
İÜC Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Doğanay Tolunay: 'Vatandaşlar olarak bizlerin artık ormanda ve yakınlarında bırakın mangal yapmayı, kıvılcım çıkartabilecek her türlü faaliyetten uzak durmamız gerekli hatta taşa çekiçle dahi vurmamalıyız' Dr. Öğr. Üyesi Merih Göltaş: 'Yangınların yaklaşık yüzde 50'sinin ihmal, yüzde 10'unun kasıtlı, yüzde 10'unun yıldırım gibi doğal nedenlerle, yüzde 30’unun ise faili meçhul kaynaklı çıktığı görülüyor'
Orman Genel Müdürlüğünün verilerine göre, ülke genelinde 1-30 Haziran'da 612'si orman, 951'i zirai alan olmak üzere toplam 1563 yangın çıktı.
Bu yangınların 499'u tarım alanlarından başlayarak ormanlara sıçrarken yalnızca 27-30 Haziran döneminde 147 orman ve 195 zirai alan yandı.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Doğanay Tolunay, dikkatsizlik ve ihmal sonucu yaz aylarının da etkisiyle artan yangınların alınacak tedbirlerle önlenebileceğini anlattı.
İhmal ve dikkatsizliklerden binlerce hektar ormanın yandığını anlatan Tolunay, bakımsız araçların metal aksamlarının sürtmesinden, demir yollarında trenlerin frenlemesinden, balya makinesi ve biçerdöverlerden yangınlar çıkabildiğini dile getirdi.
Orman yangınlarının yüzde 90'ının insan kaynaklı olduğunu vurgulayan Tolunay, 1990'lı yıllarda 1500 kadar olan yıllık yangın sayısının son 10 yılda 2 bin 700'e çıktığını, 2024 yılında ise 3 bin 800 yangının kayıtlara geçtiğini, aynı günde 100 yangın çıkabildiğini dile getirdi.
Yangınlarda ekosistemin yok olduğuna işaret eden Tolunay, yanan alanların yeniden ormanlaşmasının onlarca yıl aldığını anlattı.
Yangınlar sonucu çevre kirliliğinin oluştuğunu, yok olan ormanlar ve bitki örtüsü nedeniyle çevre felaketlerinin yaşandığını dile getiren Tolunay, ormanların iklim değişikliğiyle mücadelede en önemli faktörlerden biri olduğunu, yangınların doğadan insana veya doğadan doğaya bütün olarak besin zincirini de olumsuz etkilediğini ifade etti.
İlk önce yangınların çıkmasının önlenmesine odaklanılması gerektiğini ifade eden Tolunay, her doğal afetten sonra her şeyi unutup bir sonrakine kadar yapılan çalışma ve bilinçlendirmelerin eksik olduğunu sözlerine ekledi.
'Mega yangınlar' dünyada hızla artıyor
Aynı fakültenin Orman Mühendisliği Bölümü'nden Dr. Öğr. Üyesi Merih Göltaş da orman yangınlarıyla savaşmanın en etkili yolunun çıkmasını engellemek olduğunu söyledi.
Göltaş, topoğrafya, iklim ve insan faktörünün belli şartlarda bir araya gelmesiyle yangınların çıktığını dile getirerek, mangallı pikniklerde dikkatli ve duyarlı olunması ve seyir halindeyken aracın camından izmarit atılmaması gerektiğinin altını çizdi.
İklim değişimi nedeniyle artık büyük yangınlara karşı mücadelede son derece dikkatli olunması gerektiğine işaret eden Göltaş, 2021 yılına kadar yıllık ortalama 10 bin hektarlık alan yanarken sadece 2021 yılında 14 yılda yanan alan kadar olan 140 bin hektarı kaybettiklerini, bunun da "mega yangınlar" olarak literatüre geçtiğini anlattı.
Göltaş, Kovid-19 sonrasında insanların yoğun şekilde doğaya yönelerek vakit geçirdiklerini, dikkatsizlik ve ihmalin de etkisiyle orman yangınlarında nispeten artış meydana getirdiklerini kaydederek, kasıtlı orman yangınları konusunda hukukta son derece caydırıcı cezaların olduğunu anlattı.
Anayasa'da affı bulunmayan tek suçun orman yakmak olduğuna dikkati çeken Göltaş, ihmal kaynaklı veya istemeyerek bile yangına sebep olunsa bunun hukuki sonuçlarının, yaptırımlarının ve hapis cezalarının bulunduğunu dile getirdi.
Göltaş, orman yangınlarının daha geniş alanlara yayılmasını engellemek amacıyla bazen orman mühendisleri tarafından belli yöntem ve planlama dahilinde karşıt ateş yakıldığını söyledi.
Bunun vatandaşlar tarafından yanlış anlaşılması sonucunda pek çok orman çalışanı veya mühendisin afet bölgelerinde tepki gördüğüne işaret eden Göltaş, Orman Genel Müdürlüğünün yangınlar sırasında müdahale için gönüllü vatandaşlara hem teorik hem de uygulamalı eğitim verdiğini anlattı.
Dr. Öğr. Üyesi Göltaş, Türkiye genelindeki 131 bin gönüllüye gerekli ekipmanın verildiğini, Genel Müdürlüğün çatısı altında, onların yönlendirmeleriyle hareket ettiklerini sözlerine ekledi.









