Sınır ötesi operasyona “Hayır” derken de ‘krallarından çok kralcı’ tavır almışlardı. Oysa şimdi ‘kralları’ bile Türkiye’nin tezlerine onlardan daha ‘anlayışlı’ bir yaklaşım sergiliyorlar.
Bir ay kadar önce Sivas’ta katıldığı bir TV programında “[Seçmenin] ‘bir de şu Kılıçdaroğlu’nu deneyelim, o nasıl bir adam görelim’ denmesi lazım” sözleriyle oy istemişti. Birkaç gün önce de Kilis’te bir konuşması oldu: “Onlar 20 yılda çözemedi. Benim uzun uzun kalmaya niyetim yok. 5 yılda Türkiye’nin en temel sorunlarını 6 lider bir araya gelerek akılla çözeceğiz.”
“Bir de beni deneyin…” “Uzun kalmayacağım…” güler misiniz; ağlar mısınız?..
“Siyaset çok kere tevazuyu kaldırmaz. Bu ödülü bana vermekle doğru bir iş yaptınız; yanlış bir iş yapmadınız. Doğru bir iş yaptınız, bunu hak eden birini tercih ettiniz.”
Her siyasetçide her liderde olması gereken ve hedef kitleyi ikna etmenin bir numaralı unsuru sayılan ‘özgüven’ böyle bir şeydir işte…