Dünya Bankası Grubu'nun sadece özel sektöre odaklı kuruluşu IFC (Uluslararası Finans Kurumu) Türkiye'deki ofis açılışının 30'uncu yıldönümünü kutladı. Türkiye'de özel sektörün itici güç olduğunu belirten IFC Başkanı ve CEO'su Philippe Le Houérou, IFC'nin, 1964 yılından bu yana Türkiye'de yaklaşık 350 özel sektör projesine toplam 14.2 milyar dolar yatırım yaptığını söyledi.
Türkiye'nin önemli bir stratejik ortak olduğunu belirten IFC Başkan Yardımcısı Dimitris Tsitsiragos, geçen mali yılda IFC'nin Türkiye'de 18 projeye toplam 1.8 milyar dolar tutarında uzun vadeli finansman, sermaye yatırımı, vadeli faiz oranı takası ve kısa vadeli ticaret finansmanı sağladığını söyledi. Tsitsiragos, “Geçmişimizde olduğu gibi bugün de Türkiye'nin kalkınma serüveninde stratejik önceliklerimiz doğrultusunda özel sektörü destekleyerek, Türkiye ile çalışmaya devam ediyoruz. IFC, Türkiye'ye uzun vadeli bir perspektif ile bakmaktadır. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kısa vadeli değişiklikler IFC'nin yatırım kararlarında tek başına belirleyici faktör değildir. Bizim faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde öncelikli hedefimiz sürdürülebilir ve toplumsal katılımı önemseyen bir ekonomik büyüme dinamiği yaratmak. Bu doğrultuda özel sektör ile işbirliğimizi devam ettiriyoruz” şeklinde konuştu. IFC, Türkiye'deki 30'uncu yıldönümü çerçevesinde “Türkiye'de Özel Sektör: Sürdürülebilir Kalkınma” isimli bir panel de düzenledi. Ev sahipliğini IFC Başkanı ve CEO'su Philippe Le Houérou ile IFC Başkan Yardımcısı Dimitris Tsitsiragos'un üstlendiği panelde Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin, Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince ve Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner konuşmacı olarak yer aldı.
Hüsnü Özyeğin, “IFC ile bağlantıyı kurduğunuzda derecelendirme kuruluşları, size farklı bir göz ile bakmaya başlıyor. IFC prestij de veriyor” ifadelerini kullandı. Ersin Özince ise IFC ve Dünya Bankası'nın en zor zamanlarda Türkiye'nin yanında olduğunu vurguladı.
IFC'nin 30'ncu yıl kutlamasına onur konuğu olarak katılan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, burada yaptığı konuşmada yapısal reformlara dikkat çekti. Şimşek, “Yapısal reform gündeminde 2016'da kısmi de olsa ilerleme sağladık. Avrupa ile entegrasyonu çok daha güçlü şekilde devam ettirmemiz lazım. AB ile ticaret hacmimizi çok rahat 300 milyar dolara çıkarabiliriz. Gümrük Birliği milletimizin menfaatine olan bir adımdı” dedi. Türkiye'nin kısa vadede en önemli gündeminin anayasa değişikliği olduğunu söyleyen Şimşek, BES'te birikecek paranın yüzde 60'tan fazlasının bankalara mevduat olarak yatırılacağını ve döviz geliri olmayan şirketlerin dövizle borçlanmasına sınır getirebileceklerini de kaydetti.
