|
Ah Özlemcim! Ah arkadaşım!

Özlem Gürses
’i tanırım… Beraber televizyon programı yaptık… Pek çoğuna da birlikte konuk da olduk…
‘İyi insan’
olmanın ötesinde zeki de biridir… Ancak zekâ sahibi olmak, aklını her zaman
‘doğru’
kullanmak anlamına gelmiyor…
Özlem Hanım, aklını ve gazeteciliğini bir kenara bırakmış… İnternette kötü de olsa
‘şaka’
amaçlı yayınlanan uydurma bir haberin üstüne atlamış, televizyon programında
‘gerçekmiş gibi’
dile getirmiş…
Uydurma haberin başlığı
“Bahçeli’nin aşısını yapan hemşire darp edildi”
… Devamında ise
“Gülnaz Şırınga isimli hemşirenin Bahçeli’nin aşısını yaparken canını acıttığı için darp edildiği”
yazıyor…

Ah Özlemcim, hadi haberi araştırma gereği duymadın… Şırınga soyadlı bir hemşire de mi sana tuhaf gelmedi…

Özlem durumu anlayınca özür dilemiş ama bu ilk değildi maalesef… Daha önce de Türkiye’den Çin’e
Ulaştırma ve Altyapı
Bakanı
Adil Karaismailoğlu
tarafından uğurlanan
‘ilk ihracat trenimizin’
İstanbul Halkalı’da yattığını şu sözlerler iddia etmişti:
“Halkalı’da duruyor tren. Çin’e vagon gitmiyor yani. Yolculuk Halkalı’da bitmiş”
… Bu tabii ki doğru değildi, tren yola koyulmuştu ve sonunda da Çin’e vardı… Fakat Özlem Hanım yalan üzerine kurulu haberleri ‘yayan’ gazetecilerden biri oldu…
Özlem Gürses’in iyi niyetinden hiçbir zaman şüphe etmedim. Fakat bildiğiniz gibi,
“Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir”
derler…

Ah Özlemcim ah!

Yalana dolanmayın

Özlem Gürses
’in düştüğü
‘yalan’
tuzağının pek çok kez muhalefet tarafından kurulduğuna rastlıyoruz…
İnternet ‘
trollerinin
’ anonim hesaplardan, hiçbir sorumluluk taşımadan bu işlere soyunmasını bir nebze anlamak mümkün olabilir… Ancak tüm sermayesi ‘
güvenilirlik
’ olması gereken gazeteci ve siyasetçilerinkini imkânsız…
CHP
Grup Başkanvekili
Özgür Özel,
milletvekilleri
Mehmet Ali Çelebi, Özcan Özel
ve
Hüseyin Avni Aksoy’
un parti politikalarını eleştirerek CHP’den istifa etmelerini
“Saray operasyonu”
diye nitelendirmiş.
Önü, arkası, bu kanaate nasıl vardığının ispatı yok… Lafı ortaya atmış ki izi kalsın…
Kara propaganda
denilen kirli oyunun bir parçası…
Siyasi iletişimde abartının yeri yok değil… Ancak bu
“Her söylediğin doğru olsun”
ilkesini bir kenara bırakmayı gerektirmez…

Yalan başkadır, abartı bambaşkadır…

Böyle yalanlar CHP üst yönetimince sık sık dile getiriliyor… Bugüne kadar ispatlayamadıkları gibi yalan olduğu ortaya çıkan, bu nedenle mahkemelerce tazminat cezalarına mahkûm edilmelerine neden olan pek çok
‘çamur’
attılar…
Bunlardan bazıları şöyleydi:
“Saraya giden CHP’li”… “Parayla siyasi parti kuruyorlar”… “Beni dinliyorlar”… “Damadını neden İsrail’e yolladın”… “Erdoğan’ın [Deniz Baykal kasedini] izlediğini gördüm. Kendisine o kaseti izletenler Erdoğan’ı kayıt altına alıyor”… “Çin aşısı 10 gündür Türkiye’de. Aşı, el altından AK Partili siyasilere, aile dostlarına, nüfuslu kişilere yapılıyor”…

Liste uzun… Çok uzun…

Bunun hedef kitlede bir karşılığı olsa yüreğimiz gam yemeyecek. Sizi 70 senedir tek başına iktidar yapmayan ve yüzde 25 bandını aşmanızı sağlamayan seçmen kitlesinin yalanlarınıza itibar etmediğini inşallah bir gün fark eder ve Türkiye’de iktidar partisini de geliştirecek olan
‘doğru bir muhalefet’
çizgisine gelirsiniz…
#Özlem Gürses
3 yıl önce
Ah Özlemcim! Ah arkadaşım!
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi