Bu yıl futbol sezonu 3 Temmuz''da açıldı ve rahmetli Murat Çobanoğlu''nun çok güzel okuduğu gibi Kiziroğlu Mustafa Bey misali kulüplerin, Federasyonun, takımların, yöneticilerin, taraftarların, sahaların üzerinden ''bir hışım ile'' gelip geçti.

Bir şeyler olacağını sanmıştık.

Çünkü öteden beri futbol dünyasında bir şeylerin dönüp durduğu söylenirdi. Söylentiler ayyuka çıkmıştı. Pek çok çeteyi çökertmiş olan bu hükumet döneminde yapılacak bir operasyonla futbol dünyası düzlüğe çıkabilirdi.

Nitekim operasyon yapıldı. Dalga dalga yayıldı. Soruşturmalar, tevkifler, tahliyeler, dosyalar, savunmalar birbirini kovaladı.

İş uzadıkça uzadı.

İş uzayınca kamu oyunda ''işin düzeleceğine dair'' umutlar suya düştü. Kabak neredeyse sadece Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım''ın başında patlamıştı. Ama Aziz Bey pes etmedi. İçeriden yazdığı mektuplar, yaptığı savunma ile dik durmayı becerdi. Onun bu duruşu camiaya sirayet etti. Milyonluk Fenerbahçe camiası ayağa kalktı. Nitekim pazar günü yapılan kongrede Fenerbahçe''ye yeniden başkan oldu. İlk tutuklamalar başlayınca kulüplerde ve futbolcularda bir panik havası yaşanmış, bazı futbolcular alelacele satılmıştı. Bu arada Fenerbahçe aslarını kaybetti. Hatta Aykut Hoca dahi umutsuzluğa kapıldı. Sonra camianın toparlanması ile Hoca hem kendini, hem takımı toparladı. Öyle ki 29 yıldır kazanamadıkları ''Türkiye Kupası''nı bu karmaşa senesi kazandı, play-off''a kaldı ve orada final oynadı. Bu duruma başka bir takım düşse idi çoktan dağılmıştı.

Sezon içinde futboldan çok şike konuşuldu. Her kafadan bir ses çıktı, şimdi de UEFA''nın kararı bekleniyor. Mahkeme hâlâ neticelenmedi.

Böyle bir atmosferde iyi futboldan bahsetmek mümkün değildi. Yine de Fatih Hoca''nın sıfırdan bir takım kurduğunu ve bu takımı şampiyon yaptığını söyleyelim. Ama fırtınanın Galatasaray''a teğet geçtiğini de ilave edelim.

Büyük paralar sarf edilerek kurulan Beşiktaş tam bir hayal kırıklığı oldu. Kulübün mali durumu çıkmaza girdi, başkan kendini TFF''nu başkanlığına attı. Beşiktaş''ın istikbali karanlık. Ama bu büyük camiada elini taşın altına koyacak on onbeş kişi çıkabilir ve kulübü toparlayabilir. Şimdilerde yönetimin söylediği devede kulaktır. Bazı futbolcular (yabancılar kastediliyor) fiyatlarını indirmeliymiş, yoksa kapı açık, arkanı dön ve çık.

Bu mudur? Koca Beşiktaş''ı düze çıkaracak formül bu mudur?

Şenol Hoca Trabzon''da kalıyor. Ama hoca ne yapsın? Bir Burak ile işler yürümüyor. İstediği kadroyu kuramaz ise bu yıl yaşanan düş kırıklığı seneye misliyle yaşanır.

Bu sezonun şike karanlığı herkesi gerdi. Gerginlik taştı, çatışmaya dönüştü. Trabzon ve Kadıköy''de istenmeyen olaylar çıktı. Futbol kimsenin umurunda değildi.

Futbol yasası caydırıcı olmalıdır. Ancak böylece inandırıcı olabilir. 47 kişi gözaltına alınıyor, tek kişi tutuklanıyor. Komik yani. Bu tıpkı içerde sadece Aziz Başkan''ın kalmasına benziyor. O da haklı olarak bu bana değil Fenerbahçe''ye kurulmuş bir kumpastır diyor.

Biz topu hükümete atıyoruz. Futbolu bilen Başbakan''a. Seneye ''temiz bir sezon'' istiyoruz.