|
Babil Gene Ölüyor!

Efsaneye göre insanlık başlangıçta Babil Kulesi''nde yaşıyordu. Herkes tek bir dili konuşmaktaydı orada. Anlaşmazlık, hır gür, polisiye vaka yoktu. Çünkü, kulede yalnızca bir dil konuşulmaktaydı ve kimse kimsenin diline yabancılık çekmiyordu.

Ne zamanki işbu insanların arasında fitnenin kara gölgesi dolaşmaya başladı; kavga ve sen-ben davası da aldı yürüdü. İnsanlar barış ve huzur kulesini terk edip dünyanın şimdiki yörelerine dağıldılar. Ayrı dillerden çalmaya başladılar.

Ancak gün geldi, ayrı dilleri ve onların oluşturduğu ayrı kültürleri birer zenginlik saymayı ve olumlamayı ilginç bulmaya başladı insanlık...

Sonra bir gün daha geldi; fark edildi ki "büyük" diller küçük dilleri yutmaya başlamış. "Büyük" kültürler, küçük kültürleri ham yapıyormuş!

Başat kültürler olan İngiliz kültürü, Spanik (İspanyol) kültürü ve Mandarin kültürü, yavaş yavaş diğer "alt-kültürleri" emmekteymiş, gazetelerin yalancısıyım. Aynı gazetelere göre, tüketmekte olan, yeryüzünden tamamen silinmek üzere olan diller-kültürler varmış, şu anda. "Tükenmekte olan" diller arasında, ünlü Kızılderili Kabilesi Mohawklar''ın kelime zenginliğiyle bilinen dilleri (halen 2000 kişi konuşuyor) Alaska''da yaşayan Yup-İk Kızılderilileri''nin evrensel dil yapısının tamamen dışında yer alan egzotik dilleri (10 bin kişi konuşuyor) ve benzersiz renk tariflerinin bulunduğu Papua Yeni Gineliler''in dili Yenidnya da varmış.

Bu galiba yeni bir emperyalizm ve yeni bir yok olma biçimi...

24 yıl önce
Babil Gene Ölüyor!
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi