|
Bayram okumaları

“Cenab-ı Hak, kâinatın dış yüzünü eserlerinin nurlarıyla, sırlarını ise sıfatlarının nurlarıyla aydınlattı. Zahirin aydınlığı kaybolursa da kalplerin ve sırların nurları sönmez. Bu yüzden denildi ki: Gündüzün güneşi akşam olunca batar, kalplerin güneşi ise asla batmaz.”

Hikem-i Atâiyye/Ataullah İ
skenderî
“Çoğun-luğa göre ise her fikir ve hareketin doğruluğu-nun delili dışarıdadır; değerlerin ve hakikatlerin bütün delilleri, bütün belgeleri Batı'da bulunmaktadır. Bir fikir ileri sürüyorsunuz; lâkin acaba Almanlar da öyle mi düşünüyor? Bir iş yapacaksınız; acaba Amerikalılar da öyle
mi yapıyorlar? Aşağılık karmaşasından gıdalanan bu taklit içgüdüsü, zehirleyici bir parazit gibi bütün hür düşünceyi ve bahtiyar iradeyi bizde boğmuş bulunuyor:”

Türkiye’nin Maarif Davası/Nurettin Topçu

“Bugün hem anlamıyor hem de bu anlamazlığı kendi sığlığımıza ve ufuksuzluğumuza atfedeceğimiz ve bunun mahcubiyetiyle kendimize çeki düzen vermeye çalışacağımız yerde, yüzsüzlüğü ele alıyor, bizden anlayış talep eden şeyin zaten anlama çabasına değmez olduğuna hükmediyoruz.”

Doğu Bilgeliği/Rene Guenon

“Nasıl ki okumayı, bir mesleği icra etmeyi öğreniyor isek, her şeyde ve her daim Tanrı’ya teslim olan kâinatı da öğreniriz. Bu süreç çıraklık gibidir. Her çırak gibi çok çaba harcamaya ve zamana ihtiyaç duyarız. Sonunda ehil olmuş kişiler içinse olaylar ve şeyler arasında bir fark yoktur, okumayı bilen için aynı cümlenin kırmızı yahut mavi mürekkeple yazılanında bir fark olmadığı gibi. Çıraklığı biten için her şey kutsal ve sonsuz bir hoşluğa sahip sözün aksetmesidir. Yani artık onun için acı yoktur. Istırap ve ağrılar yalnızca bazı vakaların farklı renkte mürekkeplerle renklendirilmesidir. Okumayı bilmeyen için, bir cümlenin hangi renkte yazıldığı önem arz etse de okuryazar olan bununla ilgilenmeyecektir. Bir çırak yaralandığında yahut yorgunluktan
şikayet
ettiğinde,
işçiler ve köylüler ona şu güzel sözü söyler: 'Mesleğin şimdi vücudunda yer etmeye başlıyor.' Bizler de her acıyı hissedip, ıstırap çektiğimizde, esasen hakikatin, dünyanın nizamının, Tanrı›ya itaatin vücudumuzda yer etmeye başladığını söyleyebiliriz.»

Allah Aşkı Üzerine Düzensiz Düşünceler/Simone Weil

“Teslim olmanın pratik anlamda ne demek olduğunu işte burada anlamaya başladım. Dizlerimin üzerine çöktüm ve alnımı Kâinatın Rabbi huzurunda yere koydum. Gözümden yaşlar boşanır ve bedenim bilinmeyen derinliklerden gelen bir haşyetle titrerken, kendimi neredeyse kaybetmiştim. Ağzımdan o zamanlar bana hayli yabancı gelen, fakat artık evim gibi sıcak hissettiğim bir kelime döküldü: Subhane Rabbiyel âlâ.”

Su Üstüne Yazı Yazmak/ Muhyiddin Şekur

“Bizim için, senin benim için Filistin sadece, anıların tozlarının altına gömülmüş bir şeyi aramak demek. O tozların altında ne bulduğumuza bir bak. Daha fazla toz. Vatanın sadece geçmiş olduğunu düşünmekte hatalıydık. Halit için vatan gelecek demek. İşte bu noktada farklılaştık ve işte bu yüzden Halit silah kuşanmak istiyor. Halit gibi on binlercesi, kendi yenilgilerinin derinliklerinde zırhlarının ve kırılan çiçeklerin kalıntılarını arayan insanların gözyaşlarıyla durdurulamaz.”

Filistin’in Çocukları/Gassan Kanafânî

#Aktüel
#Hayat
#Gökhan Özcan
19 gün önce
Bayram okumaları
Kamu tasarrufu
BİT’lere kadrolu işçi alımında acilen tedbir alınması gerekiyor
Tarih bizi çağırıyor ama biz birbirimizle boğuşuyoruz!
İYİ Parti kongresinin kazananı kim
Şule öğretmen ve yeni maarif modeli