|

Gelenekler yok oluyor

Ramazan ayının eğlenceli şekilde geçmesini sağlayan ve günden güne yok olmakta olan iki Ramazan eğlencesi geleneği: Meddah ve Karagöz ile Hacivat.

09:00 - 25/05/2019 Cumartesi
Güncelleme: 10:42 - 25/05/2019 Cumartesi
Yeni Şafak
Yok olmakta olan iki Ramazan eğlencesi geleneği!
Yok olmakta olan iki Ramazan eğlencesi geleneği!

Ramazan ayı tüm Müslümanların bütün bir sene büyük bir özlemle beklediği bir ay. İbadetin en yoğun yaşandığı bu ayda herkeste büyük bir heyecan başlıyor. Küçükten, büyüğe özlemle beklenen bu ay geldiğinde macuncular, kağıt helvacılar, Karagöz ile Hacivat ustaları, meddahlar ve orta oyuncular bu aya özel eğlencelerini hazırlıyor. Ancak çoğu kişi bu eğlenceleri ve etkinlikleri tam olarak bilmiyor.Günden güne yok olmakta olan Meddah ve Karagöz ile Hacivat eğlencesi geleneğini biraz daha yakından tanıyalım...

Geleneksel Türk tiyatrosunun önemli dallarından olan meddahlık benzetme gibi ögelerden yararlanarak öykü anlatma sanatıdır. Çeşitli doğa olaylarının, canlıların taklitlerini yaparak yerine getirilen bu sanat günden güne artık yok oluyor.

Eski zamanlarda özellikle İstanbul'da Ramazan aylarında çok rağbet gören meddah kahveleri bulunuyordu. Aksaray'da Dilkûşa Kıraathanesi, Merkez Kıraathanesi, Beyazıt'ta Afitab Kıraathanesi, Dolmabahçe'de Yüksek Kahve, Fatih'te Reşadiye Kıraathanesi, Kadıköy Söğütlüçeşme'de Kurbağalıdere Kıraathanesi, Samatya'da Coli Efendi Tiyatrosu, Sultanahmet'te Köşebaşı Kıraathanesi, Şehremini'de Hacı Selim Ağa Kahvesi, Üsküdar'da İsmail Efendi Kıraathanesi gibi yerlerde 19.yy sonu 20 yy.'ın başına kadar bu gelenek bulunuyordu. Şimdilerde ise meddah sayısı gittikçe azalan bir Ramazan eğlencesi geleneğine döndü.

Artık kaybolmakta olan ve sadece Ramazan aylarında gördüğümüz diğer Ramazan eğlencesi ise Karagöz ve Hacivat. Bu gölge oyunu, deriden kesilen ve tasvir adı verilen birtakım şekillerin (insan, hayvan, bitki, eşya vb.) arkadan ışıklandırılmış beyaz bir perde üzerine yansıtılması temeline dayanmaktadır.

Önceleri gölge oyununun (M.Ö. 2. yy) Çin veya Hindistan'da çıktığı düşünülmektedir. Evliya Çelebi ise Karagöz ve Hacivat'ın Anadolu Selçuklu Hükümdarı Alaaddin Keykubat zamanında (13. yy) yaşamış gerçek kişiler olduğunu belirtmektedir.





O zamanlarda halk arasında bir rivayet daha dolaşmaktadır. Karagöz ile Hacivat, Sultan Orhan (14. yy) zamanında Bursa'da yaşamış iki işçidir. Ancak kendi aralarındaki nükteli konuşmaları işçilerin camiyi yapmasını geciktirdiği için Sultan Orhan ikisini öldürtmüştür. Daha sonra Şeyh Küşteri, Hacivat ve Karagöz'ün deriden yapılmış tasvirlerini oynatmış ve onların şakalarını tekrarlamıştır. Bu nedenle Karagöz perdesine Küşteri Meydanı da denilmektedir.

İslâm aleminde (11. yy) geçmeye başlayan bu oyuna hayal-i zili (gölge hayali) adı verilmiştir. Karagöz ile Hacivat oyunu, özellikle 17. yüzyıldan sonra oldukça yaygınlaşmıştır. 19. yüzyılda ise Karagöz, kısaca, hayal oyunu diye anılmış, bu oyunu oynatan sanatçılara da hayalî (hayalci, Karagözcü) denilmiştir.

Karagöz ve Hacivat oyunu halk kültürünün ortak ürünüdür. Bu oyunlardaki konuları kimin veya kimlerin düzenlediği belli değildir. Meddah ve Karagöz ile Hacivat'ı canlandıranların günden güne azalması ise bu iki güzel eğlencenin günden güne yok olmasına neden oluyor.

#Ramazan
#Gelenek
#Karagöz
#Hacivat
#Meddah
5 yıl önce