|

Yüce ve güzel üzerine

Kur’an ontolojisi içinde yaratan Allah ile yaratılan diğer varlık ayrımı açık bir şekilde vurgulanır. Bu ayrımdan dolayı mümkün yani varlığı ve yokluğu eşit olan, var olması için mutlaka bir var ediciye ihtiyaç duyan varlıklar içinde insan, diğer yaratılmış olan varlıklar gibi bu dünya ile sınırlı bir yaşam sürmez.

00:00 - 16/09/2022 Friday
Güncelleme: 17:38 - 15/09/2022 Thursday
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv
Doç. Dr. Osman Mutluel

Kur’an ontolojisi içinde yaratan Allah ile yaratılan diğer varlık ayrımı açık bir şekilde vurgulanır. Bu ayrımdan dolayı mümkün yani varlığı ve yokluğu eşit olan, var olması için mutlaka bir var ediciye ihtiyaç duyan varlıklar içinde insan, diğer yaratılmış olan varlıklar gibi bu dünya ile sınırlı bir yaşam sürmez. İnsanın bu alemdeki yaşamında Yaratıcı olan Allah’a karşı ve diğer canlılara karşı görevlerini yerine getirdiği ölçüde elde ettiği yetkinlik derecesine göre, ölümünden sonra yeni bir hayatta varlığını sürdürecek ve bu dünyadaki yaşamına göre mükafat veya ceza ile karşı karşıya kalacaktır. İşte tam bu noktada ‘bu iki varlığı da güzel terimi ile vasıflamak doğru mudur’ sorusu akla gelmelidir.

Gerçekten biz güzel kelimesini her iki varlık için de kullanırız. Fakat güzel kavramı bazen meramımızı ifade etmede aciz kalır. İşte “Allah güzeldir” önermesinin ifade ettiği anlam ile “Çiçek güzeldir” önermesinin ifade ettiği anlam aynı veya eşit vurgu yapmaz. Bu iki önermedeki “güzel” kelimesi, ifade ettiği anlam bakımından farklıdır. Çünkü çiçeğin güzelliğini görür, elle dokunur, koklar ve hissederim. Neticede maddi bir varlıktır. Aynı zamanda yaratılmıştır. Şimdi yaratılan bir çiçeğin güzelliği ile onu yoktan var eden ve benim hayran olduğun o güzelliği ona bahşeden varlığın güzelliği nasıl aynı kelime ile ifade edilebilir?

Bu ayrımı felsefe tarihi içinde farkında olmadan ilk yapan filozof Aristo’dur. Çünkü ona göre güzel olan bir şey insanın kavrayabileceği büyüklükte ve sınırları belli bir varlık olmalıdır. İnsanın aklıyla tam olarak kavrayamadığı ve sınırsız bir büyüklüğe sahip bir varlığın güzelliğini de kavrayamaz. Aristo bu ayrımı daha çok büyük dağlar veya denizler için kullanılması gerektiğini söylemiştir. O böyle bir durumdaki varlığın “yüce” kelimesi ile ifade edilmesi gerektiğini söyler. Daha sonra Kant, bu durumu “yüceliği olmayan güzel, basit ve güzelliğini kendi kazanarak elde etmiş değildir” ifadesi ile bu ayrımı açıklığa kavuşturmuştur.

Kur’an da Allah’ı gerçek güzel olarak ifade ederken aslında O’nun yüceliğine de vurgu yapar.

#Kur’an
#Allah
#Aristo
2 years ago