartlarını da geliştirdik” diye konuştu.

DAHA DA GÜÇLENDİRECEĞİZ

, teşkilatın hukuki mevzuatını da güçlendirerek, istihbari ve operasyonel çalışmaları için gerekli altyapıyı oluşturduklarına dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Bu çerçevede yaptığımız yatırımlar sayesinde teşkilatımız İHA, SİHA, istihbarat gemisi, istihbarat uçağı, uydu gibi pek çok yeni teknik kabiliyete kavuşarak görünmeyeni görünür kılma yolunda mesafe kaydetti. Büyük ve güçlü Türkiye yolunda verdiğimiz tarihi mücadelede istihbarat bizim kilit silahımızdır ve öyle olmaya da devam edecektir. İstihbaratı olmayan bir devlet, bir millet yok olmaya mahkumdur. Rakiplerimizin birkaç adım önünde olmak, gelebilecek tehditleri önceden fark etmek ve buna göre pozisyon almak ancak sağlıklı istihbarat akışıyla mümkündür. Önümüzdeki dönemde bu vasfımızı daha da güçlendirmekte kararlıyız.”

DAHA ETKİN MİLLİ GÜVENLİK SİSTEMİ

Sürekli değişen dengeleri ve yeni tehdit alanlarını analiz etme yeteneğini güçlendirmesi için teşkilata her türlü desteği vermeyi sürdüreceklerini anlatan
, “Milli Savunma Bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız ve Milli İstihbarat Teşkilatımız arasındaki iş birliğini daha da geliştirmek mecburiyetindeyiz. Milli güvenlik ihtiyaçlarımızı tam manasıyla ancak bu kurumlarımız arasındaki kusursuz uyumla karşılayabiliriz. Yeni yönetim sistemimizin sağladığı imkanları kullanarak Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tehditleri bertaraf etmeye yönelik daha etkin ve daha daha iyi koordine edilen bir milli güvenlik sistemi geliştiriyoruz.”

MiT’in yeni KALE’si


MİT’in en önemli ünitelerinden biri olduğu belirtilen İstanbul Bölge Başkanlığı binasının, giderek büyüyen personel kapasitesi ve artan faaliyet alanlarını karşılayacak düzeyde. Söz konusu inşaatın MİT’in fiziksel imkanlarını, istihbarı kapasitesiyle uyumlu hale getirme hedefi çerçevesinde Ocak 2020’de açılışını yaptığı ana karargah binasından sonra ikinci önemli açılış olduğu ifade edilirken, teşkilatın projeyi tasarlarken, tarihin her döneminde stratejik öneme sahip olan İstanbul’un istihbarı çalışmalar açısından oynadığı rolü dikkate aldığı kaydedildi. Ankara’daki “KALE” adlı binaya benzer şekilde yatay bir mimari ile inşa edilen binada, kompartımantasyon ve koordinasyon dengesi azami düzeyde gözetilerek ortak çalışmalar amacıyla çok sayıda toplantı salonu tasarlandı. Modern ve akıllı bir bina olarak inşa edilen yapıda, yerleşke içinde geniş bir konferans salonu, atış poligonu ve spor merkezleri de bulunuyor. Öte yandan, MİT İstanbul Bölge Başkanlığı Hizmet Binası’nın maksimum güvenliği sağlayacak şekilde tasarlandığı ve her türlü kara ve hava saldırılarına karşı koyabilecek bir tahkimata sahip olduğu da bildirildi.

Türk toprağı kimliğini sindirmekte zorlanıyorlar

Türkiye’nin, en önemli milli kurumlarından olan istihbaratının ayakta kalması ve milletin yeri geldiğinde canı pahasına ortaya koyduğu mücadele sayesinde son dönemdeki imtihanlarından alnının akıyla çıktığına işaret eden Erdoğan, “Bu süreçte İstanbul diğer özelliklerinin yanı sıra istihbarat konusundaki özel konumuyla da öne çıkmıştır. Hiç şüphesiz İstanbul sadece Türkiye’nin değil, dünyanın merkezi konumundadır. Burada attığımız her adım yaptığımız her faaliyet, dünyanın tamamının ilgisini çekiyor. Tarihin her döneminde küresel bir geçiş ve ticaret noktası vasfıyla stratejik öneme sahip olan İstanbul, bugün de aynı cazibesini sürdürüyor” diye konuştu.

