|

Otoparktan önce mafyasıyla tanıştık

Geçmişte, daha otoparkla tanışmadan mafyasıyla tanıştığımız ülkemizde bugün de ana yollar trafik çilesiyle boğuşurken ara sokaklar park kavgalarına ring oluyor. Ilja Irmscher ve arkadaşlarının hazırladığı Otopark Tasarımı isimli kitap Türkiye’de ilk kez otopark yapıları sorununu kapsamlı bir şekilde ele alıyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 26/07/2015 dimanche
Güncelleme: 19:24 - 25/07/2015 samedi
Yeni Şafak

ılmaz Erdoğan'ın yazıp yönettiği 'Sen Hiç Ateşböceği Gördün mü?'de yakın dönem Türkiye tarihindeki toplumsal çözülmelere şahit oluruz. Orada Gülseren'in annesiyle yaşadığı şöyle bir diyalog vardır: Annesi Gülseren'in üstü başı parçalanmış görünce “Üstün niye yırtık senin. Yine kavga mı ettin? Bu sefer kiminle?” diye sorar. Gülseren de “Otopark mafyasıyla” der. “Otoparkla ne işin olur senin bizim arabamız yok ki!” cevabını alan Gülseren çok basit bir şeye itiraz etmişti aslında. Bin yıllık sokaklarına bir yerlerden birileri gelip otopark mafyası olarak sokağa park eden araçlardan para almaya başlamıştı. Galiba otopark kelimesini o tarihlerden itibaren daha çok kullanır olduk. Ama biz otoparktan önce mafyasıyla tanıştık. Bizi bu otopark meselesine çeken ise Yapı Endüstri Merkezi'nin (YEM) çıkardığı 'Otopark Tasarımı' isimli kitap oldu. Ülkemizin otopark durumuna bir göz attık.



ARACI OLMAYANLARIN DA SORUNU


Tüm dünyayı olduğu gibi Sanayi Devrimi ülkemizi de etkiledi. Motorlu araçların seri bir şekilde üretilmeye başlaması, bir yandan dünyamızı küçültürken hâlihazırda içinde yaşadığımız sokakları da dayanılmaz hale getiriyordu. Yanlışlıkla çıkan tarihi ahşap ev yangınlarından sonra geri kalan araziye hep otopark yapıldı nedense. Otopark mafyası çatışmaları gazete sütunlarında yansıyan rutin haberler haline gelmişti. Sonrasında şehirleşmenin doğurduğu otopark sorununu belediyeler farklı projelerle çözmeye çalıştılar. Bugün, otopark sorunu için hem yerel yönetimler hem de özel teşebbüsler girişimde bulunuyor. Yapılacak otoparkın çevresel düzenlemeye de uygun olması gerekiyor. Şehrin dokusuna uygun otoparkların yapıldığını söylemek mümkün.



PARK ET DEVAM ET


Şehirlerdeki metro gibi toplu ulaşım araçlarının gelişmesiyle beraber 'park et devam et' tipi otoparklar da giderek artıyor. Bu otoparklar sayesinde aracınızla bir yere kadar geliyor, buraya aracınızı park edip metroyla yolunuza devam ediyorsunuz.



OTOPARKSIZ AVM DÜŞÜNÜLEMEZ


Her alışveriş merkezinin ve plazanın altı geniş ve rahat bir otopark. Eskiden küçük de olsa bir işletme açılırken otopark düşünülmezdi, şimdiyse kaçınılmaz oldu. Yer altı otoparkları ve çok katlı otoparklar da zamanla otopark sorununa bulunan çarelerden oldu. Şimdi ise çok katlı otomatik otoparklar gündemde. Asansörlerden birine parkettikten sonra, aracınız yatay taşıyıcılar ve döner platformlarla boş katlardan birine yerleştiriliyor.



ELEKTRİK DE ÜRETİYOR


Şehirde spor ve yürüyüş alanlarına hatta sanat etkinlikleri alanlarına sahip otoparklar bile yapılmaya başlandı şimdi. İlginç bir otopark da Gediz Üniversitesi öğrenci otoparkı. Otoparkta rüzgar ve güneşten aynı anda elektrik üreten hibrit santral kuruldu. 2.2 milyon TL maliyetli çevreci tesisle yılda 350 bin TL tasarruf edilecek, 450 ton karbon salınımı önlenecek.



Otoparklar da tasarlanır


İspark, otopark sorunlarını çözmek için şehirde farklı alternatiflere başvuruyor. Bunlardan biri de 50 metrekarelik bir alanda 20 aracın park etmesine imkan sağlayan teknolojik otoparklar yani Apart Parklar. Bayrampaşa, Gaziosmanpaşa, Eyüp, Sancaktepe ve Kağıthane'de yapılacak Apart Parklarda sokak sakinlerine otopark hissesi verilmesi planlanıyor. Apart parklar şu an araç sayısı sınırlı olan hastane bahçelerinde kullanılıyor.



Doğru şehirleşme mümkün

Yapı Endüstri Merkezi'nin (YEM) 'Otopark Tasarımı' kitabının amacı mimarlar, mühendisler, trafik planlamacıları, proje geliştiricileri, yatırımcılar, kentsel ve yerel politikacılara bu işlevsel yapıları en iyi şekilde tanıtmak ve tasarım rehberi sunmak. Doğru şehirleşmenin mümkün olduğunu herkese göstermek. Kitapta, otoparkların tüm işlevsel özelliklerine rağmen nasıl birer estetik ve teknolojik mimarlık şaheserine dönüşebildiklerini bulabilirsiniz.



Buluşma noktaları

Otopark Tasarımı kitabında Türkiye'den de üç tane başarılı otopark örneği var. Bunlardan ilki Şişhane'deki yeraltı otoparkı. 950 araçlık bir kapasiteye sahip olan otopark, işlevselliğiyle dikkat çekiyor. Otoparkın üstüne inşa edilen Şişhane Parkı ise muhteşem bir İstanbul manzarası vaat ediyor. İzmir Alsancak Otomatik Otoparkı tamamen çelik konstrüksiyondan üretilmiş. Türkiye'nin en büyük ve en modern tam otomatik otoparkı ilerideki projelere de referans oluyor. Türkiye'den bir diğer örnekse Cihangir Kapalı Otoparkı. Peyzajı ve yeşil alanların yanı sıra spor ve yürüyüş alanlarıyla çok işlevli olan bu otoparkın etkinlik merkezi ve sergi alanı da var. Bu otopraklar çevre dostu, işlevsel, ekonomik ve pratik otopark yapısı çözümleri sunuyorlar.


#Otopark Tasarımı
#İspark
#otopark sorunu
il y a 9 ans