
Tekrar, öğrenmenin en önemi araçlarından biridir… O nedenle gelin bir kez daha hatırlayalım:
Hedef kitlede bir değişim arzuluyorsanız, onu mutlaka ikna etmeniz lazım… “O ürünü alma, bu ürünü al…”, “Bu partiye değil, bizim partiye oy ver…”, “Onu değil, bunu yap” vs.
Yeterli midir… Tabii ki hayır… Şimşek her ne kadar olayı herkesin anlayacağı bir tarzda ifade etmeye çalışmış olsa da geniş kitlelerin ikna olmaları ve değişimin bir parçası hâline gelmeleri pek öyle kolay değil…
Bir de tabii ki ‘karşı’ olan, eleştiren, tavır koyan çıkacaktır doğal olarak…
Bu görüşler TV programlarında tartışma konusu olacak ve kafaların karışmasının engellenmesi giderek zorlanacaktır… Oysa yapılması gerekeni her iletişimci bilir…
Ortada iletişim fırsatı vardır, hem de özel sektöre bile örnek olacak bir fırsat… Okyanusu geçip derede boğulmanın âlemi yoktur…
‘‘Eğer ihtiyacınız olmayan şeyleri satın alırsanız, çok geçmeden ihtiyacınız olan şeyleri satmak zorunda kalırsınız.”
Warren Buffet
100 bin lira maaşla çalışacak çoban bulamayan Elazığlı hayvan yetiştiricisinin isyanını duymayan kalmadı. Kahramanmaraş’ta günde 1500 liraya bahçede çalışacak eleman arayan bağcının veya İstanbul Hazır Giyim İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Paşahan’ın, “İki ay önce 200 kişi almak için ilan verdik. Bu sürede sadece 7 kişi istihdam edebildik” açıklamaları son birkaç günün gündemi… Bunun gibi haberlerin sıklığı gittikçe artmaya başladı. İşsizlik verilerini değerlendiren, tesis yönetimi hizmetleri sunan Allservise Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Akyüz, konuyu şöyle değerlendirmiş: “Maalesef ki öncelikli neden iş bulamamaktan değil, iş beğenmemekten kaynaklanıyor. Özellikle yeni nesilde iş hayatına ve disiplinine adaptasyonda sorun olduğu gibi aidiyet, sorumluluk alma gibi davranış biçimleri olmadığı için işi beğenmeme, işten çıkış gibi sorunlarla çok karşılaşıyoruz. İşe giriş-çıkış oranları bir ayın içerisinde %40-50’yi buluyor.”
Bir web sitesinde, reklamlarda neden mizahın artık daha az kullanıldığına dair yazı gözümüze takıldı… Makalenin yazarı, Orlando Wood’un 2021 yılında yayınlanan “Look Out” adlı kitabına atıfla şöyle bir çıkarımda bulunuyor: “Kaygı arttı, mizah azaldı”. Emin değiliz… Sebebi şu; ne zaman bir karar/hüküm cümlesi duysak aklımızda hemen “Kime göre, neye göre” benzeri sorular uçuşur… Mesela “mizah azaldı” tespiti Batılı bir yazar Wood’a ait olduğuna göre Türkiye’nin gerçeğini yansıttığına dair bir kanıtımız yok demektir… Ayrıca mizahın azalmasını kaygının artışına bağlayan verinin nasıl elde edildiği de sorgulanmalıdır… Her toplumun kendine has bir ‘ortak ruhi şekillenmesi’ söz konusudur. Toplumsal davranış ve tercihler bu şekillenme ışığında ortaya çıkar. O nedenle, tıpkı siyaset ve sosyoloji çalışmalarında olduğu gibi iletişimde de önce içinde bulunduğumuz toplumu ve hedef kitleyi temel almalı, sonra da onu doğru yöntemlerle anlamaya, analiz etmeye yönelmeliyiz.
Apple, yeni iPad Pro’yu tanıttığı son reklam filmi “Crush!” için özür diledi. Yaratıcılığın analog ifade biçimlerini temsil eden çeşitli nesnelerin parçalanarak son model bir iPad’e dönüştürüldüğü film, sosyal medyada yoğun eleştiriyle karşılaşmıştı. İletişimin bir numaralı altın kuralıdır: “Hedef kitlenin kültür ve değerleriyle didişmeyeceksin…” Dünya devi Apple bile zaman zaman ‘ilginçlik’ tuzağına düşüp işte böyle daha ilk kuralda çuvallayabiliyor. Ancak, pazarlamadan sorumlu başkan yardımcısı Tor Myhren’ın vakit kaybetmeden yayınladığı özür ve elbette bugüne kadar inşa ettikleri güçlü itibar, Apple’ın uğrayabileceği hasarı minimumda tutmuştur...
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.