|
‘İnsan sözünün esiridir’…
Ticari, siyasi ya da bireysel, hangi düzeyde olursa olsun iletişim işleriyle uğraşanların, bence
Hz. Al
i’nin şu bildik sözünü büyük puntolarla yazıp her an görebilecekleri bir yere asmalarında ciddi yarar var: “Söz ağızdan çıkana kadar senin esirindir; ağızdan çıktıktan sonra sen onun esiri olursun.”
Bu kural herkes için geçerlidir ve sonuna kadar bağlayıcıdır. Ancak bir ülkenin kaderinde söz sahibi olmak isteyen, bir devletin ve milletin gelecek tasarımını belirlemeye niyetlenen ve siyaset adamı kimliğinin yanısıra
devlet adamı
kimliğine soyunmak isteyen biri için yüzlerce kat daha geçerli ve bağlayıcıdır…
Sayın Kılıçdaroğlu
’nun gaflarından, devirdiği çamlardan söz ediyoruz… Aslında çam ağacı değil, çam korusu devirmeye başlamıştı… Son kez artık koca bir çam ormanını yerle bir etmeyi başardı.
Meclis’teki grup toplantılarından birinde zeytin ağaçlarından söz ederken, kalkıp
Atatürk
’ün Zeytin Kanunu’nu 1939 yılında çıkardığını söylemesi
çam devirmeydi…
Kendisinin Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduğu 2009 seçimlerinde ikametgâh kaydını gerektiği gibi yaptıramadığı için oy kullanamaması,
küçükçe bir korunun devrilmesi
olarak tarihe geçti… İşin ilginç yanı 2010 Referandumu’nda da oy kullanamadı…
Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ni eleştirdiği bir radyo programında (Best FM), “Cumhurbaşkanı bir partiden, Başbakan bir başka partiden olursa ne olacak? Bunu halka niye anlatmıyorlar?” demesi devrilen
korunun çapını b
üyütmüştü…
2015 yılında yine kocaman bir koruyu yerle bir etmişti… Katıldığı bir TV programında kendi kendini
‘gaza’
getiriyor, yorumcuların sonradan “Bir anlık heyecanla söylenmiştir” diye affettirmek için çaba harcadıkları tespitlerini, vaatleriyle birlikte dile getiriyordu:

“YÖK’ü kaldıralım, Seçim Yasası’nı değiştirelim, lider sultasını kaldıralım, Anayasa’yı değiştirelim” … Tam o sırada sunucu soruyor: “Üçüncü maddeyi?” Genel Başkan hiç tereddüt etmeden cevabı patlatıyor: “Tabii!”…

Nedir üçüncü madde? “Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe’dir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı ‘İstiklal Marşı’dır…”

Kemal Bey’in bu maddenin değişmesini hiçbir zaman,
HDP
’ye şirin gözükmek için bile istemeyeceğini bilmek için müneccim olmak gerekmez… Ancak… Bir lider, hele de yukarıda belirttiğimiz hedeflere kilitlenmişse böyle bir çam ormanı deviremez, kendi kendini bu kadar gaza getiremez…

Gelelim sonuncu dev çam ormanı devirmesine…

Kılıçdaroğlu, Mersin’de katıldığı etkinlik vesilesiyle gazetecilerle bir araya gelmiş.
Karar
gazetesinden
Elif Çakır
’ın haberleştirdiği konuşma manşetten girmiş. Kılıçdaroğlu’nun sözleri şöyle: “Erdoğan gerilimi tırmandırıp seçime gitmek istiyor. Siyasi gerilime yönelik kaygılarım var… Siyasi cinayetten endişe ediyorum. Eğer ‘belli grupların eline silah alıp belli kişileri öldürmesi’ yoluna gitmezlerse bir gerilim olmaz.”

Bu artık çam, koru, küçük bir orman falan değil, ormanların büyük bir kısmını yerle bir edecek türden. Hani eskilerin “İt yese kudurur!” dediği cinsten etki uyandıracak ağır bir provokasyon…

“Ortalığı germeyelim” deyip, sonra da en ağır tahrikle ortaya dökülürseniz, gerginliğin daniskasına sebep olursunuz. Bir lider ya bunu kasten yapar ya da sehven… İkisi de bir lidere yakışmaz… Benzer durumlardan sonra
Karagöz-Hacivat
oyununda söylenen o ünlü laf nedir?

“Yıktın perdeyi eyledin viran!”…

#Kemal Kılıçdaroğlu
#Elif Çakır
#HDP
#YÖK
#Hz. Ali
3 yıl önce
‘İnsan sözünün esiridir’…
103 TL’lik bedelsiz yemek müdürün geleceğini kararttı
Ahîlik ilkeleri
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!