Kulübe sezon başında katılan iki Afrikalı futbolcu Fildişi Sahili vatandaşı Bambara Arjuva Yives ile Malili Hamidou Coulibaly, ülkelerindeki sıcak havaya rağmen kısa sürede takıma uyum sağladı. Sıfırın altında 25 derecelik dondurucu soğuklarda antrenmanları aksatmayan Yives ile Coulibaly, kar kış demeden takımlarının başarısı için ter döküyor.
Sarıkamış Gençlerbirliğispor Kulübü Başkanı Yavuz Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iklim şartları olarak diğer bölgelere göre Sarıkamış'ta koşulların daha ağır olduğunu söyledi. Özellikle kış mevsiminde aşırı soğuk ve kar yağışı nedeniyle büyük fedakarlıklarla çalışmalarını yürüttüklerini belirten Çelik şu ifadeleri kullandı
- "Kar, kış, buz gibi şartlar altında yabancı oyuncularla birlik beraberlik ortamında çok güzel bir kaynaşma sağladık. Grubumuzda oynadığımız 8 maçı da kazanarak çok güzel bir ivme yakaladık."
Başkan Çelik, maddi imkansızlıklar, yeterli tesisin olmayışı ve futbolcuların zorlu hava koşullarında mücadele etmelerinin tek amacının Bölgesel Amatör Lig'e çıkmak olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
- "Sarıkamış'ta sıcaklık sıfırın altında 25 dereceye kadar düşüyor ama biz idmanlarımızı sürdürüyoruz. Hedefimiz, Allah nasip ederse ligimizde şampiyon olarak Bölgesel Amatör Lig'e çıkıp, daha sonra 3. Lig'e kadar tırmanıp profesyonel olmak. Afrikalı oyuncularımız Yives ve Coulibaly çok sıcak yerden çok soğuk coğrafyaya geldi, gerçek manada sıkıntı yaşadılar. Halen ısınmak için mücadele veriyorlar. Şu anda onlara transfer teklifi de var. Onlar Sarıkamış'ın buz gibi ortamı olmasına rağmen sıcak insanlarından ayrılmak istemiyor. Ancak bizim onları burada tutabilmemiz için maddi desteğe ihtiyacımız var."
Fildişi Sahili vatandaşı olan ve Türkiye'de farklı kulüplerde top koşturan Bambara Arjuva Yives de soğuk iklime alışmanın zor olduğuna değinerek şu ifadelerle devam etti:
- "Sarıkamış'ta hava soğuk ama insanlar sıcak. Bu yüzden biz bu takımda şampiyon olmak istiyoruz. Burada futbol oynamak zor ama bu takımla kazanmak istiyoruz. Buralar çok soğuk ama yapacak bir şey yok."