Referandum Sonuçları 2017 Van Sonuçları. 16 Nisan 2017 İşte evet hayır oranları. Van 16 Nisan Referandumunda sonuçlar ne durumda? İşte Van referandum sonuçları evet hayır oranları
Referandum seçim sonuçları 2017 Van sonuçları sabırsızlıkla bekleniyordu. Türkiye ve Van için en çekişmeli seçimlerden biri oldu. Van halkı erkenden kalkıp sandığa gitti. Birçok parti hayır çatısında birleşirken Ak Parti ve MHP evet çatısında birleşti. Van' evet hayır oranı ne olacak? Referandum Sonuçları Van' evet hayır oranı tüm detaylarıyla Van seçim sayfamızda!
Van'ın tarihi MÖ 7000 yıllarına kadar uzanır. Van Kalesinin 6 km güneyinde bulunan Tilkitepe ve Van Gölü'nün kuzeyindeki Ernis Mezarlıklarında yapılan kazılarda Kalkolitik, Tunç, Demir çağlarına ait yerleşimler bulunmuştur. Van'ın medeni tarihi Urartular le başlar. Van, bugünkü Doğu Anadolu ve Ermenistan ile civarındaki toprakları kapsayan Urartu Devleti'nin merkeziydi. İskit istilasının ardından zayıflayan Urartular, İran'dan gelen Medler tarafından yıkıldı. Daha sonra bölgeye Ahamenişlerler, Büyük İskender, Selevkoslar, Ermeniler[3], Partlar, Romalılar, Sasaniler ve Doğu Romalılar (Rumlar) hakim olmuştur. 644 yılında Müslüman Araplar bu bölgeyi fethetmiş, daha sonra bölge yine Rumlara geçmiştir. Yöre, uzun süre Abbasilere veya Rumlara bağlı yerel Ermeni beyleriyle yönetilmiştir. 11. yüzyıldan itibaren Türkmenlerin yerleşmeye başladığı Van Gölü havzası, önce Selçuklulara, sonra da İlhanlılara, Celayirîlere, Karakoyunlulara ve Akkoyunlulara yurt olmuştur. 16. yüzyılda Safevilerin Doğu Anadolu'dan uzaklaştırılmasından sonra Van'da Osmanlı egemenliği başlamıştır. Van'da 20. yüzyıla kadar Ermeni, Türk, Kürt, Arap nüfus yaşamıştır. Gelenekleri Osmanlı ve İran etkisinde gelişmiştir. Van farklı kültürlerin ve toplulukların bir arada yaşayabildiği güzide bir coğrafyadır.
Şehir Urartulardan kalmadır. Urartuların başkenti olan Van'ın o zamanki adı Tuşpa idi. Şehri ilk kuran Asur Kraliçesi Semiramis'tir. Bu bölgeye önce Hurriler yerleşmişlerdir. Urartular zamanında şehir bir imparatorluk merkezi haline gelmiştir. Urartulardan sonra şehre Medler, Persler, Büyük İskender, Selevkoslar, Ermeniler, Partlar, Romalılar, Sasaniler ve Bizanslılar hakim olmuştur. M.S. 675 yılında Müslüman Araplar şehri fethetmiş, daha sonra şehre yine Bizanslılar, bunları yenen Selçuklular ve sonra İlhanlılar, Celayirliler, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safeviler ve en sonunda Osmanlılar hâkim olmuştur.
Hurrilerin MÖ 2000'lerden itibaren Van Gölü'nden başlayarak Kızılırmak ve Yeşilırmak'ın Karadeniz'e döküldüğü yerlere kadar uzanan bir bölgeye hakim oldukları görülür. MÖ 13. yüzyılda Hurri-Mitanni siyasi teşekkülün merkezi otoritesi zayıflamış ve beyliklere bölünmüştür. Asur Kralları bu küçük beyliklerini hakimiyetleri altına almaya çalışmış ve bu sırada Van Gölü çevresinde Batı İran'a kadar olan bölgede Urartular ile Asurlular arasında mücadeleler başlamıştır. Urartu-Asur mücadelesi MÖ.VI. yüzyılın ortalarına kadar sürmüş, Urartular bu dağlık ve zor arazi şartlarına sahip bölgeyi egemenlik altında tutmuştur.
Van şehri I. Dünya Savaşı'na kadar kalenin güney kısmında surlarla çevrili bölgede kuruluydu. Daha sonra Osmanlı'nın Kafkasya Cephesinde Ruslar'la savaşa girdiği sırada şehirdeki Ermeniler ayaklanmıştır.Bu ayaklanmalar sonucu Ermeniler ve Ruslar şehri ele geçirmiştir.21 Mayıs 1915'de Rus General Yudeniç Van'a girer. Burda Ermeniler şehrin ve kalenin anahtarlarını generale sunar. 2 Nisan 1918'de Ali İhsan Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu,Rusların harabeye çevirdiği Van'ı geri alır.
Bu dönemden sonra Van şehri Erek Dağının eteğinde yeniden kurulur. Eski Van ise 1-2 cami hariç kullanılamaz hale gelmiştir ve günümüze gelinceye kadar ayakta kalan yapılar dayanamayarak yıkılmıştır.
Bu şehrin kalıntıları günümüze ulaşmıştır. Surlara ait bazı kalıntılar vardır ve sağlam olan tek kapı güneye bakan Orta Kapı'dır. Mimar Sinan'ın eseri olan Hüsrevpaşa Külliyesi han, hamam, türbe, imaret, çeşme ve medreseden oluşmaktadır. Bölgede sağlam kalan tek hamam bu külliyenin bir elemanı olan Çifte Hamam'dır. Eski Van'da günümüzde kullanılan tek eser Kaya Çelebi Cami'dir. Eskiden çok görkemli bir mekân olan Van Ulu Camisi ne yazık ki günümüzde yıkılmıştır ve sadece minaresi sağlam kalabilmiştir. Kızıl Cami'ninde aynı şekilde minaresi günümüze ulaşmış ve diğer bölümleri yıkılmıştır. Kentte ayrıca günümüze ulaşan S. Dsirvanor, S. Stephan, S. Vardan, s. Neshan, şehrin en eski kilisesi olan ve Çifte Kilise olarak da anılan S. Paulos ve S. Petros Kiliseleri bulunur. Ayrıca eskiden İsa'nın çarmıhına ait bir parçanın saklandığı Meryem ana (S. haç, Tiramary) kilisesi ve Madır burcunun üstüne yapılmış Vaftizci Yahya (S. Hovhannes) kiliseleri yıkılmıştır. Hüsrev Paşa hanının temelleri Kaya Çelebi ve Hüsrev Paşa Camileri arasında görülebilmektedir. Şehrin batısında bulunana Horhor bahçeleri şehrin surlar içerisindeki bahçeleri durumundaydı ve İskele Kapı'nın hemen önündeydi. Ayrıca bahçelerin yakınında halen kalıntıları olan Horhor Cami ve Medresesi bulunuyor. Evliya Çelebi'nin görkemle anlattığı kale ve Eski Van şehri şu anda bakımsız bir haldedir. Ayrıca şehirdeki patika yolların izi vardır ve alanda küçük tepecikler olusmuştur.