|
Sen o kadar güzelsin ki...

Gün geliyor bakmaya doyamıyorum!

Tutunuyorum bana uzanan ellerine, unutuyorum her şeyi seninle…

Sen o kadar renkli, o kadar hareketli ve heyecan vericisin ki…

Seninle her an, bir ömre bedel sanki!

Her zaman içimi ısıtan gülen yüzünle,

Kimi zaman tenimi ıslatan hüznünle…

Tarifi imkansız güzellikteki sabahlarınla,

Büyüne kapıldığım loş akşamlarınla...

Bitmek bilmeyen enerjinle,

Bitmesini hiç istemediğim gecelerinle…

Sen öylesine güzelsin ki…

Sanki dünyanın her rengi senin üzerinde!

Beyazlara bürünsen bile…

İstanbul, gelin gibiydi geçen hafta!

Yazına da kışına da aşığım ben bu şehrin… Öylesine güzel manzaralar getiriyor ki insanın gözünün önüne, mükemmelden öte! Yapmanız gereken sadece bir köşeden izlemek… İster en yüksek tepesinden, ister boğazın herhangi bir yerinden! Ya da o lapa lapa yağan kar altında, İstiklal''in başından Tünel''e kadar her adımda… Bence en şanslı kar taneleri İstanbul''a düşüyor! Şansları gördükleri güzelliklerden… Çarşamba günü öğle sonrası Fatih Sultan Mehmet Köprüsü''nün Avrupa yakasındaki Yıldız Üniversitesi Sosyal Tesislerindeydim! Boğazın o yeşil-gri tondaki suyuna düşen her kar tanesinin keyfini çıkardım desem yalan olmaz herhalde… Elimde kahvem, önümde cam! Camın ardında sanki hayat durmuş gibiydi… Koskoca köprüde sadece üç beş araba, karşı kıyıda ise hareket eden neredeyse hiçbir şey… Kareme giren bilmem kaç gros tonluk bir tanker, sanki fotomontaj gibiydi! O koyu bordo- açık gri demir pas yığını öyle renkli ve güzel ilerliyordu ki, anlatamam… Deniz sanki deniz değil, bir haki çarşaftı… Sömestre tatili için İstanbul''dan gidenlere hem üzülüyor hem de teşekkür ediyorum! Yolda, izde, kafe ve restoranların cam önlerinde böylesi güzelliklerin keyfini çıkarmak mükemmeldi… Akşama doğru da Ortaköy''e indim! Yılların Zeliş''inde bir ben vardım neredeyse! Önümde karışık kumpir, yanında demli çayımla bu kez Boğaz Köprüsü''nün İstanbul''un beyazının üstüne düşen ışıklarına daldım… Ortaköy Cami''sinin kartpostallara giren o fotoğrafına nazire edercesine kareler yakaladım kendimce! Sonra Ortaköy''den Beşiktaş''a uzanan o yolu, lapa lapa yağan kar altında neredeyse adımladım… İstanbul''da yaşıyorsanız, mutlaka İstanbul''da kar keyifini sonuna kadar çıkarın! Çıkın evinizden bahçenizden, karışın İstanbul''un karlı yollarına… Deli misin Ahmet Evren demeyin! Emin olun, tarifi imkansız bir keyif bu…

İstanbul''un o keyfini kaçıranlar da üzülmesin bu arada! Kar, yine kapıdaymış… Bilginize

12 yıl önce
Sen o kadar güzelsin ki...
Yapay zeka, insanı sollar mı?
Özgürlük için isyan vakti
Binlerce memurun derece mağduriyetinin çözümü için hala fırsat var?
Oscar ödülleri ve üç film
İkiyüzlü dünyanın 200 günü