|
Yarışın yarısı

Ziraat Türkiye Kupası''nda dört büyüklerden üçünün daha ilk adımda saf dışı kalması sanıyorum bu kupa tarihinde bir ilktir.

Bu sene Süper Ligin de en çalkantılı senesi. Bir play-off icad edildi, şimdi onu bekliyoruz. Sanki yarışın yarısı sona erdi.

Galatasaray muhtemel şampiyon olarak gözüküyor. Rakiplerine fark attı. İlginç bir takım Galatasaray öne geçti mi kazanıyor, geriye düştü mü kaybetmiyor. Trabzon maçı daha önce oynadığı Fenerbahçe derbisinin fotokopisi gibi oldu.

Trabzon bu yıl bekleneni veremedi ama “yarışta ben de varım” demekten de geri durmadı. Bu maça da öyle başladı, fırtına gibi esti, golü de buldu. Ancak gol Galatasaray gibi profesyonel bir ekibe yakışmayacak dalgınlığın, hatta uyumanın sonucu geldi. Trabzon ilk yarım saat içindeki baskısını, temposunu gol ile neticelendirebilseydi maçtan üç-dört farklı galibiyet ile ayrılacaktı. Colman ve Zokora''nın orta sahayı çok iyi tutmaları Galatasaray''ı durdurdu, pozisyon bulmalarına mani oldu. Bunda Elmander''in kadroda olmamasının da rolü var. Elmander çok klas bir oyuncu değil belki ama en azından iki hatta üç kişilik oynuyor, maça yüreğini koyuyor. Oysa Necati ile Baros adeta kayboldular.

Hakem Cüneyt Çakır başarısızdı. İlk yarı altı sarı kart gösterdi ama göstermediği kartlar daha fazlaydı. İkinci yarının ortalarında Trabzon oyundan düştü. İleri uçtaki elemanlar top tutamadılar. Gariptir Şenol Hoca bunun farkına varamadı. Hadi geç uyandı diyelim. Vaktinde değişiklik yapsa idi skoru koruyacaktı. Galatasaray ikinci yarıda çok sakindi. Ama yine pozisyon üretemedi. Tartışmalı bir penaltı ile beraberliği yakaladı. Battal''ın kaçırdığı gol ile galibiyetten oldu. Trabzon''un haftaya Fenerbahçe ile maçı var. Eğer bu tempo, bu arzu ile oynarsa Fener''i yener. Play-off''tan sonra muhtemel ikinci gözü ile bakılan Fenerbahçe önemli bir galibiyet aldı. Bursa''yı tek gol ile de olsa yenebildi. Fener kadrosunda ilk devre Emre, Gökhan, Dia ve Caner yoktu. Aykut Hoca''nın bu tercihi garipsendi.

Fenerbahçe mahkum oynadı. Bursa kalesine gidemedi, şut atamadı. Buna mukabil Bursa''nın atakları var, iki topu direkten döndü.

Neyse ki Fener''de Alex var. Tıpkı Galatasaray maçındaki gibi şık bir gol attı. Âdeta tek başına mücadele etti. Ötekilerin bu yaşı otuzbeşe ulaşmış ustayı örnek almaları lazım. Ama hep söyledik; Fenerbahçe bir durgunluk, bir atalet içinde. Kanatları çalışmıyor. Stoch da iyi değildi, Dia zaten umulduğu gibi çıkmadı. Kaleci Volkan maçtan sonra: “Öne geçtikten sonra geriye yaslanmak bizde alışkanlık oldu sanki. Bundan kurtulmamız lazım” dedi. Doğru. Galatasaray derbisinde de bu yüzden tek puan aldılar.

Manisa düştü.

Oysa nasıl bir tantana ile Süper Lige çıkmıştı. İstikrar önemli. Tatsız bir sezon yaşadık. Umarız yarışın yarısından sonra biraz futbol seyrederiz.

12 yıl önce
Yarışın yarısı
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler