
Sanat dünyasında eksenin Doğu’ya kaydığına dair tespitler artık neredeyse klişe hâline geldi. Körfez ülkeleri, Afrika ve Güney Asya, hem üretim hem de dolaşım açısından giderek daha görünür halde. Ancak bütün bu kaymaya rağmen, Londra’nın hâlâ belirleyici bir merkez oluşu; bu şehirde konumlanan bazı nitelikli ve iddialı kültürel girişimlerle açık biçimde hissediliyor. Yakın zamanda önce açılan İbraaz, bu girişimlerden biri olmaya aday. Sadece bir sergi mekânı değil; düşünce, arşiv ve eleştirel üretim alanı olarak konumlanan İbraaz, çağdaş sanatın politik ve etik meselelerine odaklanan güçlü bir platform.
İbraaz’ın kurucusu Kamel Lazaar, Tunus doğumlu bir koleksiyoner, girişimci ve kültür insanı. Lazaar’ın aynı zamanda Londra ve Tunus merkezli olarak faaliyet gösteren Kamel Lazaar Foundation adlı bir vakfı bulunuyor. İbraaz, doğrudan bu vakfın bir inisiyatifi olarak hayata geçirilmiş bir yapı. Vakfın temel amacı; Ortadoğu, Kuzey Afrika ve diasporik coğrafyalardan gelen sanatçıların üretimlerini görünür kılmak, eleştirel düşünceyi desteklemek ve Batı merkezli sanat anlatılarına alternatif bir entelektüel zemin oluşturmak.
Bu noktada İbraaz’ın yalnızca fiziksel bir mekân değil, aynı zamanda uzun soluklu bir yayın ve düşünce platformu olarak da konumlandığını hatırlamak gerekiyor. Çünkü bu inisiyatif ilk başta online bir platform olarak başladı. Yıllardır ürettiği metinler, söyleşiler ve araştırma dosyalarıyla İbraaz, çağdaş sanatın teorik arka planına ciddi katkılar sundu. Bugün Londra’nın son derece merkezi bir noktasında faaliyet göstermesi ise bu yaklaşımın bilinçli bir uzantısı. Eski dünyanın başkenti sayılabilecek bir şehirde, Batı dışı anlatıların bu denli görünür ve iddialı bir şekilde temsil edilmesi, merkezin terk edilmediğini; aksine içeriden dönüştürülmeye çalışıldığını gösteriyor.
İbraaz’da şu anda yer alan “Parliament of Ghosts” sergisi, bu yaklaşımın somut bir örneği. Serginin sanatçısı İbrahim Mahama, yalnızca Afrika çağdaş sanatının değil, küresel sanat sahnesinin de en etkili figürlerinden biri. Mahama’nın ArtReview Power 100 listesinde 1 numarada yer alması, sanat dünyasında etki alanlarının artık coğrafi kökenlerden ziyade düşünsel ve politik derinlikle belirlendiğinin açık bir göstergesi. [Listenin devamı da en az 1 numara kadar önemli. 2 numarada Katar’dan Al Mayassa bint Hamad Al-Thani, 3 numarada Birleşik Arap Emirlikleri’nden biri olan Sharjah’dan Sheika Hoor Al Qasimi, 4 numarada Art Basel Doha’nın artistik direktörü de olan sanatçı Wael Shawky yer alıyor]
“Parliament of Ghosts”[Hayaletlerin Parlamentosu], adından da anlaşılacağı üzere, sesi bastırılmışların, temsil edilememişlerin ve tarihten silinmişlerin hayaletimsi varlığı üzerine kurulu. Mahama, kullanılmış tekstiller, endüstriyel malzemeler ve mimari müdahaleler aracılığıyla sömürge geçmişini, emek sömürüsünü ve kurumsal iktidar yapılarını sorguluyor. Parlamento burada demokratik temsilden çok, yoklukların ve bastırılmış hafızaların mekanı haline geliyor. Hayaletler ise geçmişin kapanmamış defterleri gibi bugüne musallat oluyor.
Tam da bu noktada Türkiye’den iş insanlarına dair bir parantez açmak gerekiyor. Bugün küresel ölçekte etkin olmak isteyen sermaye sahiplerinin yalnızca sponsorluk ya da koleksiyonculukla yetinmesi artık yeterli değil. Kamel Lazaar Foundation ve onun inisiyatifi olan İbraaz gibi yapılar, kültürel etkinin ancak kurumsal süreklilik, entelektüel risk ve uzun vadeli vizyonla mümkün olabileceğini gösteriyor. Türk iş insanlarının da global ölçekte söz sahibi olmak istiyorlarsa, benzer bağımsız kültürel girişimlere yatırım yapmaları kaçınılmaz.
Üstelik bu sadece Londra ile sınırlı kalmamalı. Sanat dünyasında eksen Doğu’ya doğru kaymaya devam ederken, Körfez başta olmak üzere yeni kültürel merkezler hızla güçleniyor. Londra hâlâ merkezde; ancak artık tek başına değil. Türkiye’nin kültürel ve entelektüel birikimi, hem Londra’da hem de Körfez’de benzer kurumlar inşa edebilecek potansiyele fazlasıyla sahip.
İbraaz, bize şunu hatırlatıyor: Merkez dediğimiz şey, sadece bir coğrafya değil; bir irade, bir pozisyon ve bir süreklilik meselesi. Ve asıl soru, bu pozisyonu kimlerin, nasıl ve ne pahasına kurduğudur.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.