KABULLENEMİYORLAR

Erdoğan, her büyük medeniyet ve devlet gibi ecdadın da İstanbul’a sahip olmanın hayalini kurduğunu ve bu uğurda büyük mücadeleler verdiğini hatırlatarak, “Ecdadın hayalini gerçekleştirmek Fatih Sultan Mehmed Han’a nasip olmuştur. Fethin üzerinden asırlar geçmesine rağmen hala İstanbul’un Türk milletinin ve Müslümanların elinde olmasının kabullenilemediğini görüyoruz. Son olarak
ibadete açma sürecimizde İstanbul’un 1453’ten beri süren Türk toprağı kimliğini sindirmekte zorlananlar bulunduğuna bir kez daha şahitlik ettik” dedi.


Soluğumuz enselerinde

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatın yürüttüğü istihbarat diplomasisi ve ortak operasyonlarıyla bugüne kadar 100’ü aşkın FETÖ’cünün ülkeye iadesini de sağladığını belirterek, konuşmasına şöyle devam etti: “Aynı şekilde teşkilatımız, ülkemizdeki FETÖ yapılanmasının deşifre edilmesini sağlama yanında, örgütün yurt dışındaki finans, lojistik, eğitim faaliyetlerinin engellenmesinde de ciddi başarılar elde etmiştir. Terör örgütü mensupları artık biliyorlar ki dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin soluğu enselerindedir. Kendine özgü çalışma yöntemleriyle PKK’nın tarihinin en büyük darbelerini almasında da teşkilatımızın çok büyük emekleri vardır.

PKK HAREKET EDEMEZ HALDE

“Milli İstihbarat Teşkilatımızın, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ve Emniyet Teşkilatımız ile yurt içinde ve yurt dışında yürütmüş olduğu ortak operasyonlar sayesinde PKK lider kadrosu adeta hareket edemez hale getirilmiştir. Irak’ta Pençe Harekatı’nda, Suriye’de Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekatlarında, Libya’da ve diğer pek çok yerde teşkilatımızın nasıl canla başla çalıştığını yakından biliyoruz. Bunlar aynı zamanda devletimizin tüm kurumlarıyla ahenkli bir şekilde hareket ettiğinde nasıl tarihi başarılar elde edebileceğimizin de örnekleridir.

HAFTER’İ MİT DURDURDU

“Çatışma bölgelerinde elde ettiğimiz kazanımlar, diplomatik alanda ülkemizin masaya daha güçlü oturmasını, milli menfaatlerimizi daha etkili savunabilmemizi sağlıyor. Özellikle Suriye’de teröristlerin sınırlarımızdan temizlenmesi, güvenli bölgeler oluşturulması, göçe zorlanan halkın güvenliğinin temini, hareket alanlarında ordumuza destek sağlanması gibi pek çok görev teşkilatımızca eksiksiz ifa edilmiştir. Libya’da da siyasi çözüm yerine askeri yolları benimseyen darbeci Hafter’in ilerleyişinin durdurulmasında Milli İstihbarat Teşkilatımızın sağladığı istihbari ve operasyonel destek oyun değiştirici role sahiptir.”

Bizden yardım isteyenlerin sayısı artıyor

Türkiye’nin özellikle son 4 yılda yurt içinde ve yurt dışında yürüttüğü sonuç alıcı operasyonlarında teşkilatın çok büyük katkıları olduğuna dikkati çeken Erdoğan, “DEAŞ başta olmak üzere küresel düzeyde faaliyet gösteren terör örgütleriyle geniş bir coğrafyada sürdürdüğümüz etkin mücadele birçok devleti bizimle iş birliği yapmaya yöneltmiştir. Kaçarılan vatandaşlarının kurtarılması için bizden yardım talebinde bulunan ülke sayısı da giderek artıyor. Son olarak bir İtalyan vatandaşının Somali’deki teröristlerin elinden kurtarılması devletimizin gücünü bir kez daha göstermiş, itibarını da artırmıştır” diye konuştu.

Abbas’la görüştü

Cumhurbaşkanı
, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile telefonda görüştü. İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, görüşmede, Mahmud Abbas, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin açılışı dolayısıyla duyduğu memnuniyeti ifade etti. Abbas, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Türk milletine tebriklerini ileterek, bu tarihi gelişmenin İslam alemi için hayırlı olması temennisinde bulundu. Türkiye-Filistin ilişkileri ve bölgesel gelişmelerin de ele alındığı görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’nin Filistin’e desteklerinin devam edeceğini ifade etti.
#MİT
#İstihbarat
#Güvenlik
4 yıl önce