|
“Bir kitap, bir kitap, bir kitaptır”
Başlık,
Gertrude Stein
’ın
“Bir gül, bir gül, bir güldür”
sözünün uyarlanması. Stein diyor ki: Bir gül, aslında bir gülden çok daha fazlası olabilir. Takdim edeceğimiz kitap da bizce bir kitaptan çok daha fazlası.
Gastronomi
biliminin ve turizminin son yıllarda giderek gelişmesi,
‘kültürel alışveriş
’e hız kazandırarak, ülkelerin kendilerine ait mutfak kültürlerini
markalaştırma
sürecinin de yolunu açtı. Bu doğrultuda ülkeler, otantik ve değer verdikleri yiyecek, içecekleri kullanarak başka ülkeleri etkilemeye çalıştılar. Kendi mutfak kültürlerini pazarlayarak, diğer mutfaklarla aralarında bir bağ oluşturdular. Bütün bunların sonucunda
gastrodiplomasi
kavramı ortaya çıktı.
Tayland, Japonya ve Çin gibi Asya ülkelerinden başlayan
‘gastrodiplomasi hareketi’
, ticari faaliyetleri artırmak ve turizm sektörünü geliştirerek farklı ülkelerle iş birliği yapmak isteyen başka ülkelerin de katıldığı girişimlerle daha görünür hâle geldi.
Örneğin, aslanlar gibi yüzlerce çeşit yemeği bulunan
bulgurumuz
bölgemiz dışına çıkamazken, Peru ‘kinoa’sı bütün dünyaya sanki kerameti sadece ondan sorulurmuş gibi lanse ediverildi.
Japonya ağırlıklı olarak sushisi; her türlü yürüyen canlıyı yiyen Çin, wok kültürüyle; İtalya pizza ve spagettisiyle; Fransa şarabı, çeşitli soslu etleri, peynirleriyle; Almanya sosisi ve birasıyla; İsviçre çikolatasıyla, peyniriyle; Arjantin biftekleriyle ülkelerinin
algısına
, ekonomilerinin gelişimlerine küçümsenmeyecek katkılar getirdiler.
Türkiye’de de bu konuda son yıllarda ciddi kıpırdanmalar var. Bunun en başarılılarından birine bu kitapla tanık oluyoruz:
“Türk Mutfağı: Asırlık Tariflerle”…
Proje danışmanlığını Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından
Fecir Alptekin
üstlenmiş. Cumhurbaşkanı'mızın eşi
Emine Erdoğan
Hanımefendi ile Kültür ve Turizm Bakanımız
M. Nuri Ersoy
’un destek ve katılımlarıyla düzenlenen tanıtım toplantısında tüm ilgililer vardı.
Mehmet Yalçınkaya, Somer Sivrioğlu, Danilo Zanna, Acun Ilıcalı, Çiğdem Simavi, Demet Sabancı, Fatih Karaca, Murat Kolbaşı, Gamze Cizreli
ve
Nadir Güllü
gibi isimler de konuklar arasında yer almışlar.
Bir de kitabı hazırlayan ve katkı sunanlar var: Eser,
Prof. Dr. Mehmet Öz, Prof. Dr. Arif Bilgin, Prof. Dr. Günay Kut, Doç. Dr. Özge Samancı
ve
Dr. Gönül Paksoy
danışmanlığında,
Ebru Erke
’nin koordinatörlüğünde çalışılmış. Ünlü şefler
Ali Ronay, Arda Türkmen, Aydın Demir, Cüneyt Asan, Eyüp Kemal Sevinç, Fatih Tutak, Ömür Akkor, Savaş
Aydemir, Sezai Erdoğan, Sinem Özler, Şemsa Denizsel, Şerife Aksoy, Yılmaz Öztürk, Zeki Açıkgöz
özel tariflerle katkı vermişler.
Kitapta atıksız, fermente, yöresel, yerel, glütensiz özellikleri olan sağlıklı ve alternatif beslenmeye yönelik 218 tarif yer alıyor. Muhteşem fotoğrafları da unutmamak lazım. Zor iştir yemek fotoğrafı çekmek. Büyük bir başarıyla üstesinden gelinmiş. Türk mutfak kültürü, Orta Asya’dan başlayıp Anadolu topraklarına kadar uzanan tarihi süreçte, ürünlerdeki çeşitlilik, uzun ve köklü geçmişle birlikte
Selçuklu
ve
Osmanlı
imparatorluklarının saraylarında sunulan tatlar, yeni tarifler de eklenerek yansıtılmış.
Ülke algısına
çok büyük etki yapan
‘yumuşak güç’
(soft power) konusunda,
gastrodiplomasi
en etkili ve dikkat çekici yollardan birini oluşturuyor. Hanımefendi de konuşmasında,
“İnşallah bu kitap, dünyanın önemli kütüphanelerinde, gastronomi raflarında yer alacağı gibi, kültürel diplomasi alanında da yeni bir köprü olacaktır”
demiş. Ana amaç daha iyi nasıl tanımlanabilir ki?
Turizm Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği
(TURYİD) Başkanı
Kaya Demirer
’in fikrini sordum. Şöyle dedi:
“Bu kitabı çok önemsiyoruz. …Bunun arkasının geleceğini de düşünüyoruz. Esere katkıda bulunan insanların hepsini çok yakından tanıyorum. Çok iyi seçilmiş kişiler. …Önemli olan bu kitabın İngilizce'ye ve diğer yabancı dillere bir an önce çevrilip yurt dışında doğru yerlerde tanıtımının yapılması. Hem basılı halde hem de dijital ortamda.”
Titizlikle hazırlanmış basın bültenindeki minik bir güzellik hatasını söylemeden geçmeyelim:
“Kitap, Türk mutfağının zenginliğini uluslararası alanda tanıtmayı amaçlıyor”
denmiş. Çok iyi ama eksik. Kitap kendi insanımızı da bilgilendirmeyi, mutfağımız konusunda yerli ve millî duyarlılığı artırmayı da hedeflemeli.
Bu bağlamda Demirer’e çok yalın öneride bulunduk. Kitabın, TURYİD’in üyelerini oluşturan müstesna restoranlarda Türkçe ve İngilizce nüshalarının bulundurularak, mümkünse
etkileyici
(influencer) konumundaki müşterilere hediye edilmesi kanımızca çok yerinde bir destek sağlayacaktır. Hem içeride hem dışarıda…
#Gertrude Stein
#Emine Erdoğan
#Fecir Alptekin
#Mehmet Yalçınkaya
#Somer Sivrioğlu
#Danilo Zanna
#Acun Ilıcalı
#Çiğdem Simavi
#Demet Sabancı
#Fatih Karaca
#Murat Kolbaşı
#Gamze Cizreli
#Nadir Güllü
٪d سنوات قبل
“Bir kitap, bir kitap, bir kitaptır”
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi